MUHTASARAN Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



MUHTASARAN harflerini içeren 5 harfli 56 kelime bulunuyor. 5 harfli MUHTASARAN kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

HUMAR11, HURMA11, HAMUR11, HAMUT11, HASUT11, MUHAT11, MAHUT11, MAHUR11, MATUH11, SAHUR11, HANUT10, HATUN10, HARAM10, HASAR10, HASTA10, HASAT10, MAHRA10, MATAH10, SAHRA10, SAHAN10, TAMAH10, HARTA9, RAHAT9, TAHRA9, MASUN8, MASNU8, NAMUS8, SUNMA8, SAMUT8, SAMUR8, ARMUT7, MURAT7, MANAS7, MASAT7, SURAT7, SUNTA7, SAMAN7, SARMA7, SANMA7, SAUNA7, SATMA7, TUMAN7, TASMA7, ARTMA6, ARAMA6, ASTAR6, ATAMA6, MANAT6, RASAT6, RAUNT6, SANAT6, SARAT6, TRANS6, TURNA6, TURAN6, TASAR6


ARTMA


[isim]
  • Artmak işi

    Tiyatrolar sayıca arttı, bunun sonucu seyirci sayısında da artma oldu. - Metin And


ARAMA


[isim]
  • Aramak işi, taharri

    Ankara'ya döner dönmez iş aramayı düşünüyordum. - Adalet Ağaoğlu

[hukuk]
  • Sanığın yakalanması veya suç belgelerinin elde edilmesi için bir kimsenin evinde, iş yerinde, üzerinde veya eşyasında yapılan araştırma işlemi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arama yapmak

Birleşik Kelimeler: arama bülteni, arama emri, arama izni, arama kararı, arama motoru, arama ruhsatı, arama tarama, mayın arama tarama gemisi


ASTAR (Kelime Kökeni: Farsça āster)


[isim]
  • Giyecek, perde, çanta, ayakkabı vb. şeylerde, kumaşın veya derinin iç tarafına geçirilen ince kat

Ata Sözleri ve Deyimler

  • astar bol olmayınca yüze gelmez
  • astarı yüzünden pahalı olmak (veya pahalıya gelmek)
  • astar sürmek (veya vurmak veya çekmek)

Birleşik Kelimeler: astar boyası, astar kaplama, aslı astarı


ATAMA


[isim]
  • Atamak işi, tayin, nasıp

    Personel atama işlemleri Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile düzenlenir. - Anayasa

Birleşik Kelimeler: açıktan atama, asaleten atama, vekâleten atama


MANAT (Kelime Kökeni: Rusça)


[isim]
  • Azerbaycan ve Türkmenistan para birimi

RASAT (Kelime Kökeni: Arapça raṣad)


[isim] [gök bilimi]
  • Gözlem

    Türkler Belgrat'a yaklaştıkları zaman evvelki keşif ve rasat merkezi olmak üzere Havale kalesini inşa etmişlerdi. - Falih Rıfkı Atay

Birleşik Kelimeler: rasathane


RAUNT (Kelime Kökeni: İngilizce round)


[isim]
  • Boks vb. spor karşılaşmalarında devrelerden her biri

SANAT (Kelime Kökeni: Arapça ṣanʿat)


[isim]
  • Bir duygu, tasarı, güzellik vb.nin anlatımında kullanılan yöntemlerin tamamı veya bu anlatım sonucunda ortaya çıkan üstün yaratıcılık

    Bir oyunun on beş gün sürmesi bir sanat hadisesi olduğunu gösterirdi. - Tarık Buğra

Birleşik Kelimeler: sanat adamı, sanat danışmanı, sanat dünyası, sanat enstitüsü, sanat eri, sanat eseri, sanatevi, sanat filmi, sanat okulu, sanatsever, abstre sanat, betili sanat, betisiz sanat, edebî sanat, figüratif sanat, Gotik sanat, güdümlü sanat, soyut sanat, tezyinî sanat, yedinci sanat, güzel yazı sanatı, tahnit sanatı, temaşa sanatı, görsel sanatlar, grafik sanatları, güzel sanatlar, plastik sanatlar, el sanatları, sahne sanatları, süsleme sanatları


SARAT


[isim] [halk ağzında]
  • Büyük delikli kalbur

TRANS (Kelime Kökeni: Fransızca transe)


[isim] [ruh bilimi]
  • Medyumların ruhla ilişki kurdukları zaman girdikleri özel hipnoz durumu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • transa geçmek (veya girmek)


TURNA


[isim] [hayvan bilimi]
  • Turnagillerden, Avrupa ve Kuzey Afrika'da toplu olarak yaşayan, göçebe, iri bir kuş (Grus grus)

    İki turnam gelir aklı karalı / Birin avcı vurmuş biri yaralı - Halk türküsü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • turnayı gözünden vurmak

Birleşik Kelimeler: turnaayağı, turna balığı, turnagagası, turnageçidi, turnagözü, turna katarı, turna kırı, telli turna, Mısır turnası


TURAN (Kelime Kökeni: Farsça tūrān)


[isim]
  • Turancıların dünyadaki bütün Türkleri birleştirerek kurmayı amaçladıkları ülkenin adı

TASAR


[isim]
  • Bir iş, bir düşünce sırasını, düzeyini gösteren resim, yazı, plan

Birleşik Kelimeler: tasar çizim, ön tasar


ARMUT (Kelime Kökeni: Farsça emrūd)


[isim] [bitki bilimi]
  • Gülgillerden, çiçekleri beyaz, Türkiye'nin her yerinde yetişen bir ağaç (Pirus communis)
[bitki bilimi]
  • Bu ağacın tatlı ve sulu, yumuşak, ufak çekirdekli meyvesi

    Tavanda hevenk hevenk üzümler, elmalar, armutlar, ayvalar sarkıyordu. - Sait Faik Abasıyanık

[sıfat] [argo]
  • Çok bön, çok aptal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • armudun iyisini (dağda) ayılar yer
  • armudun önü, kirazın sonu
  • armudun sapı var, üzümün (veya kirazın) çöpü var demek
  • armudu soy ye, elmayı say ye
  • armut dalının dibine düşer
  • armut gibi
  • armut piş ağzıma düş!

Birleşik Kelimeler: armut hoşafı, armut kabağı, armut kompostosu, armut kurusu, armut top, akça armudu, Amerikan armudu, bey armudu, çakal armudu, dağ armudu, deveci armudu, Hint armudu, Japon armudu, yaban armudu


MURAT (Kelime Kökeni: Arapça murād)


[isim]
  • İstek, dilek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • murada (veya muradına) ermek
  • muradı gözünde kalmak
  • murat almak
  • murat etmek