Rs ile Biten Kelimeler



RS ile biten 17 kelime bulunuyor. Sonu RS olan kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "İçinde rs olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

7 Harfli Kelimeler

TRAVERS14

6 Harfli Kelimeler

KUVARS14

4 Harfli Kelimeler

RS13, FORS12, FARS11, HIRS10, HARS9, PARS9, BURS8, DERS7, MORS7, KURS6, MARS6, KARS5, TERS5

3 Harfli Kelimeler

ÖRS10, İRS4


İRS (Kelime Kökeni: Arapça irs̱)


[isim] [eskimiş] [biyoloji]
  • Kalıtım

KARS


[isim]
  • Türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri

TERS


[sıfat]
  • Gerekli olan duruma karşıt, zıt
[isim]
  • Bir şeyin içe gelen yanı, arkası

    Elinin tersiyle küçük bir tokat vurmuştu. - Çetin Altan

[isim]
  • Kesici bir aletin kesmeyen yanı

    Kollarına bıçağın tersiyle birkaç tane vurmuşlar. - Memduh Şevket Esendal

[mecaz]
  • Uygun olmayan, elverişsiz, münasebetsiz

    Ters sözlerinle, fazilet iddialarınla beni hırpalama. - Hüseyin Cahit Yalçın

[mecaz]
  • Gönül ve cesaret kırıcı, huysuz, sert

    Ters adamın işi de ters gider. - Memduh Şevket Esendal

[isim] [mecaz]
  • Bir şeyin aksi, karşıtı

    Anlattığının tersi anlaşılınca utandı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ters anlamak
  • ters düşmek
  • ters gitmek
  • tersi dönmek
  • tersinden okumak
  • tersine çevirmek
  • tersine dönmek
  • tersine gitmek
  • ters tarafından kalkmak

Birleşik Kelimeler: ters açı, ters baskı, tersbeşik, ters düz, ters evirme, ters pers, ters ters, ters yüz, şeytantersi

[isim]
  • Hayvan pisliği

KURS (Kelime Kökeni: Arapça ḳurṣ)


[isim]
  • Ağırşak
[gök bilimi]
  • Bir gök cisminin teker biçimde görülen yüzü, çörek
[isim]
  • Resmî ve özel kuruluşlarca ilgililere belirli bir konuda bilgi, beceri ve davranış kazandırmak amacıyla düzenlenen derslere dayanan ve belli bir süresi olan eğitim etkinliği

    Lisan kursunu filan pek alıp sattığı yokmuş. - Haldun Taner

Birleşik Kelimeler: biçki dikiş kursu, sürücü kursu


MARS (Kelime Kökeni: Arapça mers)


[isim]
  • Tavlada oyunculardan birinin, karşı taraf pul toplamaya başlamadan kendi pullarının tamamını toplayıp iki sayı kazanması

    Terlikçi İhsan, üst üste iki düşeş atmakla marsı sağlamış gibiydi. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mars etmek
  • mars olmak

[isim] [gök bilimi]
  • Güneş'e olan uzaklığı, yerin Güneş'e olan uzaklığından daha çok olan dış gezegenlerin ilki olan kızıl gezegen, Merih

DERS (Kelime Kökeni: Arapça ders)


[isim]
  • Öğretmenin öğrenciye belirli bir sürede verdiği bilgi

    Mektepten kaçmıyor, bazı derslerden zevk alıp saatlerce çalıştığım oluyordu. - Sait Faik Abasıyanık

[mecaz]
  • Bir olayın bellekte bıraktığı öğretici iz, öğüt, ibret

    En iyisi, kıyının verdiği şu ekoloji dersini uygulamak mı dersiniz? - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ders (veya dersi) asmak
  • ders almak
  • ders çalışmak
  • ders görmek
  • ders olmak
  • ders vermek
  • ders yapmak

Birleşik Kelimeler: dersbaşı, ders dışı, dershane, dersiam, ders içi, ders notu, ders programı, ek ders, seçimlik ders, seçmeli ders, yardımcı ders, hayat dersi


MORS (Kelime Kökeni: Fransızca morse)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Morsgillerden, Kuzey Atlantik'te yaşayan, 4 metre uzunluğunda, derisi, dişi ve yağı için avlanan bir memeli hayvan (Odobenus rosmarus)
[isim]
  • Nokta ve çizgilerden oluşan bir alfabe kullanan telgraf dizgesi
[mecaz]
  • Gizli işaret

    Ya iflah olmaz bir utangaçlığın ya da ondan beter bir budala kurnazlığın Mors'udur bunlar. - Tarık Buğra

Birleşik Kelimeler: Mors alfabesi


BURS (Kelime Kökeni: Fransızca bourse)


[isim]
  • Bir öğrencinin öğrenimini sürdürebilmesi veya bir kimsenin bilgi ve görgüsünü artırması için belli bir süre devlet veya özel kuruluşlarca ödenen aylık para

    Öğrenimini tamamlaması için devlet bursuyla Almanya'ya gönderiliyor. - Necati Cumalı


HARS (Kelime Kökeni: Arapça ḥars̱)


[isim] [eskimiş]
  • Tarla sürme

PARS (Kelime Kökeni: Farsça pārs)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Kedigillerden, genellikle Asya ve Afrika'nın sıcak bölgelerinde yaşayan, postu benekli, bazen de düz siyah, çevik, yırtıcı, etçil, memeli hayvan, leopar, panter, pelenk (Panthera pardus)

HIRS (Kelime Kökeni: Arapça ḥirṣ)


[isim]
  • Sonu gelmeyen istek, aşırı tutku

    Para hırsı. Şöhret hırsı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • hırs basmak
  • hırs bastırmak
  • hırs bürümek
  • hırsından çatlamak
  • hırsını alamamak
  • hırsını yenmek


ÖRS


[isim]
  • Biçimleri yapılacak işe göre değişen, üzerinde maden dövülen, çelik yüzeyli, demir araç

    Demir yalım gibi kızarmıştı. Küçücük örsünün üstüne koydu, dövmeye başladı. - Yaşar Kemal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • örs ve çekiç arasında kalmak

Birleşik Kelimeler: örs kemiği


FARS (Kelime Kökeni: Fransızca farce)


[isim] [tiyatro]
  • Güldürü

    Eser konu bakımından eski farslar gibi bir toplamadır. - Fahir İz

[isim]
  • İran'ın güneybatısında yaşayan halk veya bu halkın soyundan olan kimse

FORS (Kelime Kökeni: İngilizce force)


[isim]
  • Devlet başkanının bulunduğu yerlere, amirallerin çalıştıkları kuruluşlara veya gemilere, generallerin garnizonlarına ve bu düzeydeki görevlilerin arabalarına çekilen üç veya dört köşeli bayrak
[mecaz]
  • Söz geçirirlik, saygınlık
[mecaz]
  • Gösterişlilik
[denizcilik]
  • Gidon

Ata Sözleri ve Deyimler

  • forsunu yitirmek (veya kaybetmek)
  • forsu olmak


FÜRS


[isim] [tarih]
  • Eski Fars halkından olan kimse