İçinde K Bulunan Kelimeler

İçinde K olan 26355 kelime bulunuyor. İçerisinde K geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "K ile başlayan kelimeler. K ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

MUVAFFAKİYETSİZ41, ŞEFFAFLAŞTIRMAK41, BÖLÜŞTÜRÜVERMEK39, ÇÖZÜMLEYİVERMEK39, BOĞAZLAYIVERMEK38, BAĞIŞLAYIVERMEK38, GÖKKUZGUNGİLLER38, ÇÖZÜMLENİVERMEK37, BAĞDAŞTIRICILIK36, ÇÖZÜNDÜREBİLMEK36, ÇÖZDÜRÜLEBİLMEK36, ÖKSÜZSEVİNDİREN36, VURDUMDUYMAZLIK36, ÇÖZÜMLEYEBİLMEK35, ÇAĞDAŞLAŞTIRMAK35, ÇUVALLAYIVERMEK35, PROPAGANDACILIK35, ÇAĞCILLAŞTIRMAK34, DEĞİŞTİRİVERMEK34, GERÇEKÜSTÜCÜLÜK34
Tümünü Gör

14 Harfli Kelimeler

KÖPEKOĞLUKÖPEK43, ÇÖZÜMSÜZLEŞMEK39, ÖZGÜRLÜKSÜZLÜK39, HAFİFMEŞREPLİK38, DÜŞÜNDÜRÜCÜLÜK36, HİDROBİYOLOJİK36, MUVAFFAKİYETLİ36, BAĞIŞLAYICILIK35, MÜRÜVVETSİZLİK35, PSİKOPATOLOJİK35, AVUÇLAYIVERMEK34, ANGAJMANSIZLIK34, AĞDALAŞIVERMEK34, BAŞPEHLİVANLIK34, BAĞIMSIZLAŞMAK34, ÇÖZÜMLEYİCİLİK34, HAFİFLEŞTİRMEK34, PARAPSİKOLOJİK34, RADYOBİYOLOJİK34, AŞAĞILAYICILIK33
Tümünü Gör

13 Harfli Kelimeler

JEOMORFOLOJİK42, HOŞGÖRÜSÜZLÜK41, SAĞGÖRÜSÜZLÜK41, HİDROJEOLOJİK40, ÖVÜNDÜRÜCÜLÜK40, FOTOĞRAFÇILIK39, RÖPORTAJCILIK38, ÖZGÜRLÜKÇÜLÜK37, COĞRAFYACILIK37, BAŞREJİSÖRLÜK36, AÇGÖZLÜLEŞMEK35, BELGEVŞEKLİĞİ35, DOĞAÜSTÜCÜLÜK35, FOTOĞRAFLAMAK35, FİTOPATOLOJİK35, HAZIRCEVAPLIK35, AÇIKGÖZLEŞMEK34, BOĞDURUVERMEK34, ÇÖZÜNDÜRÜLMEK34, ÇAĞRIŞIMCILIK34
Tümünü Gör

12 Harfli Kelimeler

KÖPOĞLUKÖPEK41, PEKMEZKÖPÜĞÜ41, GÜMÜŞHACIKÖY40, BÖĞÜRÜVERMEK38, GÖRÜNGÜCÜLÜK37, ŞEFFAFLAŞMAK37, GÜNGÖRMÜŞLÜK36, ÇÖZÜLÜVERMEK35, DÖNÜŞÜMCÜLÜK35, SUBJEKTİVİZM35, BÖLÜŞÜVERMEK34, KÖPEKKUYRUĞU34, MUVAFFAKİYET34, SIĞIRKUYRUĞU34, AÇIKGÖZLEŞME33, AÇIKGÖZLÜLÜK33, BELSOĞUKLUĞU33, BÜZÜŞÜVERMEK33, ÇERKEZTAVUĞU33, DÖVDÜRTÜLMEK33
Tümünü Gör

11 Harfli Kelimeler

DENİZKÖPÜĞÜ37, GÖKGÜVERCİN36, SABUNKÖPÜĞÜ36, GÖRGÜSÜZLÜK35, ÇÖZÜMSÜZLÜK34, GÖRÜŞSÜZLÜK34, HAFIZIKÜTÜP34, KOYUNGÖBEĞİ34, ÖZGÜRLÜKSÜZ34, BÖCEKKABUĞU33, ÇÖPLÜKÇÜLÜK33, DÖVÜŞTÜRMEK33, GÖVDESİZLİK33, GÖREVDAŞLIK33, GÖZLÜKÇÜLÜK33, HOŞGÖRÜRLÜK33, KUVVETÖLÇER33, KADINGÖBEĞİ33, OBJEKTİVİZM33, PEHLİVANKÖY33
Tümünü Gör

10 Harfli Kelimeler

TAVUKGÖĞSÜ37, DÖVÜŞÇÜLÜK36, KUZUGÖBEĞİ34, GÖRGÜCÜLÜK33, KÖYGÖÇÜREN33, ÇOCUKCAĞIZ32, FİZYOLOJİK32, JEOFİZİKÇİ32, ÖZGÜRLÜKÇÜ32, ÇÖZÜVERMEK31, GRAFOLOJİK31, GÖĞÜSLEMEK31, KIZILSÖĞÜT31, VEZİRKÖPRÜ31, AÇGÖZLÜLÜK30, BURJUVALIK30, JİNEKOLOJİ30, KÖPOĞLULUK30, SÖĞÜŞLEMEK30, TOPUKDÖVEN30
Tümünü Gör

9 Harfli Kelimeler

ÖVGÜCÜLÜK34, BALKÖPÜĞÜ32, GÖKKUŞAĞI31, ÖĞÜTÇÜLÜK31, ŞEFFAFLIK31, BLÖFÇÜLÜK30, ÇÖĞDÜRMEK30, ÇÖZÜCÜLÜK30, GÖZLÜKSÜZ30, GÖZSÜZLÜK30, ÇÖZGÜNLÜK29, PROJEKTÖR29, PEDAGOJİK29, SÖRFÇÜLÜK29, DÖVDÜRMEK28, GÖRÜCÜLÜK28, GÖKKUZGUN28, KÖPEKOĞLU28, KOYUNGÖZÜ28, SUBJEKTİF28
Tümünü Gör

8 Harfli Kelimeler

ÖKÜZGÖZÜ34, GÖĞÜSLÜK30, ÇÖĞÜNCEK29, KÖYCEĞİZ29, ÖVÜCÜLÜK29, SÖĞÜŞLÜK29, ÇÖPÇÜLÜK28, ÇÖPLÜKÇÜ28, DÖVÜŞMEK28, GÖZLÜKÇÜ28, GÖZCÜLÜK28, GÖKDOĞAN28, JEOLOJİK28, KÖPRÜKÖY28, KÖRDÜĞÜM28, MUVAFFAK28, ÇÖĞÜNMEK27, DÜĞÜMCÜK27, DÖVÜŞKEN27, GÖKSOĞAN27
Tümünü Gör

7 Harfli Kelimeler

KYÜZÜ26, KUŞGÖZÜ26, KÖPOĞLU26, AÇIKGÖZ24, HÖDÜKÇE24, KUŞGÖMÜ24, KÖPRÜCÜ24, KÖPÜRÜŞ24, ÖZGÜLÜK24, ÖĞÜRLÜK24, PİKAJCI24, AKSÖĞÜT23, DÖKÜMCÜ23, GÖZÜKME23, KAFDAĞI23, ÖPÜŞMEK23, ÖĞÜTMEK23, ÖĞÜRMEK23, ÖFKESİZ23, ÇÖKÜŞME22
Tümünü Gör

6 Harfli Kelimeler

GÖMGÖK27, GÖLKÖY24, ÇÖĞMEK23, ÖPÜCÜK23, GÖKEVİ22, KAÇGÖÇ22, ÇÖPLÜK21, DÜZKÖY21, DÖVMEK21, GÖÇKÜN21, GÖKÇÜL21, GÖLCÜK21, GÖZLÜK21, KÖRFEZ21, ÖYKÜCÜ21, SÖZCÜK21, DÜĞMÜK20, GÖYNÜK20, GÖÇMEK20, KÜFFAR20
Tümünü Gör

5 Harfli Kelimeler

GÖVEK21, KUVÖZ21, GÖÇÜK20, PÖÇÜK20, ÇÖZÜK19, ÇÖKÜŞ19, GÖYÜK19, HÖYÜK19, HÖDÜK19, VUKUF19, GÖMÜK18, GÖKÇE18, KUVVE18, KÖYCÜ18, ÖVMEK18, ÖĞREK18, PİKAJ18, VAKIF18, ÇÖKÜM17, EVKAF17
Tümünü Gör

4 Harfli Kelimeler

FEVK16, ÖFKE16, ÖKÜZ15, GÖRK14, KAJU14, ÖYKÜ14, KÖŞE13, KÖŞK13, KUĞU13, KIĞI13, ÖZEK13, ÖKÇE13, ŞEVK13, ŞAVK13, ZEVK13, CÖNK13, BÖKE12, BÖRK12, KÖTÜ12, KÜFE12
Tümünü Gör

3 Harfli Kelimeler

K13, JAK12, KÖZ12, KÖY11, KÜF11, K11, FOK10, KOF10, KOV10, KÖS10, FAK9, FEK9, KEF9, KÖK9, KÜP9, KÖR9, KAV9, LÖK9, ÖKE9, ÖRK9
Tümünü Gör

2 Harfli Kelimeler

OK3, AK2, EK2, KE2, Kİ2

AK

[isim]

  • Kar, süt vb.nin rengi, beyaz, kara ve siyah karşıtı

[sıfat]

  • Bu renkte olan
  • Beyaz leke

    Bir gözünde akı var.

[sıfat]

[mecaz]

  • Temiz

[sıfat]

[mecaz]

  • Dürüst

[sıfat]

[mecaz]

  • Sıkıntısız, rahat

    Ak günler göresin.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ak akçe kara gün içindir
  • ak dediğine kara demek
  • ak don kara don geçitte belli olur
  • ak gün ağartır, kara gün karartır
  • akı ak karası kara
  • akı karası geçitte belli olur
  • akım derken bokum demek
  • ak koyun kara koyun geçit başında belli olur
  • ak koyunu gören içi dolu yağ sanır
  • ak koyunun kara kuzusu da olur
  • ak köpeğin pamuk pazarına zararı vardır
  • akla karayı seçmek
  • ak sakaldan yok sakala gelmek

Birleşik Kelimeler: ak ağa, akağaç, akamber, akasma, akbaba, akbakla, akbalık, akbalıkçıl, akbasma, akbaş, ak benek, akbuğday, akburçak, akciğer, akçöpleme, akdarı, ak demir, akdiken, akdoğan, akdut, ak gözlü, akgünlük, akhardal, ak kan, akkaraman, akkarınca, akkavak, akkefal, akkelebek, akkor, akkuş, akkuyruk, aklevrek, ak madde, akmantar, ak pak, akpas, akpelin, ak saçlı, aksakal, ak sakallı, aksedir, aksoğan, aksöğüt, aksu, aksuna, aksungur, ak sülümen, aktaş, aktavşan, aktöre, aktutma, ak yazı, ak yel, ak yem, Ak Yıldız, akyuvar, akzambak, yüzü ak, göz akı, yumurta akı, yüz akı

EK

[isim]

  • Bir şeyin eksiğini tamamlamak için ona katılan parça

    Yazının ekleri.

  • Bir gazete veya derginin günlük yayımından ayrı ve ücretsiz olarak verdiği parça, ilave

    Gazetenin haftalık sanat ve edebiyat eki.

  • Sonradan katılan, yapılan, dikilen, yapıştırılan parçanın belli olan yeri
  • İki borunun birbirine birleştirildiği yer

[sıfat]

  • Eklenmiş, katılmış

    Okul müdürüyken okulun ek inşaatında hamallarla birlikte çalışmış. - Haldun Taner

[dil bilgisi]

  • Kelime türetmek veya kelimenin görevini belirtmek için kullanılan, başa, sona veya kelimenin içine eklenebilen, bağımlı dil bilgisi ögeleri, lahika

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ek bent olmak
  • ekini belli etmemek

Birleşik Kelimeler: ek bileziği, ek bütçe, ek ders, ek eylem, ek fiil, ek görev, ek gün, ek kart, ek kök, ek oylum, ek ödenek, ek poliçe, ek süre, ek tahsisat, iç ek, işlek ek, ön ek, son ek, aidiyet eki, bildirme eki, çekim eki, çoğul eki, çokluk eki, durum eki, edilgenlik eki, eşitlik eki, hâl eki, ilgi eki, iyelik eki, kişi eki, küçültme eki, nispet eki, olumsuzluk eki, soru eki, şahıs eki, topluluk eki, türetme eki, yapım eki, yokluk eki, yön eki, yön gösterme eki, zaman eki, çatı ekleri

KE

  • Türk alfabesinin on dördüncü harfinin adı, okunuşu

Kİ (Kelime Kökeni: Farsça ki)

[bağlaç]

  • Anlam bakımından birbirleriyle ilgili cümleleri birbirine bağlayan bir söz
  • Özneyi, tümleci güçlendirerek cümlenin temel bölümüne bağlayan bir söz

    Siz ki beni tanırsınız, niçin böyle düşünüyorsunuz?

  • `Öyle, o kadar, o denli` vb.nden sonra, kullanıldığı cümleye güç katan bir söz
  • İkinci cümledeki yargının birincideki hareketin yapılışı sırasında görülerek şaşıldığını bildiren bir söz

    Kapağı kaldırmış ki sandık bomboş. Bir de ağzıma aldım ki şeker gibi tadı var.

  • İki cümlede anlatılan durumların uyuşmazlığını bildiren bir söz

    Ama o bir şey yapmamıştı ki onun hiç kabahati yoktu. - Osman Cemal Kaygılı

  • Yakınma, kınama vb. duyguları anlatmak için bir cümlenin sonuna getirilen bir söz

    O beni sevmez ki! Sana güvenilmez ki!

  • Bir soru cümlesinin sonuna getirildiğinde şüphe veya endişe anlatan bir söz

    Acaba gelmez mi ki? Bunu bana bırakırlar mı ki? Acaba ceza verirler mi ki?

  • Bazı kelimelerin sonuna bir ek gibi eklenerek birtakım zarflar, yeni edatlar oluşturan bir söz: Belki, çünkü, hâlbuki, mademki, sanki gibi

Birleşik Kelimeler: hâlbuki, vakta ki, kaldı ki

OK

[isim]

  • Yayla atılan, ucunda sivri bir demir bulunan ince ve kısa tahta çubuk
  • Yön göstermek amacıyla belli yerlere konulabilen, oka benzer işaret
  • At arabası, kağnı vb. araçlarda koşum hayvanlarının bağlandığı ağaç

    Dörtnala koşan bir yük arabasının oku böğrüme çarptı. - Ömer Seyfettin

[matematik]

  • Bir dairede bir kirişin ortasında bu kirişi gören yayın ortasına indirilen doğru parçası

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ok atmak
  • ok gibi (yerinden) fırlamak
  • ok yaydan (veya yayından) çıkmak

Birleşik Kelimeler: ok meydanı, ok yılanı, suoku

FAK (Kelime Kökeni: Arapça faḫḫ)

[isim]

[eskimiş]

  • Tuzak, kapan

    İyi bir fakı olsa yine iş görebilirdi. - Orhan Kemal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • faka basmak

FEK (Kelime Kökeni: Arapça fekk)

[isim]

[eskimiş]

  • Bozma, feshetme, kesme, ayırma, koparma

KEF

[isim]

  • Kaynayan pekmezin, pişen etin üstünde oluşan köpük

KÖK

[isim]

[bitki bilimi]

  • Bitkileri toprağa bağlayan, topraktaki besi maddelerini emmesine yarayan klorofilsiz bölüm

[bitki bilimi]

  • Kök sap, kök(I)
  • Bazı şeylerde dip bölüm

    Diş kökü.

  • Sapıyla çıkarılan bitkilerde tane

    Üç kök maydanoz.

[mecaz]

  • Dip, temel, esas

    Ta gölden başlayan tipi ve fırtına Şebben'in sıcak evini kökünden sarsıyordu. - Halide Edip Adıvar

[mecaz]

  • Kaynak, köken

    Ölenle, son zamanları gevşeyen, azalan fakat kökleri mazinin sağlamlığı içinde kalan eski bir aşinalığım vardı. - Abdülhak Şinasi Hisar

[mecaz]

  • Bir kimseyi bir yere bağlayan manevi temel güçlerin bütünü

[dil bilgisi]

  • Kelimenin her türlü ek çıkarıldıktan sonra kalan anlamlı bölümü: Yaptırmak kelimesinde kök, yap- bölümüdür

[kimya]

  • Olağan şartlarda çevresinden yalıtılamayan ancak birçok tepkimeyi nitelik değiştirmeden kalabilen atom kümesi

[matematik]

  • Denklemde bilinmeyenin yerine konulduğunda uygun düşen gerçek veya birleşik değer

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kök almak
  • kök salmak
  • kök sökmek
  • kök söktürmek
  • kökü kazınmak
  • kökü kurumak
  • kökünden halletmek
  • kökünden kazımak
  • köküne kıran girmek
  • kökünü kazımak

Birleşik Kelimeler: kök bacaklılar, kök bilgisi, kökboyası, kök boyası, kök doğrayıcısı, kök hücre, kök işareti, kök kaplama, kök kırmızısı, kök kurdu, kök mantar, köknar, kök örnek, kök sap, acı kök, ana kök, ek kök, ikili kök, karekök, kazık kök, kılcal kök, kızılkök, küpkök, saçak kök, yumru kök, ad kökü, adamkökü, altın kökü, eğir kökü, ense kökü, fiil kökü, helvacı kökü, isim kökü, meyan kökü, yumurtakökü, zıkkımın kökü

[isim]

[müzik]

  • Sazı kurmaya yarayan burgu
  • Sap

KÜP

[isim]

  • Su, pekmez, yağ vb. sıvıları veya un, buğday gibi tahılları saklamaya yarayan, geniş karınlı, dibi dar toprak kap

    Ahırda kırık bir küpün içine, samanlarla çuvalların altına saklamış, gitti, getirdi. - Haldun Taner

[argo]

  • Sarhoş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • küpe dönmek
  • küp gibi
  • küplere binmek
  • küpünü (veya küplerini) doldurmak

Birleşik Kelimeler: akıl küpü, altın küpü, boyacı küpü, dert küpü, sır küpü, sinir küpü, yağ küpü

[isim]

[matematik]

  • Birbirine eşit karelerden oluşan altı yüzlü dikdörtgen, mikâp

    Tavla zarı küp biçimindedir.

  • Altı yüzü birbirine eşit kareden oluşan dik prizma
  • Bu biçimdeki nesne
  • Bir cismin hacim hesabında kullanılan ölçü birimi
  • Bir sayının üçüncü kuvveti: (43)=4x4x4=64

Birleşik Kelimeler: küpkök, küp şeker, birimküp, metreküp

KÖR (Kelime Kökeni: Farsça kūr)

[sıfat]

  • Görme engelli
  • Keskinliği yeterli olmayan

    Günün birinde ihtiyar çoban koyunun birini kör bir makasla kırkıyordu. - İsmail Hakkı Baltacıoğlu

[mecaz]

  • Az aydınlık veren

    Ampulün kör ışığı, dükkânı alaca bir loşluğa boğmuştu. - Mahmut Yesari

[mecaz]

  • Kötü

    Vakıa bu kör siyaset yüzünden Türklük Rumeli'den çıktı. - Yahya Kemal Beyatlı

[mecaz]

  • Arkası tıkalı olan veya işlek olmayan

    Kör sokak.

[mecaz]

  • Olguları sezme ve kavrama yetisi, dikkati olmayan

[mecaz]

  • Duyarlığını yitirmiş

    Muhitimiz bize karşı her an kör, sağır ve şuursuzdur. - Abdülhak Şinasi Hisar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kör değneğini beller gibi
  • köre renkten bahsolunmaz
  • kör görmez, sezer
  • kör itin öldüğü yer
  • kör kör parmağım gözüne
  • kör kurttan bile vazgeçmemek
  • körler mahallesinde ayna satmak
  • körler memleketinde şaşılar padişah olur
  • körle yatan şaşı kalkar
  • kör olası (veya olasıca veya olsun)
  • kör ölür badem gözlü olur, kel ölür sırma saçlı olur
  • kör pazara varmasın, pazar körsüz kalmasın
  • kör satıcının kör alıcısı olur
  • körün istediği bir göz, Allah verdi iki göz
  • körün taşı

Birleşik Kelimeler: körağaç, kör alan, kör baca, kör bağırsak, kör boğaz, kör çapa, kör dövüşü, kör duman, kördüğüm, körebe, kör fare, kör hat, kör kadı, kör kandil, kör kaya, kör köstebek, kör kurşun, kör kuyu, körkütük, kör nişancı, kör nokta, kör ocak, köroğlu, kör sıçan, kör şans, kör şeytan, kör talih, kör tapa, kör topal, kör uçuş, kör yılan, körü körüne, bakar kör, elinin körü, gecenin körü, renk körü, üstünkörü, sabahın körü

KAV

[isim]

  • Ağaçların gövdesinde veya dallarında yetişen bir tür mantardan elde edilen ve çabuk tutuşan, süngerimsi madde

[halk ağzında]

  • Yılanın deri değiştirirken attığı deri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kav gibi

Birleşik Kelimeler: kav mantarı, yılan kavı

[isim]

  • İçki mahzeni

LÖK

[isim]

[halk ağzında]

  • Yedi yaşından büyük erkek boz deve

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lök gibi

[isim]

[halk ağzında]

  • Kireç, zeytinyağı, pamuk ve yumurta akının karıştırılması yoluyla, kırık çanak çömlekleri, künkleri birleştirmekte kullanılan macun

ÖKE

[isim]

  • Deha sahibi kimse, dâhi

ÖRK

[isim]

[halk ağzında]

  • Hayvanları çayıra bağlamaya yarayan kalın ip, örük