KASETÇALAR Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



KASETÇALAR harflerini içeren 6 harfli 23 kelime bulunuyor. 6 harfli KASETÇALAR kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

SARKAÇ10, ÇALKAR9, ÇATLAK9, KARTÇA9, TARAÇA9, ARASTA7, ARASAT7, ASALET7, ASALAK7, AKSATA7, ALESTA7, EKSTRA7, KASARA7, KASTAR7, LATEKS7, SARAKA7, SALATA7, TASLAK7, AKARET6, KARTAL6, KARTEL6, KARATE6, KERATA6


AKARET (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳāret)


[isim] [eskimiş]
  • Akar

    Başladı her ay akaretlerinden kira toplar gibi tıkır tıkır faizleri toplamaya. - Ercüment Ekrem Talu


KARTAL


[isim] [hayvan bilimi]
  • Kartalgillerden, genellikle kızıl siyah tüylü, çok güçlü, yuvasını yüksek kayalıklar üzerinde kuran, iri, yırtıcı bir tür kuş (Aquila)

    Kartal yükseldi yükseldi, kıyıdaki dağların üstünde küçüle küçüle göze görünmez oldu. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: kartal ağacı, kartalgözü, sakallı kartal, balık kartalı

[isim]
  • İstanbul iline bağlı ilçelerden biri

KARTEL (Kelime Kökeni: Fransızca cartel)


[isim] [ekonomi]
  • Tekelci sermaye piyasasında, birtakım ticaret, üretim kuruluşlarının, genellikle kazanma veya başka kuruluşlara karşı tutunabilme vb. amaçlarla aralarında kurdukları dayanışma birliği
[isim] [denizcilik]
  • Gemilerde içlerine içme suyu konulan, ortası basık, küçük fıçı

KARATE (Kelime Kökeni: Japonca)


[isim]
  • Ayak ve yumruk vuruşları üzerine kurulu, Japon kökenli bir dövüş yöntemi

KERATA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim]
  • Karısı tarafından aldatılan erkek

ARASTA (Kelime Kökeni: Farsça ārāste)


[isim] [eskimiş]
  • Çarşılarda veya alışveriş bölgelerinde aynı işi yapan esnafın bir arada bulunduğu bölüm

    Belediye çavuşu yanında jandarma onbaşısı, çarşıyı ve arastaları dolaşmış, esnafa kepenk kapattırmıştır. - Tarık Buğra


ARASAT (Kelime Kökeni: Arapça ʿaraṣāt)


[isim]
  • Müslüman inanışına göre, kıyamet günü bütün ölülerin dirilip toplanacakları yer

ASALET (Kelime Kökeni: Arapça aṣālet)


[isim]
  • Soyluluk

    Fakat çilekeş kadının asaletini biliyorum. - Necip Fazıl Kısakürek

[edebiyat]
  • Yazıda veya sözde bayağı söz ve deyim bulunmaması durumu

ASALAK


[isim] [biyoloji]
  • Bir canlıda sürekli veya geçici yaşayarak ona zarar veren başka canlı, parazit
[sıfat] [mecaz]
  • Başkalarının sırtından geçinen (kimse), abacı, ekti, otlakçı, parazit, tufeyli

Birleşik Kelimeler: asalak bilimci, asalak bilimi, asalak bilimsel, asalaksavar, dış asalak, iç asalak, tam asalak, yarı asalak, yarım asalak, ağrıma asalakları


AKSATA (Kelime Kökeni: Arapça aḫẕ + iʿṭāʾ)


[isim]
  • Alışveriş

    Şarap satacağım, ben aksatama bakarım. - Hüseyin Rahmi Gürpınar


ALESTA (Kelime Kökeni: İtalyanca allesta)


[sıfat]
  • Harekete hazır, tetikte

    Şafak sökerken denizcilerin hepsi alesta idiler. - Halikarnas Balıkçısı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alesta beklemek
  • alesta durmak
  • alesta tutmak


EKSTRA (Kelime Kökeni: Fransızca extra)


[sıfat]
  • En iyi, üstün nitelikli

    Ekstra un.

[zarf]
  • Fazladan, alışılan ve gerekenden başka, ek olarak

    Ekstra yatak ücreti almadılar.


KASARA (Kelime Kökeni: İtalyanca cassero)


[isim] [denizcilik]
  • Geminin baş ve kıç tarafında, asıl güverteden yüksek olan kısa güverte

    Baş kasarası, kıç kasarası.


KASTAR


[isim] [halk ağzında]
  • Pamuk ipliğini veya bezini bol ve soğuk su ile yıkayarak ağartma işi

LATEKS (Kelime Kökeni: Fransızca latex)


[isim] [bitki bilimi]
  • Bazı bitkilerin genellikle süt görünüşünde olan öz suyu