Bel ile Başlayan Kelimeler
BEL ile başlayan 185 kelime bulunuyor. Başında BEL olan kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Bel kelimesinin anlamı nedir? Bel ile biten kelimeler. İçinde bel olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
15 Harfli Kelimeler
BELGELEYİVERMEK30,
14 Harfli Kelimeler
BELGELEYİVERME29, BELGEGEÇERLEME28, BELİRLEYİVERME25, BELGELEYEBİLME25, BELİRGİNLEŞMEK24, BELİRSİZLEŞMEK24, BELGELENDİRMEK23, BELGELENEBİLME23, BELİRLEYEBİLME21, BELİRLENEBİLME19, BELİRTİLEBİLME19, BELLETİLEBİLME19
13 Harfli Kelimeler
BELGEVŞEKLİĞİ35, BELLEYİVERMEK24, BELGELENDİRİŞ24, BELGESELCİLİK23, BELİRGİNLEŞME23, BELİRSİZLEŞME23, BELİRLENMEZCİ22, BELGELİKÇİLİK22, BELGELENDİRME22, BELEDİYECİLİK22, BELLEYEBİLMEK20, BELİRTİSİZLİK19, BELİRTEBİLMEK18,
12 Harfli Kelimeler
BELSOĞUKLUĞU33, BELLEYİVERME23, BELGEÇLETMEK22, BELİRİVERMEK21, BELLEYEBİLME19, BELLEKSİZLİK18, BELİRLENİMCİ18, BELLETİCİLİK17, BELLETEBİLME17, BELLENEBİLME17, BELİRTEBİLME17, BELİREBİLMEK17
11 Harfli Kelimeler
BELGİSİZLİK21, BELGESİZLİK21, BELGEÇLETME21, BELGEÇLEMEK21, BELİRİVERME20, BELGELENMEK18, BELİRSİZLİK17, BELİRLEŞMEK17, BELİRGİNLİK17, BELEDİYELİK17, BELİREBİLME16, BELLETİLMEK14, BELİRTİLMEK14, BELİRLENMEK14
10 Harfli Kelimeler
BELGEGEÇER23, BELGESELCİ20, BELGEÇLEME20, BELAGATSİZ20, BELGELİKÇİ19, BELGECİLİK19, BELEDİYECİ19, BELEŞÇİLİK18, BELİRLEYİŞ17, BELGİLEMEK17, BELGELENME17,
Tümünü Gör
9 Harfli Kelimeler
BELGİLEME16, BELGELEME16, BELLEKSİZ15, BELGİNLİK15, BELÇİKALI15, BELAGATLİ15, BELLETİCİ14, BELLETMEK12, BELLENMEK12, BELİTLEME12, BELİRTMEK12, BELİRLEME12, BELİNLEME12, BELİKLEME12, BELLETMEN12, BELERTMEK12, BELİRTKEN11, BELİRTİLİ11
8 Harfli Kelimeler
BELGESİZ18, BELGİSİZ18, BELMOPAN16, BELLEYİŞ15, BELGESEL15, BELLİSİZ14, BELİRGİN14, BELİRSİZ14, BELGELİK14, BELEDİYE14, BELİRTEÇ13, BELİRTİŞ13, BELEŞTEN13, BELİRMEK11, BELLETME11, BELİRTME11, BELLEMEK11, BELLENME11, BELETMEK11, BELERTME11
Tümünü Gör
7 Harfli Kelimeler
BELGECİ16, BELGRAD15, BELEŞÇİ15, BELASIZ14, BELGELİ13, BELGİLİ13, BELİRGİ13, BELAGAT13, BELAHET13, BELİRİŞ12, BELETME10, BELLEME10, BELİRME10, BELERME10, BELEMİR10, BELENME10, BELEMEK10, BELİRLİ9, BELİRTİ9, BELKİLİ9
6 Harfli Kelimeler
BELGEÇ15, BELGİT12, BELGİN12, BELİYE10, BELEDİ10, BELLEM9, BELEME9, BELALI9, BELLİK8, BELLEK8
5 Harfli Kelimeler
BELİĞ14, BELGİ11, BELGE11, BELEŞ10, BELCE10, BELDE9, BELLİ7, BELKİ7, BELİT7, BELİK7, BELEN7, BELEK7
4 Harfli Kelimeler
BELİ6, BELA6
3 Harfli Kelimeler
BEL5
BEL
- İşaret
Ata Sözleri ve Deyimler
- bel etmek
-
İnsan bedeninde göğüsle karın, sırtla kalçalar arasında daralmış bölüm
Kolum, boynundan beline doğru kayıyor. - Yusuf Ziya Ortaç
-
Bu bölümün, sırtın altına rastlayan bölgesi
Bel ağrısı.
- Hayvanlarda omuz başı ile sağrı arası
-
Dağ sırtlarında geçit veren çukur yer
Çıksam yüksek bellere gün eylesem / Acep nazlı yâr duyar mı ola? - Halk türküsü
- Geminin orta bölümü
- Bardak, şişe, vazo vb.nin ortasındaki dar bölüm
Ata Sözleri ve Deyimler
- bel bağlamak
- belden aşağı vurmak
- beli açılmak
- beli bükülmek
- beli çökmek
- belini bükmek
- belini doğrultmak
- belini kırmak
- belini vermek
- bel kırmak
- bel vermek
Birleşik Kelimeler: bel ağrısı, bel bağı, bel evladı, bel fıtığı, belgevşekliği, bel kemeri, belkemiği, bel kemiği, bel kündesi, belsoğukluğu, beli bükük, yarı bel, yol bel, etek belde, elibelinde, eteği belinde, kantarı belinde
- Meni
Ata Sözleri ve Deyimler
- beli gelmek
- belinden gelmek
- Toprağı aktarmaya veya işlemeye yarayan, uzun saplı, ayakla basılacak yeri tahta, ucu sivri kürek veya çatal biçiminde bir tarım aracı
Ata Sözleri ve Deyimler
- bel bellemek
Birleşik Kelimeler: çatal bel
- Ses şiddetiyle ilgili birim
BELİ (Kelime Kökeni: Farsça belī)
- Evet
BELA (Kelime Kökeni: Arapça belā)
-
İçinden çıkılması güç, sakıncalı durum
Kumar, toplum için büyük bir beladır.
-
Büyük zarar ve sıkıntıya yol açan olay veya kimse
Hayatta dipdiri yanmak belasından da kurtulmuştum. - Yahya Kemal Beyatlı
-
Hak edilen ceza
Allah belasını verdi.
Ata Sözleri ve Deyimler
- bela (veya belasını) aramak
- bela çıkarmak
- bela getirmek
- bela kesilmek
- belalar mübareği
- bela okumak
- bela olmak
- belası
- belasını bulmak
- belaya çatmak (veya girmek veya uğramak)
- belayı satın almak
Birleşik Kelimeler: defibela, güç bela, püsküllü bela, tatlı bela, yedi bela, zor bela, ar belası, baş belası, gönül belası, namus belası, hatır belasına
BELLİ
-
Beli olan
Hani sen benim gibi ince belli sarışınları severdin? - Nezihe Araz
Birleşik Kelimeler: karınca belli
-
Bilinmedik bir yanı olmayan, malum
Hâlimiz, vaktimiz sizce belli. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
-
Gizli olmayan, ortada olan, anlaşılan, bedihi, zahir, aşikâr
Bu azade insanlarda her türlü adiliklerden uzak bir efendilik olduğu ne kadar da bellidir. - Asaf Halet Çelebi
-
Belirli, muayyen
Bu oyun çok kısa, belli bir temsil süresi doldurmuyor. - Adalet Ağaoğlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- belli etmek
- belli olmak
Birleşik Kelimeler: belli başlı, belli belirsiz
BELKİ (Kelime Kökeni: Arapça bel + Farsça ki)
-
Olabilir ki, muhtemel olarak
İşte en basit bir sebep. Belki sadeliğinden tuhaf geliyor insana. - Necip Fazıl Kısakürek
-
Olsa olsa, ya ... ya ..., ihtimal
Belki bir sabah vakti, belki bir gece yarısı / Artık nefes almayı bırakıp gideceğiz - Ziya Osman Saba
Ata Sözleri ve Deyimler
- belki de
BELİT
-
Kendiliğinden apaçık ve bundan dolayı öteki önermelerin ön dayanağı sayılan temel önerme, mütearife, aksiyom
`Tüm, parçaların her birinden büyüktür` sözü bir belittir.
BELİK
- Saç örgüsü
BELEN
- Bel
- Tepe
- Bayır
- Dağ üzerindeki yüksek geçit, dik dağ yolu
- Hatay iline bağlı ilçelerden biri
BELEK
-
Kundak, çocuk bezi
Çocuk olsam beleklere belensem. - Âşık Veysel
- Beşiğe konulan yatak
BELLİK
- İşaret, marka
- Ayraç
BELLEK
-
Yaşananları, öğrenilen konuları, bunların geçmişle ilişkisini bilinçli olarak zihinde saklama gücü, dağarcık, akıl, hafıza, zihin
Böylelerini dinlediğimizde belleğimizde sözleri hiç mi hiç kalmaz. - Salâh Birsel
- Bir bilgisayarda, programı değişmeyen verileri, yapılacak iş için gerekli olan ara sonuçları toplayan bölüm
Ata Sözleri ve Deyimler
- belleğini yitirmek
Birleşik Kelimeler: bellek daralması, bellek karışıklığı, bellek kaybı, bellek körlüğü, bellek yitimi, dış bellek, iç bellek, taşınır bellek
BELİRLİ
-
Açık ve kesin olarak sınırlanmış veya kararlaştırılmış olan, muayyen
Öteki arkadaşımız da belirli saatte nöbetinin başında olacaktı. - Erhan Bener
Birleşik Kelimeler: belirli belirsiz, belirli geçmiş, belirli nesne
BELİRTİ
-
Bir olayın veya durumun anlaşılmasına yardım eden şey, alamet, nişan, nişane
Tuhaf! Çocukların yüzünde zerre kadar utanma belirtisi yok. - Ahmet Ümit
- Vücuttaki işlevsel bir bozukluğun veya hastalığın belirlenmesine yarayan işaret, araz, semptom
Birleşik Kelimeler: belirti bilimi, ön belirti
BELKİLİ
- Olasılı, muhtemel
- Doğru olabileceği gibi yanlış da olabilen, belli ve kesin olmayan, olasılı, ihtimalî
BELLEM
- Bellemek yetisi
Birleşik Kelimeler: aşırı bellem