Tak ile Başlayan 8 Harfli Kelimeler



TAK harfleri ile başlayan 8 harfli 25 kelime bulunuyor. Başında TAK olan 8 harfli kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "tak ile biten 8 harfli kelimeler. İçinde Tak olan 8 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

TAKOGRAF19, TAKİGRAF18, TAKİPSİZ16, TAKADDÜM15, TAKAYYÜT14, TAKDİMCİ14, TAKARRÜP14, TAKILGAN13, TAKIŞMAK13, TAKATSİZ12, TAKIMADA12, TAKKESİZ12, TAKTİKÇİ11, TAKLİTÇİ11, TAKALLÜS11, TAKTIRMA10, TAKRİBEN10, TAKARRÜR10, TAKILMAK10, TAKKADAK10, TAKINMAK10, TAKSİMAT10, TAKSİRLİ9, TAKSİRAT9, TAKATUKA9


TAKSİRLİ


[sıfat]
  • Kusurlu

Birleşik Kelimeler: taksirli suç


TAKSİRAT (Kelime Kökeni: Arapça taḳṣīrāt)


[isim]
  • Kusurlar, suçlar

    İnsan gene kendi taksiratı yüzünden normal ömrünü yaşayamaz oldu. - Burhan Felek


TAKATUKA


[isim]
  • Gürültü patırtı
[eskimiş]
  • Basımevlerinde kurşun dökülmüş, satır olarak dizilmiş harfleri iyice yerleştirmek için üzerlerine vurmaya yarar takoz
[eskimiş]
  • Odanın ortasına yerleştirilen, uzun tütün çubuklarının külünün döküldüğü çanak

TAKTIRMA


[isim]
  • Taktırmak işi

TAKRİBEN (Kelime Kökeni: Arapça taḳrīben)


[zarf] [eskimiş]
  • Aşağı yukarı, yaklaşık olarak

    Bendeniz istasyondan burasını ölçmedim ya! Takriben söyledim. - Memduh Şevket Esendal


TAKARRÜR (Kelime Kökeni: Arapça taḳarrur)


[isim] [eskimiş]
  • Bir yerde karar kılma, yerleşme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takarrür etmek


TAKILMAK


[nesnesiz]
  • Takma işi yapılmak

    O gece üst katla bizim odayı birleştiren merdivenin üstüne koca kapak takıldı. - Ayla Kutlu

[-e]
  • Bir yere iliştikten veya dokunduktan sonra oradan kurtulamamak

    Önünü çok iyi göremeyen hayvanın ayağı bir taşa takıldı. - Osman Cemal Kaygılı

[-e]
  • Engelle karşılaşıp geçici olarak işlemez duruma gelmek

    İğne bir müddetten beri plağın bozuk yerine takılmış, ha babam ha, bir melodiyi tekrar edip duruyordu. - Haldun Taner

[-e]
  • Bir yerde bir süre kalmak, oyalanmak

    Yolda bir arkadaşına takıldı.

[-e] [mecaz]
  • Olumsuz veya aksayan, eksik bir yanını görerek üstünde durmak

    Son günlerde bir de usta sözüne takılır oldum. - Nezihe Meriç

[-e] [mecaz]
  • Kızdırmak, üzmek, şaşırtmak amacıyla şaka yollu konuşmak

    İstasyon memuru onun şehre seyrek indiğini bildiğinden her seferinde takılır. - Haldun Taner

[-e] [argo]
  • Biriyle, bir toplulukla sık sık birlikte olmak, onlara katılmak
[-e] [argo]
  • Kahvehane, meyhane vb.ne sık sık gitmek, eğlenmek
[-e]
  • Birinin sürekli peşinden gitmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takılıp kalmak


TAKKADAK


[zarf]
  • Çabucak

TAKINMAK


[nesnesiz]
  • Kendine takmak
[-i] [mecaz]
  • Bir nitelik veya durum almak

    Takındığı bu sıfatı boynundaki kravattan fazla mühimsediği de yoktu. - Falih Rıfkı Atay


TAKSİMAT (Kelime Kökeni: Arapça taḳsīmāt)


[isim] [eskimiş]
  • Bölüntüler

TAKTİKÇİ


[isim]
  • Taktik uygulamasında becrikli olan kimse

    Her şeyden evvel maharetli bir taktikçidir. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


TAKLİTÇİ


[isim]
  • Bir şeyin benzerini yapan kimse, öykünmeci

TAKALLÜS (Kelime Kökeni: Arapça taḳalluṣ)


[isim] [eskimiş]
  • Kasılma

    Onun gözlerinde toplanan sarı ışıkları, ellerindeki takallüsü ve titreyişi tanırdım. - Kemal Bilbaşar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takallüs etmek


TAKATSİZ


[sıfat]
  • Takati kalmamış, yorgun argın, dermansız, kudretsiz, mecalsiz
[zarf]
  • Takati kalmamış, yorgun argın, dermansız, kudretsiz, mecalsiz bir biçimde

    Bir ağacın altında hasta, takatsiz, ölü gibi yatıyorum. - Sait Faik Abasıyanık


TAKIMADA


[isim] [coğrafya]
  • Birbirine yakın büyüklü küçüklü birkaç adanın tümü