T ile Başlayan Z ile Biten Kelimeler

T ile başlayan Z ile biten 170 kelime bulundu.Z ile başlayan T ile biten kelimeler

Ayrıca, "İçinde tz olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

12 Harfli Kelimeler

TEFERRUATSIZ24, TANRITANIMAZ18

11 Harfli Kelimeler

TAHAMMÜLSÜZ25, TEBESSÜMSÜZ24, TEREDDÜTSÜZ23, TÖRETANIMAZ22, TAKIMYILDIZ22, TARTIŞMASIZ21, TİTREŞİMSİZ19, TABİİYETSİZ19, TENZİLATSIZ19, TEŞKİLATSIZ19, TOLERANSSIZ18

10 Harfli Kelimeler

TENASÜPSÜZ23, TAVSİYESİZ23, TECRÜBESİZ21, TÜBERKÜLOZ20, TEBEŞİRSİZ19, TAKUNYASIZ18, TERBİYESİZ18, TEHLİKESİZ18, TUTAMAKSIZ17, TAKINTISIZ17, TANECİKSİZ17, TAKINAKSIZ16, TEMİNATSIZ16, TEDARİKSİZ16, TESELLİSİZ15, TANTANASIZ15, TENTENESİZ14

9 Harfli Kelimeler

TEVAZUSUZ24, TEDHİŞSİZ22, TEMBİHSİZ20, TOPRAKSIZ19, TARİFESİZ19, TEKLİFSİZ19, TEHDİTSİZ19, TORPİLSİZ18, TAZYİKSİZ18, TERTİPSİZ17, TESCİLSİZ17, TEDBİRSİZ17, TIYNETSİZ16, TASDİKSİZ16, TARTIMSIZ16, TABİATSIZ16, TABAKASIZ16, TUTKALSIZ15, TEKRARSIZ14, TEMKİNSİZ14
Tümünü Gör

8 Harfli Kelimeler

TAHAFFUZ28, TÖVBESİZ26, TÖRPÜSÜZ26, TELAFFUZ24, TEFEYYÜZ23, TOPUKSUZ19, TARAFSIZ19, TEMPOSUZ19, TUMBADIZ18, TOLGASIZ18, TÖRELSİZ18, TARİFSİZ18, TAHAMMUZ18, TEMEYYÜZ18, TIRAŞSIZ17, TIKAÇSIZ17, TEPKİSİZ16, TUTUMSUZ16, TORBASIZ16, TALİHSİZ16
Tümünü Gör

7 Harfli Kelimeler

TEPEGÖZ24, TECAVÜZ21, TIPASIZ17, TÖRESİZ17, TAPUSUZ17, TAPASIZ16, TEPESİZ15, TEMAYÜZ15, TEBARÜZ14, TOKASIZ13, TANISIZ13, TASASIZ13, TURKUAZ12, TANIMAZ12, TEMARUZ12, TENAKUZ11, TANESİZ11, TAARRUZ11, TELEKIZ11

6 Harfli Kelimeler

TEFVİZ21, TECVİZ18, TAVSIZ17, TÜYSÜZ16, TOPSUZ16, TEÇHİZ16, TUNGUZ15, TUZSUZ15, TAŞSIZ14, TAÇSIZ14, TOMBAZ13, TRAPEZ13, TEBYİZ13, TONSUZ12, TEMYİZ12, TEMMUZ12, TATSIZ11, TİLMİZ10, TIRKAZ10, TIKNAZ10
Tümünü Gör

5 Harfli Kelimeler

TOPUZ14, TAVİZ14, TOPAZ13, TACİZ11, TAZİZ11, TOKUZ10, TONOZ10, TIKIZ10, TINAZ9, TAKOZ9, TEMİZ9, TİTİZ8, TİRİZ8, TARAZ8, TARİZ8, TALAZ8

4 Harfli Kelimeler

TARZ7

3 Harfli Kelimeler

TÖZ12, TOZ7, TUZ7, TİZ6, TEZ6

TİZ (Kelime Kökeni: Farsça tīz)

[sıfat]

  • İnce, keskin (ses)

    Tüfeklerin daha tiz yaylım teraneleri bu en yüksek ölüm raksına hâkim olmuş. - Halide Edip Adıvar

Birleşik Kelimeler: tiz ses

TEZ (Kelime Kökeni: Farsça tīz)

[sıfat]

  • Çabuk olan, süratli

[zarf]

  • Süratli bir biçimde

    Dost ben gidersem de yaşın yaşın ağlama / Bu muhabbet bize tez ayrılık getirir - Pir Sultan Abdal

Birleşik Kelimeler: tez beri, tez canlı, tez vakit, tezelden, canı tez, içi tez

[isim]

[mantık]

  • Sav
  • Üniversitelerde öğrencilerin veya öğretim üyelerinin hazırlayıp bazen bir sınav kurulu önünde savundukları bilimsel eser

    Tezini mitolojiden hazırlayan gözlüklü bir delikanlı. - Haldun Taner

Birleşik Kelimeler: bitirme tezi

TARZ (Kelime Kökeni: Arapça ṭarz)

[isim]

  • Özel oluş veya davranış biçimi, üslup, stil, janr

    Annesi o tarz yaşayıştan hoşlanır mı? - Ahmet Muhip Dranas

  • Bir kimsenin kendine özgü anlatım biçimi

    Artık bu tarzda hayat hakları aramanın mevsimi geçtiğini sanıyorum. - Necip Fazıl Kısakürek

  • Güzel sanatlarda üslup, stil, konsept

    Gotik tarzda bir yapı. Nedim tarzında bir gazel.

  • Biçim, yol

    Nitekim bugün dünyada ne kadar iyi ressam varsa o kadar da resim yapma tarzı vardır. - Asaf Halet Çelebi

Birleşik Kelimeler: bakış tarzı, hayat tarzı

TOZ

[isim]

  • Çok küçük ve hafif parçacıklara bölünmüş toprak

    Köy yolları tozdan ve çamurdandır ama sevgi ve ızdırapla doludur. - Mehmet Kaplan

  • Çok küçük parçacıklara bölünmüş olan herhangi bir madde

    Bak gene bir tutam saçak tütün kalmadı. Bana yalnız tozları kalıyor. - Memduh Şevket Esendal

[sıfat]

  • Bu durumda olan

    Toz boya. Toz biber.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • toz almak
  • tozdan dumandan ferman okunmamak
  • toz etmek
  • toz kondurmamak
  • toz koparmak
  • toz olmak
  • tozu dumana katmak
  • tozunu almak (veya atmak veya silkelemek veya silkmek)

Birleşik Kelimeler: toz bezi, toz boya, toz bulutu, toz duman, toz fırçası, tozkoparan, toz maskesi, tozpembe, toz sabun, toz şeker, toz toprak, bıçkı tozu, bulaşık tozu, çiçek tozu, davultozu, kabartma tozu, kurtayağı tozu, limon tozu, Oltu tozu, sabun tozu, süt tozu, zımpara tozu

TUZ

[isim]

[kimya]

  • Kokusuz, suda eriyen, yiyecekleri korumada ve tatlandırmada kullanılan billursu madde
  • Bir asitteki hidrojenin yerini bir bazın almasıyla oluşan birleşim, sodyum klorür (NaCl)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tuz (veya tuzla) buz etmek
  • tuz (veya tuzla) buz olmak
  • tuz biber ekmek
  • tuzu olmak

Birleşik Kelimeler: tuz ekmek düşmanı, tuz ekmek hakkı, tuz ruhu, tuzu kuru, iyotlu tuz, bakır tuzu, bulaşık makinesi tuzu, İngiliz tuzu, kaya tuzu, limon tuzu, sofra tuzu

TİTİZ

[sıfat]

  • Çok dikkat ve özenle davranan veya böyle davranılmasını isteyen (kimse), memnun edilmesi güç, müşkülpesent

    Kendisi gayet titiz, kibirli, azametli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar imiş. - Ahmet Rasim

  • Temizliğe aşırı düşkün olan (kimse)

TİRİZ

[isim]

  • Giysilerin yırtmacına ve eteğine eklenen ensiz kumaş parçası
  • Ensiz tahta

[denizcilik]

  • Çarpma ve sürtüşmelerden korunmak için güvertesiz teknelerin, direklerin ve dubaların dış kenarlarına takılan, tahtadan veya halat örgüsüyle yapılmış çıkıntı

TARAZ

[isim]

  • İpek gibi düz ve parlak bir kumaşın üzerinde bulunan tel tel iplik

TARİZ (Kelime Kökeni: Arapça taʿrīż)

[isim]

[eskimiş]

  • Kapalı bir biçimde, dolaylı olarak söz söyleme, taşlama

    Bununla beraber sitemleri ve tarizleri onunkilerden çok daha ince ve nezihtir. - İbrahim Alâeddin Gövsa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tarizde bulunmak
  • tariz etmek

TALAZ

[isim]

[halk ağzında]

  • Dalga, kasırga
  • İpekli kumaşların örselenmesiyle yüzündeki tellerde oluşan kabarıklık

TINAZ

[isim]

  • Dövülerek savrulmaya hazırlanan ekin yığını
  • Yığın

    Bu surattan kurtulmak için kalkıyor, kitap tınazları arasından, ikisini görebileceği bir yer seçiyor. - Attila İlhan

Birleşik Kelimeler: tınaz makinesi

TAKOZ (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Bir eşyanın altına kıpırdamadan dik durması için yerleştirilen ağaç kama, kıskı
  • Bir taşıtın kaymaması, kımıldamaması için tekerlekleri altına yerleştirilen tahta, plastik vb. engel
  • Çivi çakmak için duvarın içine yerleştirilen ağaç parçası
  • Kızaktaki geminin, üstünde oturduğu ağaçlardan her biri
  • Lakerda yapılmak için kesilmiş torik balığı parçası

[argo]

  • Kaba saba insan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takoz koymak

Birleşik Kelimeler: yastık takoz, çıkış takozu

TEMİZ (Kelime Kökeni: Arapça temyīz)

[sıfat]

  • Kirli, lekeli, pis, bulaşık olmayan, arı (I), pak, münezzeh, hijyen, hijyenik

    Ayak basacak tek adımlık temiz yer yok. - Adalet Ağaoğlu

  • Özenle yapılmış

    Temiz iş.

  • Çok az kullanılmış veya hiç kullanılmamış olan, özrü olmayan

    Temiz araba.

[mecaz]

  • Ahlakça lekesiz, necip, nezih
  • Sabıkasız

[zarf]

  • Kirli, lekeli, bulaşık olmayan bir biçimde

    Temiz giyinmek.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • temiz bir dayak atmak
  • temiz bir dayak yemek
  • temize çekmek
  • temize çıkmak
  • temize havale etmek
  • temiz iş altı ayda çıkar
  • temiz tutmak

Birleşik Kelimeler: temiz kâğıdı, temiz kalpli, temiz kan, temiz pak, temiz para, temiz raporu, temiz yürekli, bir temiz, eli yüzü temiz, eteği temiz, kalbi temiz, yüreği temiz

TİLMİZ (Kelime Kökeni: Arapça tilmīẕ)

[isim]

[eskimiş]

  • Öğrenci

TIRKAZ

[isim]

[halk ağzında]

  • Kapı mandalı, sürgü