K ile Başlayan Kelimeler

K ile başlayan 5987 kelime bulunuyor. Başında K olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "K ile biten kelimeler. İçinde k olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

KOPYALAYAPIŞTIR33, KUVVETLENDİRİCİ33, KÖKBOYASIGİLLER32, KOOPERATİFLEŞME31, KUVVETLENDİRMEK31, KİLOGRAMAĞIRLIK30, KOOPERATİFÇİLİK30, KÜRDİLİHİCAZKAR29, KIRLANGIÇGİLLER28, KÖMÜRLEŞTİRİLME28, KARŞILAŞTIRMACI28, KADİFELEŞTİRMEK27, KAVRAMLAŞTIRMAK27, KARATAVUKGİLLER26, KARINCAİNCİTMEZ26, KARTPOSTALCILIK26, KOCAMANLAŞTIRMA25, KOLEKSİYONCULUK25, KORKUNÇLAŞTIRMA25, KAHRAMANMARAŞLI25
Tümünü Gör

14 Harfli Kelimeler

KÖPEKOĞLUKÖPEK43, KİLOGRAMKUVVET33, KUVVETLENDİRİŞ32, KAVRAYIŞSIZLIK32, KIVAMLAŞTIRICI31, KIVIRCIKLAŞMAK30, KUVVETLENDİRME30, KURŞUNGEÇİRMEZ30, KÜTÜPHANECİLİK29, KONSTRÜKTİVİZM28, KIVILCIMLANMAK28, KÖTÜMSERLEŞMEK28, KARAAĞAÇGİLLER28, KALIPLAŞMIŞLIK28, KONFERANSÇILIK27, KIZILCIKGİLLER27, KIVAMLAŞTIRMAK27, KÖSTEBEKGİLLER27, KÖMÜRLEŞTİRMEK27, KIYMETİHARBİYE26
Tümünü Gör

13 Harfli Kelimeler

KAVRAYIŞSIZCA33, KOMPOZİTÖRLÜK31, KONFİGÜRASYON30, KIVIRCIKLAŞMA29, KAHVERENGİMSİ29, KONFEKSİYONCU28, KONSERVATUVAR28, KÖTÜRÜMLEŞMEK28, KÖMÜRLEŞTİRİŞ28, KAPLUMBAĞALAR28, KIVILCIMLANMA27, KÖTÜMSERLEŞME27, KEŞKÜLÜFUKARA27, KONFEDERASYON26, KIVAMLAŞTIRMA26, KIYAFETSİZLİK26, KUVAYIMİLLİYE26, KÖMÜRLEŞTİRME26, KONSEPTÜALİZM25, KİFAYETSİZLİK25
Tümünü Gör

12 Harfli Kelimeler

KÖPOĞLUKÖPEK41, KÖPEKKUYRUĞU34, KATRANKÖPÜĞÜ33, KARAGÖZCÜLÜK32, KIRMIZIÇİZGİ29, KURBAĞAZEHRİ29, KUVVETSİZLİK29, KÖTÜLÜKÇÜLÜK29, KADAYIFÇILIK28, KADINDÜĞMESİ28, KADINTUZLUĞU28, KONFEDERATİF27, KOOPERATİFÇİ27, KUZGUNKILICI27, KÖTÜRÜMLEŞME27, KARDİYOGRAFİ27, KARDİYOLOJİK27, KONFORSUZLUK26, KIZILCAHAMAM26, KUVVETLENMEK26
Tümünü Gör

11 Harfli Kelimeler

KOYUNGÖBEĞİ34, KUVVETÖLÇER33, KADINGÖBEĞİ33, KİFAFINEFİS31, KIVILCIMSIZ29, KOZMOGRAFYA29, KOVBOYCULUK28, KAHVEHANECİ28, KAVRAYIŞSIZ28, KIPRAYIŞSIZ27, KIZOĞLANKIZ27, KÜFÜRBAZLIK27, KUVVETLENİŞ27, KAVGASIZLIK27, KURÇATOVYUM26, KÜLFETSİZCE26, KRİPTOLOJİK26, KARDİYOGRAF26, KARDİYOLOJİ26, KÜTÜPHANECİ26
Tümünü Gör

10 Harfli Kelimeler

KUZUGÖBEĞİ34, KÖYGÖÇÜREN33, KIZILSÖĞÜT31, KÖPOĞLULUK30, KONGÖVDELİ29, KÖPRÜCÜLÜK29, KÖSKÖTÜRÜM28, KADINCAĞIZ27, KOMPOZİTÖR26, KUVVETLİCE26, KOZMOLOJİK26, KÖMÜRCÜLÜK26, KÖPEKLEŞİŞ26, KIZILYÖRÜK25, KÖFTECİLİK25, KRİPTOLOJİ25, KÖPÜKLENİŞ25, KÖRÜKÇÜLÜK25, KÖPRÜLENİŞ25, KAPLUMBAĞA25
Tümünü Gör

9 Harfli Kelimeler

KÖPEKOĞLU28, KOYUNGÖZÜ28, KÖPRÜBAŞI27, KÖRFEZCİK27, KARAGÖZCÜ27, KUVVETSİZ26, KUZEYDOĞU26, KOZMOLOJİ25, KIZILAĞAÇ24, KÖMÜRÜMSÜ24, KREPDÖŞİN24, KÖTÜLÜKÇÜ24, KADAYIFÇI24, KIVRIMSIZ23, KUŞÇUBAŞI23, KÜÇÜLTÜCÜ23, KÖKSÜZLÜK23, KAHVEHANE23, KABUĞUMSU23, KILAĞISIZ23
Tümünü Gör

8 Harfli Kelimeler

KÖYCEĞİZ29, KÖPRÜKÖY28, KÖRDÜĞÜM28, KONGÖVDE27, KIZCAĞIZ26, KÖPÜKSÜZ26, KÖFTEHOR25, KÖPRÜCÜK25, KÖPÜRTÜŞ25, KAMUFLAJ25, KEDİGÖZÜ25, KÖPÜRGEN24, KRUVAZÖR24, KAHVEEVİ24, KONVEYÖR23, KÜRTAJCI23, KÜFÜRBAZ23, KÖŞEBAŞI23, KÖYCÜLÜK23, KAVGASIZ23
Tümünü Gör

7 Harfli Kelimeler

KUŞGÖZÜ26, KÖPOĞLU26, KUŞGÖMÜ24, KÖPRÜCÜ24, KÖPÜRÜŞ24, KAFDAĞI23, KÖFTECİ22, KÖROĞLU22, KÖMÜRCÜ21, KÖPRÜLÜ21, KÖPÜKLÜ21, KAVGACI21, KOPUZCU20, KÜPLEĞİ20, KÜFLÜCE20, KÖPÜRME20, KÖRÜKÇÜ20, KÖŞEGEN20, KÖŞESİZ20, KÖTÜCÜL20
Tümünü Gör

6 Harfli Kelimeler

KAÇGÖÇ22, KÖRFEZ21, KÜFFAR20, KÖSEĞİ20, KÖFTÜN20, KOFÇAZ19, KUVVET19, KÖYDEŞ19, KUAFÖR19, KUNGFU18, KÜPSÜZ18, KÖKSÜZ18, KÖFTER18, KOVBOY18, KEŞŞAF18, KORSAJ17, KÜRTAJ17, KÜFECİ17, KÖKÇÜK17, KÖŞKLÜ17
Tümünü Gör

5 Harfli Kelimeler

KUVÖZ21, KUVVE18, KÖYCÜ18, KOĞUŞ17, KİFAF17, KÖMÜŞ17, KÖPRÜ17, KÖPÜK17, KÖSÇÜ17, KÖFTE17, KAVAF17, KOVCU16, KOVUŞ16, KÖKÇÜ16, KOLAJ15, KOLEJ15, KÜFÜR15, KÜSUF15, KÜFLÜ15, KÖPEK15
Tümünü Gör

4 Harfli Kelimeler

KAJU14, KÖŞE13, KÖŞK13, KUĞU13, KIĞI13, KÖTÜ12, KÜFE12, KİĞI12, KOVA11, KÖSE11, KOFA11, KUFİ11, KÖLE10, KÖRE10, KÜNH10, KÜPE10, KİVİ10, KAFA10, KAFE10, KAFİ10
Tümünü Gör

3 Harfli Kelimeler

KÖZ12, KÖY11, KÜF11, K11, KOF10, KOV10, KÖS10, KEF9, KÖK9, KÜP9, KÖR9, KAV9, KUP8, KİP7, K7, KOZ7, K7, KUZ7, KAH7, KAP7
Tümünü Gör

2 Harfli Kelimeler

KE2, Kİ2

KE

  • Türk alfabesinin on dördüncü harfinin adı, okunuşu

Kİ (Kelime Kökeni: Farsça ki)

[bağlaç]

  • Anlam bakımından birbirleriyle ilgili cümleleri birbirine bağlayan bir söz
  • Özneyi, tümleci güçlendirerek cümlenin temel bölümüne bağlayan bir söz

    Siz ki beni tanırsınız, niçin böyle düşünüyorsunuz?

  • `Öyle, o kadar, o denli` vb.nden sonra, kullanıldığı cümleye güç katan bir söz
  • İkinci cümledeki yargının birincideki hareketin yapılışı sırasında görülerek şaşıldığını bildiren bir söz

    Kapağı kaldırmış ki sandık bomboş. Bir de ağzıma aldım ki şeker gibi tadı var.

  • İki cümlede anlatılan durumların uyuşmazlığını bildiren bir söz

    Ama o bir şey yapmamıştı ki onun hiç kabahati yoktu. - Osman Cemal Kaygılı

  • Yakınma, kınama vb. duyguları anlatmak için bir cümlenin sonuna getirilen bir söz

    O beni sevmez ki! Sana güvenilmez ki!

  • Bir soru cümlesinin sonuna getirildiğinde şüphe veya endişe anlatan bir söz

    Acaba gelmez mi ki? Bunu bana bırakırlar mı ki? Acaba ceza verirler mi ki?

  • Bazı kelimelerin sonuna bir ek gibi eklenerek birtakım zarflar, yeni edatlar oluşturan bir söz: Belki, çünkü, hâlbuki, mademki, sanki gibi

Birleşik Kelimeler: hâlbuki, vakta ki, kaldı ki

KİP

[isim]

[dil bilgisi]

  • Fiillerde belirli bir zamanla birlikte konuşanın, dinleyenin ve hakkında konuşulanın, teklik veya çokluk olarak belirtilmiş biçimi, sıyga

[felsefe]

  • Değişebilen, geçici nitelik, san karşıtı

    Bir maddenin biçimi bir kiptir, ağırlığı ise sanlarından biridir.

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Uygun, tıpatıp gelen

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Sağlam, dayanıklı

[eskimiş]

  • Örnek, kalıp

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kip gelmek

Birleşik Kelimeler: dilek kipi, emir kipi, gelecek zaman kipi, gereklik kipi, haber kipi, şart kipi, bildirme kipi, isteme kipleri

KOÇ

[isim]

  • Damızlık erkek koyun

[mecaz]

  • Sağlıklı, gürbüz genç erkek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • koça boynuzu yük değil

Birleşik Kelimeler: koçbaşı, koçboynuzu, koç burunlu, koç katımı, koç yiğit, koç yumurtası

[isim]

[spor]

  • Çalıştırıcı
  • Kişilerin liderlik veya yöneticilik özelliklerini, becerilerini geliştirmeye yönelik, belli bir amacı hedefleyerek daha etkili sonuçlara ulaşmasını sağlamak için çalışan kimse

Birleşik Kelimeler: yaşam koçu

[isim]

[gök bilimi]

  • Zodyak üzerinde Balık ile Boğa arasında bulunan takımyıldızın adı, Hamel

KOZ (Kelime Kökeni: Farsça gavz, goz)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Ceviz
  • İskambil oyunlarında diğer kâğıtları alabilen, onlara üstün tutulan belirli renk ve işaretteki kâğıt

[mecaz]

  • Başarı fırsatı olan elverişli durum, saldırış ve savunma fırsatı

    Başvurduğu bu olağanüstü tabiyede varlığını değil, yokluğunu koz olarak kullanmıştır. - Haldun Taner

[mecaz]

  • Karşısındakini alt edecek etkili şey

Ata Sözleri ve Deyimler

  • koz kırmak
  • kozu kaybetmek
  • kozunu paylaşmak (veya pay etmek)
  • koz vermek

Birleşik Kelimeler: koz helva

KUŞ

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Yumurtlayan omurgalılardan, akciğerli, sıcakkanlı, vücudu tüylerle örtülü, gagalı, iki ayaklı, iki kanatlı uçucu hayvanların ortak adı

    Çalıların üstünde kuşlar cıvıldayarak uçuşuyordu. - Ömer Seyfettin

[argo]

  • Acemi er

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kuşa benzemek (veya dönmek)
  • kuşa kafes lazım, boruya nefes
  • kuş gibi
  • kuş gibi (veya kadar) yemek
  • kuş gibi çırpınmak
  • kuş gibi uçup gitmek (veya uçmak)
  • kuş kadar canı olmak
  • kuş kanadına kira istemez
  • kuş kanadıyla gitmek
  • kuş mu konduracak?
  • kuş uçmaz, kervan geçmez
  • kuş uçurmamak (veya uçurtmamak)
  • kuşu kuşla avlarlar
  • kuşun kanadıyla haber salmak
  • kuş vardır eti yenir, kuş vardır et yedirilir

Birleşik Kelimeler: kuş bakışı, kuşbaşı, kuş beyinli, kuş bilimi, kuşburnu, kuşdili, kuş dili, kuşekmeği, kuş evi, kuşgömü, kuşgözü, kuş gribi, kuşhane, kuş iğdesi, kuş kafesi, kuşkanadı, kuş kirazı, kuşkonmaz, kuş lastiği, kuşlokumu, kuş otu, kuşpalazı, kuş sütü, kuş tüyü, kuş uçumu, kuş uçuşu, kuş uykusu, kuş üzümü, kuşyemi, kuş yemi, kuş yuvası, akkuş, alıcı kuş, avcı kuş, baykuş, boğmaklı kuş, karakuş, kurt kuş, makaralı kuş, yırtıcı kuş, ardıç kuşu, arı kuşu, balaban kuşu, bayır kuşu, borazan kuşu, can kuşu, cennet kuşu, çakıl kuşu, çalı kuşu, çavuş kuşu, çayır kuşu, çekirge kuşu, çulha kuşu, dalgıç kuşu, deve kuşu, devlet kuşu, fırtına kuşu, Flaman kuşu, gece kuşu, gelin kuşu, guguk kuşu, hak kuşu, hamsikuşu, incir kuşu, İshak kuşu, iskele kuşu, kardinal kuşu, karıncakuşu, kar kuşu, kaşıkçı kuşu, keten kuşu, kız kuşu, kukumav kuşu, muhabbet kuşu, murabut kuşu, ökse kuşu, örümcek kuşu, saka kuşu, sıvacı kuşu, sinek kuşu, şakrak kuşu, şeytan kuşu, talih kuşu, tarla kuşu, tavus kuşu, tropik kuşu, yağmur kuşu, yont kuşu, ötücü kuşlar, bataklık kuşları, dalgıç kuşları

KUZ

[sıfat]

[eskimiş]

  • Gölgede kalan (yan)

KÂH (Kelime Kökeni: Farsça gāh)

[zarf]

  • Ara sıra

    İstanbul bu yüzden kâh gazsız kâh elektriksiz ve kâh kömürsüz kalabilir. - Burhan Felek

KÂP (Kelime Kökeni: Arapça kaʿb)

[isim]

[eskimiş]

  • Aşık kemiği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kâbına varamamak

[isim]

  • İçi gaz, sıvı veya katı herhangi bir maddeyi alabilen oyuk nesne
  • Kap kacak
  • Türlü şeylerin taşınması veya saklanması için kullanılan torba, kılıf, çanta, sepet, sandık vb
  • Kapak, cilt

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kabına sığmamak

Birleşik Kelimeler: kap kacak, bileşik kap, birleşik kap, ayakkabı, deney kabı, kurutma kabı, su kabı, bileşik kaplar, birleşik kaplar

[isim]

  • Gövdeyi omuzların üstünden çepeçevre saracak biçimde yapılan bir tür üst giysisi
  • Kadınların giydiği kolsuz üstlük

KUP (Kelime Kökeni: Fransızca coupe)

[isim]

  • Giysi kesimi, kesimle verilen biçim

[isim]

  • Dondurma ve sütlü tatlıların konulduğu kap

KEF

[isim]

  • Kaynayan pekmezin, pişen etin üstünde oluşan köpük

KÖK

[isim]

[bitki bilimi]

  • Bitkileri toprağa bağlayan, topraktaki besi maddelerini emmesine yarayan klorofilsiz bölüm

[bitki bilimi]

  • Kök sap, kök(I)
  • Bazı şeylerde dip bölüm

    Diş kökü.

  • Sapıyla çıkarılan bitkilerde tane

    Üç kök maydanoz.

[mecaz]

  • Dip, temel, esas

    Ta gölden başlayan tipi ve fırtına Şebben'in sıcak evini kökünden sarsıyordu. - Halide Edip Adıvar

[mecaz]

  • Kaynak, köken

    Ölenle, son zamanları gevşeyen, azalan fakat kökleri mazinin sağlamlığı içinde kalan eski bir aşinalığım vardı. - Abdülhak Şinasi Hisar

[mecaz]

  • Bir kimseyi bir yere bağlayan manevi temel güçlerin bütünü

[dil bilgisi]

  • Kelimenin her türlü ek çıkarıldıktan sonra kalan anlamlı bölümü: Yaptırmak kelimesinde kök, yap- bölümüdür

[kimya]

  • Olağan şartlarda çevresinden yalıtılamayan ancak birçok tepkimeyi nitelik değiştirmeden kalabilen atom kümesi

[matematik]

  • Denklemde bilinmeyenin yerine konulduğunda uygun düşen gerçek veya birleşik değer

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kök almak
  • kök salmak
  • kök sökmek
  • kök söktürmek
  • kökü kazınmak
  • kökü kurumak
  • kökünden halletmek
  • kökünden kazımak
  • köküne kıran girmek
  • kökünü kazımak

Birleşik Kelimeler: kök bacaklılar, kök bilgisi, kökboyası, kök boyası, kök doğrayıcısı, kök hücre, kök işareti, kök kaplama, kök kırmızısı, kök kurdu, kök mantar, köknar, kök örnek, kök sap, acı kök, ana kök, ek kök, ikili kök, karekök, kazık kök, kılcal kök, kızılkök, küpkök, saçak kök, yumru kök, ad kökü, adamkökü, altın kökü, eğir kökü, ense kökü, fiil kökü, helvacı kökü, isim kökü, meyan kökü, yumurtakökü, zıkkımın kökü

[isim]

[müzik]

  • Sazı kurmaya yarayan burgu
  • Sap

KÜP

[isim]

  • Su, pekmez, yağ vb. sıvıları veya un, buğday gibi tahılları saklamaya yarayan, geniş karınlı, dibi dar toprak kap

    Ahırda kırık bir küpün içine, samanlarla çuvalların altına saklamış, gitti, getirdi. - Haldun Taner

[argo]

  • Sarhoş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • küpe dönmek
  • küp gibi
  • küplere binmek
  • küpünü (veya küplerini) doldurmak

Birleşik Kelimeler: akıl küpü, altın küpü, boyacı küpü, dert küpü, sır küpü, sinir küpü, yağ küpü

[isim]

[matematik]

  • Birbirine eşit karelerden oluşan altı yüzlü dikdörtgen, mikâp

    Tavla zarı küp biçimindedir.

  • Altı yüzü birbirine eşit kareden oluşan dik prizma
  • Bu biçimdeki nesne
  • Bir cismin hacim hesabında kullanılan ölçü birimi
  • Bir sayının üçüncü kuvveti: (43)=4x4x4=64

Birleşik Kelimeler: küpkök, küp şeker, birimküp, metreküp

KÖR (Kelime Kökeni: Farsça kūr)

[sıfat]

  • Görme engelli
  • Keskinliği yeterli olmayan

    Günün birinde ihtiyar çoban koyunun birini kör bir makasla kırkıyordu. - İsmail Hakkı Baltacıoğlu

[mecaz]

  • Az aydınlık veren

    Ampulün kör ışığı, dükkânı alaca bir loşluğa boğmuştu. - Mahmut Yesari

[mecaz]

  • Kötü

    Vakıa bu kör siyaset yüzünden Türklük Rumeli'den çıktı. - Yahya Kemal Beyatlı

[mecaz]

  • Arkası tıkalı olan veya işlek olmayan

    Kör sokak.

[mecaz]

  • Olguları sezme ve kavrama yetisi, dikkati olmayan

[mecaz]

  • Duyarlığını yitirmiş

    Muhitimiz bize karşı her an kör, sağır ve şuursuzdur. - Abdülhak Şinasi Hisar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kör değneğini beller gibi
  • köre renkten bahsolunmaz
  • kör görmez, sezer
  • kör itin öldüğü yer
  • kör kör parmağım gözüne
  • kör kurttan bile vazgeçmemek
  • körler mahallesinde ayna satmak
  • körler memleketinde şaşılar padişah olur
  • körle yatan şaşı kalkar
  • kör olası (veya olasıca veya olsun)
  • kör ölür badem gözlü olur, kel ölür sırma saçlı olur
  • kör pazara varmasın, pazar körsüz kalmasın
  • kör satıcının kör alıcısı olur
  • körün istediği bir göz, Allah verdi iki göz
  • körün taşı

Birleşik Kelimeler: körağaç, kör alan, kör baca, kör bağırsak, kör boğaz, kör çapa, kör dövüşü, kör duman, kördüğüm, körebe, kör fare, kör hat, kör kadı, kör kandil, kör kaya, kör köstebek, kör kurşun, kör kuyu, körkütük, kör nişancı, kör nokta, kör ocak, köroğlu, kör sıçan, kör şans, kör şeytan, kör talih, kör tapa, kör topal, kör uçuş, kör yılan, körü körüne, bakar kör, elinin körü, gecenin körü, renk körü, üstünkörü, sabahın körü

KAV

[isim]

  • Ağaçların gövdesinde veya dallarında yetişen bir tür mantardan elde edilen ve çabuk tutuşan, süngerimsi madde

[halk ağzında]

  • Yılanın deri değiştirirken attığı deri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kav gibi

Birleşik Kelimeler: kav mantarı, yılan kavı

[isim]

  • İçki mahzeni