Yat ile Başlayan Kelimeler



YAT ile başlayan 42 kelime bulunuyor. Başında YAT olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Yat kelimesinin anlamı nedir? Yat ile biten kelimeler. İçinde yat olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

14 Harfli Kelimeler

YATIŞTIRICILIK27

12 Harfli Kelimeler

YATIRIMCILIK22, YATKINLAŞMAK19

11 Harfli Kelimeler

YATIŞTIRICI23, YATIŞTIRMAK19, YATKINLAŞMA18

10 Harfli Kelimeler

YATIŞTIRMA18, YATIRILMAK15

9 Harfli Kelimeler

YATIRIMCI18, YATAKHANE15, YATIRILMA14, YATKINLIK13

8 Harfli Kelimeler

YATIŞMAK15, YATÇILIK15, YATMALIK12, YATIRMAK12, YATILMAK12, YATAKLIK11

7 Harfli Kelimeler

YATUĞAN17, YATAĞAN16, YATISIZ15, YATIŞMA14, YATAKÇI13, YATIRIM12, YATIRMA11, YATILMA11, YATAKLI10, YATALAK9

6 Harfli Kelimeler

YATILI10, YATMAK9, YATKIN9

5 Harfli Kelimeler

YATÇI11, YAT11, YATAY9, YATIM9, YATSI9, YATIK8, YATIR8, YATMA8, YATAK7

4 Harfli Kelimeler

YATI7

3 Harfli Kelimeler

YAT5


YAT


[isim] [tarih]
  • Kalkan, zırh vb. korunma aracı
[isim]
  • Özel gezinti gemisi

    Seni kendi yatımızda kaptan kıyafetiyle göremeyeceğim. - Refik Halit Karay

Birleşik Kelimeler: yat kulübü, yat limanı


YATAK


[isim]
  • Uyuma, dinlenme vb. amaçlarla üzerine veya içine yatılan eşya, döşek

    Sabahleyin onu aynı güzellikte bulacağım ümidiyle yatağımdan fırladım. - Refik Halit Karay

[coğrafya]
  • Irmak, çay, dere vb.nin, içinde aktıkları yer, akak, mecra

    Meyveler kızarmadan dalı üstünde soldu / Irmak yatağı kumsal, kırlar dikenlik oldu - Faruk Nafiz Çamlıbel

[hayvan bilimi]
  • Katmanlı bir kaya bütününde maden filizi veya taş döküntüsünden oluşan çok ince tabaka

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yatağa (veya yataklara) düşmek
  • yatağa bağlamak
  • yatağa bağlanmak
  • yatağa serilmek
  • yatağına girmek
  • yatağını ayırmak
  • yatak çekmek
  • yatak yapmak (veya sermek)
  • yatak yorgan yatmak

Birleşik Kelimeler: yatak başlığı, yatak çarşafı, yatakhane, yatak liman, yatak limonu, yatak mobilya, yatak odası, yatak örtüsü, yatak takımı, yatak yarası, ağ yatak, bilyeli yatak, ikili yatak, metal yatak, dere yatağı, döl yatağı, gemi yatağı, hırsız yatağı, ızgara yatağı, maden yatağı, muylu yatağı, su yatağı, yer yatağı


YATI


[isim]
  • Gidilen yerde geceyi geçirme

    Yatıya bekleriz.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yatıya kalmak

Birleşik Kelimeler: gece yatısı


YATIK


[sıfat]
  • Dik olmayan, eğik, yatırılmış bir durumda olan
[isim] [halk ağzında]
  • Yayvan su kabı

Birleşik Kelimeler: yatık çit, yatık doğru, yatık yazı


YATIR


[isim]
  • Doğaüstü gücü bulunduğuna ve insanlara yardım ettiğine inanılan kimsenin mezarı

YATMA


[isim]
  • Yatmak işi

    Çocuklara yatma zamanının yaklaştığını başıyla anlatan bir mürebbiye edasıyla duruyor. - Refik Halit Karay


YATALAK


[sıfat]
  • Felç, sakatlık vb. bir sebeple yataktan kalkamayan (kimse)

    Şu rezalete bakın, yatalak gibi uzanmışlar. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yatalak olmak


YATMAK


[nesnesiz]
  • Bir yere veya bir şeyin üzerine boylu boyunca uzanmak

    Dörtnala giden atların köpüklü boynuna bir daha yatmayacak. - Nazım Hikmet

[-le]
  • Cinsel ilişkide bulunmak
[mecaz]
  • Bulunmak, var olmak

    Her ayrıcalık hevesinin kökeninde bir kompleks, bir göstermecilik duygusu yattığı görülür. - Haldun Taner

[teklifsiz konuşmada]
  • Olumsuz veya başarısız bir sonuç almak

    Takım bu sezon yattı.

[halk ağzında]
  • İşsiz kalmak, çalışmamak
[argo]
  • Bilerek yenilmek, şike yapmak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yatıp kalkıp
  • yatıp kalkmak

Birleşik Kelimeler: çekyat, hacıyatmaz


YATKIN


[sıfat]
  • Bir yana eğilmiş, yatık
[mecaz]
  • Benimsemiş, alışmış, eğilimli

    Yadırgamaya yatkındı ama görmüştü kızın oyununu. - Attila İlhan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yatkın bulmak

Birleşik Kelimeler: akla yatkın, dili yatkın, eli yatkın


YATAY


[sıfat] [matematik]
  • Durgun bir su yüzeyine veya zemine paralel, düşey doğrultusuna dikey olan, ufki

    Sıvıların yüzü hep yatay olur.

Birleşik Kelimeler: yatay geçiş, yatay seren


YATIM


[isim] [denizcilik]
  • Gemi direklerinin başa veya kıça doğru olan eğimi

YATSI


[isim]
  • Güneşin batmasından bir buçuk, iki saat sonraki vakit, yatsı vakti

    Babam yalnız ilk geceki fener alayına katıldı, yatsıdan az sonra eve döndü. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: yatsı ezanı, yatsı namazı, yatsı vakti


YATAKLI


[sıfat]
  • Herhangi bir sayıda yatağı olan, yatak alabilen

    Hancı beni dört yataklı odada bırakarak çekildi. - Sait Faik Abasıyanık

[isim]
  • Yataklı vagon

Birleşik Kelimeler: yataklı vagon


YATILI


[sıfat]
  • Geceleri de kalınıp yatılan (okul vb.), leyli

    Bir yatılı okul yatakhanesinde olduğunu hatırlayınca keyfi kaçmıştı. - Rıfat Ilgaz

Birleşik Kelimeler: yatılı bölge okulu, parasız yatılı


YATAKLIK


[sıfat]
  • Yatak yapmaya uygun
[isim]
  • Üzerine yatak serilen tahta veya maden kerevet, karyola

    Yataklığın etrafında bir şeyin dolaştığına, süründüğüne dikkat ettim. - Halit Ziya Uşaklıgil

[isim] [mecaz]
  • Suçluları barındırma, gizlice yardım etme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yataklık yapmak (veya etmek)