Tak ile Başlayan 6 Harfli Kelimeler



TAK harfleri ile başlayan 6 harfli 21 kelime bulunuyor. Başında TAK olan 6 harfli kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "tak ile biten 6 harfli kelimeler. İçinde Tak olan 6 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

TAKVİM13, TAKBİH12, TAKRİP10, TAKLİP10, TAKACI10, TAKRİZ9, TAKDİS9, TAKDİM9, TAKAZA9, TAKYİT8, TAKSİM8, TAKİYE8, TAKILI8, TAKDİR8, TAKSİT7, TAKSİR7, TAKMAK7, TAKTİR6, TAKTİK6, TAKRİR6, TAKLİT6


TAKTİR (Kelime Kökeni: Arapça taḳṭīr)


[isim] [eskimiş]
  • Damıtma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • taktir etmek


TAKTİK (Kelime Kökeni: Fransızca tactique)


[isim] [askerlik]
  • Türlü savaş araçlarını belli bir sonuca ulaşmak amacıyla etkili biçimde birleştirerek ve kullanarak kara, deniz veya hava savaşını yönetme sanatı
[spor]
  • Oyunlarda oyuncunun veya takımlardan herhangi birinin uygulayacağı oyun yöntemi
[mecaz]
  • İstenen sonuca ulaşmak amacıyla izlenen yol ve kullanılan yöntemlerin tümü

    Hayatında ilk ve son defa başvurduğu taktik de bu oldu. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • taktik vermek


TAKRİR (Kelime Kökeni: Arapça taḳrīr)


[isim] [eskimiş]
  • Yerleştirme, yerleştirilme
[hukuk]
  • Tapu dairesinde taşınmaz malını başkasına sattığını veya ipotek ettiğini söyleme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takrir etmek
  • takrir vermek


TAKLİT (Kelime Kökeni: Arapça taḳlīd)


[isim]
  • Belli bir örneğe benzemeye veya benzetmeye çalışma, öykünme

    Her memleket başkalarının yeniliklerini taklit ile başladığı intizama kendisinin eskiliklerini tahkik ile nihayet verir. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • taklidini yapmak
  • taklit etmek

Birleşik Kelimeler: taklit mobilya


TAKSİT (Kelime Kökeni: Arapça taḳsīṭ)


[isim]
  • Bir borcun belli zamanlarda ödenmesi gerekli olan parçalarından her biri

    Sen nasıl olsa memursun, taksitle her şeyi alabilirsin. - Çetin Altan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • taksite bağlamak
  • taksit ödemek (veya vermek)

Birleşik Kelimeler: taksit taksit


TAKSİR (Kelime Kökeni: Arapça taḳṣīr)


[isim] [eskimiş]
  • Kısaltma, kısma
[hukuk]
  • Dikkatsizlik, tedbirsizlik, meslekte acemilik veya düzene, buyruklara ve talimata uymazlıktan doğan kusurlu olma durumu

    Elbette bir taksirimiz varmış ki çekiyoruz. Bugünleri de görmek mukaddermiş. - Memduh Şevket Esendal


TAKMAK


[-i]
  • Bir şeyi başka bir yere uygun bir biçimde tutturmak, iliştirmek, geçirmek

    Gözlüğünü takıp masaya eğildi. - Refik Halit Karay

[-e] [nesnesiz]
  • Düğün vb. törenlerde takı armağan etmek

    Geline pırlanta yüzük takmışlar.

[-e] [-i]
  • Ad, lakap koymak

    Ona bu adı kim takmıştır, ne zaman takmıştır, bilemiyor. - Haldun Taner

[nesnesiz]
  • Kuşanmak

    Kılıç takmak.

[-e] [mecaz]
  • Biriyle olumsuz olarak uğraşmak

    Matematik öğretmeni ona taktığı için dersten kaldı.

[argo]
  • Borç bırakmak

    Bu eve asilzadelerin biri girip öteki giderdi. Giden kirayı takar, gelen ortalığı kasıp kavururdu. - Peyami Safa

[argo]
  • Önemsemek, önem vermek, tınmak

    Dün koskoca bir mebus kızıyken, bir zamanların Şalvarlı Nuriyesi'ni takar mıyım? - Adalet Ağaoğlu

[-den] [argo] [-de]
  • Sınavını başaramamak

    Bütün derslerden takarak sınıfta kaldı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takıp takıştırmak

Birleşik Kelimeler: asım takım, bultak


TAKYİT (Kelime Kökeni: Arapça taḳyīd)


[isim] [eskimiş]
  • Bağlı kılma, kısıtlama, kayıtlama

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takyit etmek


TAKSİM (Kelime Kökeni: Arapça taḳsīm)


[isim]
  • Parçalara bölme, bölüştürme

    Bu antlaşmalar, Osmanlı Devleti'nin taksimini öngörüyordu. - Attila İlhan

[eskimiş] [matematik]
  • Bölme
[müzik]
  • Klasik Türk müziğinde faslın başında ve ortasında çalgıcının doğaçlama yöntemiyle yaptığı müzik

    Davullar çalarken kemanlar taksim yapıyor, kanunlar derin bir ezgi ile titreşirken bando coşuyor. - Aka Gündüz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • taksim etmek

Birleşik Kelimeler: Allah taksimi, kul taksimi


TAKİYE (Kelime Kökeni: Arapça taḳiyye)


[isim]
  • Mezhep belirtmeme, gizleme
[mecaz]
  • Olduğundan farklı görünme
[eskimiş]
  • Sakınma, çekinme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takiye yapmak


TAKILI


[sıfat]
  • Takılmış, tutturulmuş, asılmış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takılı kalmak


TAKDİR (Kelime Kökeni: Arapça taḳdīr)


[isim]
  • Beğenme, beğenip belirtme, değer verme

    Hakkında sarf edilen alaycı sözlere mukabil şimdi takdirler, hürmetkâr iltifatlarla karşılıyordu. - Asaf Halet Çelebi

[din bilgisi]
  • Yazgı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takdir etmek (veya eylemek)
  • takdirini kazanmak
  • takdir olunmak

Birleşik Kelimeler: takdir hakkı, takdiriilahi, takdirname, takdir yetkisi, ezelî takdir


TAKRİZ (Kelime Kökeni: Arapça taḳrīż)


[isim] [eskimiş] [edebiyat]
  • Övme, övüş, bir eserin başına konulan yetkili bir kimsenin yazdığı, övücü tanıtma yazısı, beğence

TAKDİS (Kelime Kökeni: Arapça taḳdīs)


[isim]
  • Kutsal sayma, kutsama

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takdis etmek


TAKDİM (Kelime Kökeni: Arapça taḳdīm)


[isim]
  • Bir şeyi karşılıksız olarak birine verme, sunma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • takdim etmek
  • takdim olunmak

Birleşik Kelimeler: takdim tehir