İçinde Vere Bulunan Kelimeler



İçinde VERE olan 26 kelime bulunuyor. İçerisinde VERE geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Vere kelimesinin anlamı nedir? Vere ile başlayan kelimeler. Vere ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

KAHVERENGİMSİ29, VERESİYECİLİK25, DALAVERECİLİK24

10 Harfli Kelimeler

KAHVERENGİ24, VERESİYECİ22, DALAVERE21

9 Harfli Kelimeler

YEDİVEREN19, ALAVERE18, VERECEKLİ18

8 Harfli Kelimeler

MUHAVERE20, MÜŞAVERE20, VEREVİNE20, MEŞVERET18, ISIVEREN17, VERESİYE17, DALAVERE16

7 Harfli Kelimeler

ÖZVEREN22, İŞVEREN16, VERECEK16, SİVEREK14, VEREMLİ14, ALAVERE13

6 Harfli Kelimeler

VERESE13

5 Harfli Kelimeler

VEREV17, VEREM12

4 Harfli Kelimeler

VERE10


VERE (Kelime Kökeni: Sırpça)


[isim] [tarih]
  • Bir kalenin veya tahkim edilmiş bir yerin teslimi

VEREM (Kelime Kökeni: Arapça verem)


[isim] [tıp]
  • Herhangi bir organa ve en çok akciğerlere yerleşen Koch basilinin yol açtığı ateşli ve bulaşıcı bir hastalık, tüberküloz

    Annemin genç yaşta veremden ölen rahmetli amcasını görmedim. - Yusuf Ziya Ortaç

[sıfat]
  • Bu hastalığa tutulmuş, veremli

    Verem bir kadının duyguları.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • verem etmek
  • verem olmak

Birleşik Kelimeler: kemik veremi


ALAVERE


[isim]
  • Bir şeyin elden ele geçmesi
[denizcilik]
  • Vapurlarda bu biçimde taşıma işi için bordalarda kurulan basamaklı iskele

Birleşik Kelimeler: alavere dalavere, alavere tulumbası


VERESE (Kelime Kökeni: Arapça veres̱e)


[isim] [eskimiş]
  • Mirasçılar

SİVEREK


[isim]
  • Şanlıurfa iline bağlı ilçelerden biri

VEREMLİ


[sıfat] [tıp]
  • Vereme tutulmuş, müteverrim

    Onu yalnız ince hastalığa münhasır zanneder, başka hastalıklara aldırmadığı hâlde, veremliden son derece çekinirdi. - Reşat Nuri Güntekin


DALAVERE


[isim] [teklifsiz konuşmada]
  • Yalan dolanla gizlice görülen kötü iş, gizli oyun

    Gümrük dalaveresini bilmediğim için tüccar yanına giremedim. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dalavere çevirmek (veya dalaveresini döndürmek)

Birleşik Kelimeler: alavere dalavere


İŞVEREN


[isim]
  • İşçileri ücretle çalıştıran gerçek veya tüzel kişi, çalıştıran, patron

    Fabrikaları, atölyeleri gezin, işçilerle, işverenlerle konuşun. - Sait Faik Abasıyanık


VERECEK


[isim]
  • Birine verilmesi gereken para, borç, alacak karşıtı

Birleşik Kelimeler: alacak verecek


ISIVEREN


[sıfat] [kimya]
  • Isı açığa çıkaran, çevresine ısı salan (birleşme, tepkime), ekzotermik

VERESİYE


[zarf]
  • Karşılığı sonra ödenmek üzere, peşin karşıtı
[mecaz]
  • Özensiz, gönülsüz, önem vermeden

    Çok veresiye iş görüyor.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • veresiye almak
  • veresiye vermek


VEREV


[sıfat]
  • Bir köşeden karşı köşeye doğru kesilmiş, katlanmış veya konulmuş olan

    Verev etek.


ALAVERECİ


[isim]
  • Vurguncu

VERECEKLİ


[sıfat]
  • Birine vereceği olan, borçlu, alacaklı karşıtı
[mecaz]
  • Birinden para yönünden veya iyilik vb. yardımlar görerek borçlanan (kimse), medyun

MEŞVERET (Kelime Kökeni: Arapça meşveret)


[isim] [eskimiş]
  • Bir konu hakkında birinin düşüncesini sorma, danışma

    Ne kadar hükûmetler varsa meşveret usulünü kabul etmiş. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • meşveret etmek