TOPLUMSALLAŞMAK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



TOPLUMSALLAŞMAK harflerini içeren 6 harfli 77 kelime bulunuyor. 6 harfli TOPLUMSALLAŞMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ŞALUPA14, KUMPAS13, MAPUTO13, MASLUP13, PUSMAK13, POSTLU13, ŞAPLAK13, TOPLUM13, KAPSAM12, MATLUP12, OLUŞMA12, POSTAL12, POTLUK12, SAPMAK12, TOPLAM12, ALPAKS11, KULLAP11, KAPLAM11, KAPAMA11, LOŞLUK11, MATKAP11, MAŞUKA11, OKŞAMA11, POTKAL11, PASATA11, PASKAL11, PASTAL11, SALPAK11, ŞAMAMA11, TAPMAK11, ULAŞMA11, APALAK10, ALPAKA10, MAŞALA10, PATLAK10, SOLUMA10, ŞAMATA10, TAŞMAK10, KOMUTA9, KUMSAL9, MAKSUT9, MASKOT9, MUSKAT9, OKUTMA9, SLALOM9, SOMATA9, SOLMAK9, SOLLUK9, SULAMA9, ŞALLAK9, ATOMAL8, AKASMA8, AKSAMA8, KUTSAL8, KALOMA8, LUSAKA8, MUALLA8, MUTLAK8, MALAMA8, MAKTUL8, MAKSAT8, MASLAK8, OTLAMA8, OTAMAK8, OKLAMA8, SATMAK8, SALMAK8, ULAMAK8, ASALAK7, ATLAMA7, ATAMAK7, ALLAMA7, AKSATA7, AKLAMA7, SALATA7, TASLAK7, LAAKAL6


LAAKAL (Kelime Kökeni: Arapça lāaḳall)


[zarf] [eskimiş]
  • En azından, hiç olmazsa

    Büyük hanın altında sıra kahveler vardır ya; her birinde laakal iki, üç dava vekiline tesadüf edilir. - Reşat Nuri Güntekin


ASALAK


[isim] [biyoloji]
  • Bir canlıda sürekli veya geçici yaşayarak ona zarar veren başka canlı, parazit
[sıfat] [mecaz]
  • Başkalarının sırtından geçinen (kimse), abacı, ekti, otlakçı, parazit, tufeyli

Birleşik Kelimeler: asalak bilimci, asalak bilimi, asalak bilimsel, asalaksavar, dış asalak, iç asalak, tam asalak, yarı asalak, yarım asalak, ağrıma asalakları


ATLAMA


[isim]
  • Atlamak işi

    Acemiliğimi görünce beni atlamaya, oynatmaya kalktılar. - Reşat Nuri Güntekin

[spor]
  • Bu biçimde en uzağa atlamak veya en yükseği aşmak amacıyla yarışılan atletizm dalı

Birleşik Kelimeler: atlama beygiri, atlama çizgisi, atlama tahtası, atlama taşı, sırıkla atlama, uzun atlama, üç adım atlama, yüksek atlama, kaplan atlaması


ATAMAK


[-e] [-i]
  • Birini bir göreve getirmek, tayin etmek

Birleşik Kelimeler: açıktan atamak, asaleten atamak, vekâleten atamak


ALLAMA


[isim]
  • Allamak işi

AKSATA (Kelime Kökeni: Arapça aḫẕ + iʿṭāʾ)


[isim]
  • Alışveriş

    Şarap satacağım, ben aksatama bakarım. - Hüseyin Rahmi Gürpınar


AKLAMA


[isim]
  • Aklamak işi, ibra

Birleşik Kelimeler: aklama belgesi


SALATA (Kelime Kökeni: İtalyanca salata)


[isim]
  • Genellikle bazı çiğ ot ve sebzelerle yapılan, yağ, limon vb. maddeler konulan, yemeklerle birlikte yenen yiyecek

    İçi çiçekli şimşir kaşıkla salatayı âdeta pilav yer gibi tıkınıyordu. - Osman Cemal Kaygılı

Birleşik Kelimeler: yeşil salata, Amerikan salatası, bastana salatası, çoban salatası, laf salatası, patates salatası, patlıcan salatası, Rus salatası, turp salatası, yayla salatası


TASLAK


[isim]
  • Bir şeyi, bir sanat veya edebiyat eserini ana çizgileriyle, türlü bölümleriyle belirten ön çalışma

    Evet, diye devam ettim, hikâyen henüz taslak hâlinde. - Refik Halit Karay

[mecaz]
  • Usta olmadığı hâlde kendini ustaymış gibi göstermeye çalışan kimse

Birleşik Kelimeler: kabataslak


ATOMAL


[sıfat] [fizik]
  • Atomlarla ilgili olan, atomik

AKASMA


[isim] [bitki bilimi]
  • Düğün çiçeğigillerden, beyaz çiçek veren, bahçelerde süs çiçeği olarak yetiştirilen, sarmaşık özelliği gösteren bir bitki, yaban asması, orman sarmaşığı, meryemana asması (Clematis vitalba)

AKSAMA


[isim]
  • Aksamak işi

    Aradan yedi sekiz ay geçmiş, hiç aksama olmamıştı ödemelerde. - Yusuf Ziya Ortaç


KUTSAL


[sıfat] [din bilgisi]
  • Güçlü bir dinî saygı uyandıran veya uyandırması gereken, kutsi, mukaddes
[felsefe]
  • Tanrı'ya adanmış olan, tanrısal olan

Birleşik Kelimeler: dış kutsal


KALOMA (Kelime Kökeni: İtalyanca caloma)


[isim] [denizcilik]
  • Demir atmış bir geminin zincirinin su içindeki bölümü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaloma etmek (veya vermek)


MUALLA (Kelime Kökeni: Arapça muʿallā)


[sıfat] [eskimiş]
  • Yüksek, yüce