[isim]

[eskimiş]

[edebiyat]

• Övme, övüş, bir eserin başına konulan yetkili bir kimsenin yazdığı, övücü tanıtma yazısı, beğence

[isim]

[eskimiş]

• Öğrenci

[isim]

[halk ağzında]

• Kapı mandalı, sürgü

[sıfat]

• Şişmanca, toplu, kısa ve kalın yapılı, tıkız

  O yuvarlak ve dazlak kafalı, top sakallı, tıknaz bir adamdı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[sıfat]

• Teli olmayan

[isim]

• Türlerine göre belirli bir kapsama alanı içinde belirli kişilerin iletişimini sağlayan, elektromanyetik dalgalar yardımıyla çalışan araç

  Telsiz dediğimiz de nihayet sonunda gene tele dayanıyor. - Refik Halit Karay

[isim]

[eskimiş]

• Çatışma, birbirine ters düşme

[sıfat]

• Tadı iyi olmayan, lezzetsiz

• Tadı olmayan, sası

[mecaz]

• Basit, sıradan

  Yazdığı şiirlerin tatsız ve alelade oluşuna mukabil edebiyattaki vukufu derin ve genişti. - Asaf Halet Çelebi

[mecaz]

• Hoşa gitmeyen, can sıkan

  O akşamki tatsız olaya benim de canım sıkıldı. - Çetin Altan

[mecaz]

• Sohbeti hoş olmayan veya geçimsizlik çıkaran (kimse)

[zarf]

• Hoşa gitmeyen bir biçimde

  Her şey, herkes boş, abes, çirkin, münasebetsiz, tatsız görünür. - Abdülhak Şinasi Hisar

[sıfat]

[dil bilgisi]

• Sert

[isim]

[eskimiş]

• Ayırt etme

[hukuk]

• Mahkemelerce verilen kararın kanun ve usul yönünden incelenmesini sağlayan yasal yol

  Dama tıkıldım ama temyizde beraat ettim. - Aka Gündüz

Ata Sözleri ve Deyimler

• temyize gitmek
• temyiz etmek

[isim]

• Yılın yedinci ayı, orak ayı

[isim]

[denizcilik]

• Irmaklarda işleyen, altı düz kayık

• Üzerinde köprü kurulan, altı düz kayık biçiminde duba, ponton

[isim]

• Alt uçlarına bir çubuk bağlanmış bulunan iki düşey ipten yapılmış salıncağa benzer bir jimnastik aracı

  En zararsız oyun da sokak kapısının kol demirinde saatlerce süren trapez idmanlarıydı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

• Trapezci

[isim]

[eskimiş]

• Bir yazı ile ilgili taslağı temize çekme

  Eserimin tebyizinden artan şu boş deftere gelişigüzel bu satırları yazdım. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

• tebyiz etmek

[sıfat]

• Taşı olmayan

[sıfat]

• Tacı olmayan

[bitki bilimi]

• Taç yaprağı olmayan