İçinde Ran Bulunan Kelimeler



İçinde RAN olan 377 kelime bulunuyor. İçerisinde RAN geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ran ile başlayan kelimeler. Ran ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

FRANSIZLAŞTIRMA31, ALAFRANGALAŞMAK29, DAVRANILABİLMEK27, BALDIRANŞERBETİ25, TRANSPLANTASYON24, TRANSLİTERASYON20

14 Harfli Kelimeler

ALAFRANGACILIK29, ALAFRANGALAŞMA28, FERAHNAKAŞİRAN27, KONFERANSÇILIK27, TRANSFORMASYON27, DAVRANILABİLME26, KARANFİLGİLLER24, TRANSKRİPSİYON23, TOLERANSSIZLIK22, TAŞKIRANGİLLER22, CANKURTARANLIK19

13 Harfli Kelimeler

DAVRANIŞÇILIK30, FRANSIZLAŞMAK28, TRANSFORMATÖR28, FRANCALACILIK27, RANDEVULAŞMAK26, MANTARDOĞURAN25, MEDYUNUŞÜKRAN25, DAVRANABİLMEK24, YILDIRIMKIRAN22, TELEKONFERANS21, BUSELİKAŞİRAN20, GARANTİLETMEK18, TRANSANDANTAL16, TRANSATLANTİK14

12 Harfli Kelimeler

KATRANKÖPÜĞÜ33, ÖKSÜZDOYURAN30, FRANSIZLAŞMA27, MEZZOSOPRANO27, RANDEVUCULUK26, KRANİYOLOJİK25, MARANGOZHANE25, PEYGAMBERANE25, RANDEVULAŞMA25, TRANSFORMİZM25, DAVRANDIRMAK24, ALAFRANGALIK23, DİFERANSİYEL23, DAVRANABİLME23, KIVRANDIRMAK23, SATRANÇÇILIK21, ORANTISIZLIK20, ANTRPARANTEZ19, HÜRMETKARANE19, GARANTİLETME17
Tümünü Gör

11 Harfli Kelimeler

MUZAFFERANE28, TRANSFÜZYON26, ALAFRANGACI25, KRANİYOLOJİ24, DAVRANDIRMA23, DEVERANIDEM23, KONFERANSÇI23, FINDIKKIRAN22, KIVRANDIRMA22, KAVRANILMAZ22, CİHANGİRANE22, DAVRANILMAK21, ESPERANTOCU21, FRANCALALIK21, HÜKÜMRANLIK21, HARRANGÜRRA21, MARANGOZLUK21, VİRANLAŞMAK21, ACCELERANDO20, LÜTUFKARANE20
Tümünü Gör

10 Harfli Kelimeler

RANDEVUEVİ25, RANDEVUSUZ24, AGRANDİSÖR23, FİGÜRANLIK23, FRANCALACI23, VİRANŞEHİR23, FRANSIZLIK22, DOĞURANLAR21, FİLİGRANLI21, SAFRANBOLU21, DAVRANILMA20, EVCİKKIRAN20, FİLİZKIRAN20, REFERANDUM20, SAHİPKIRAN20, VİRANLAŞMA20, KARANFİLCİ19, MÜNHASIRAN19, TOZKOPARAN19, ÇALIŞTIRAN18
Tümünü Gör

9 Harfli Kelimeler

FRANSIZCA23, PRANGASIZ22, RANDEVUCU22, DOĞRANMAK20, FRANSİYUM20, ALAFRANGA19, GİRANBAHA19, RANDEVULU19, DAVRANMAK18, KÜFRANLIK18, MAĞRURANE18, KONFERANS17, KIVRANMAK17, SATRANÇÇI17, YIPRANMAK17, HAYRANLIK16, KAVRANMAK16, ORANTISIZ16, PARANOYAK16, DEODORANT15
Tümünü Gör

8 Harfli Kelimeler

DAVRAN20, DOĞRANMA19, KIVRAN19, ARANJMAN18, DAVRANIM18, FİLİGRAN18, GARANTÖR18, DAVRANMA17, FRANCALA17, HÜKÜMRAN17, HOŞKURAN17, MARANGOZ17, PRANGALI17, UĞRANMAK17, BUMERANG16, BUHRANLI16, KIVRANMA16, KIVRANTI16, ŞAHMERAN16, YIPRANMA16
Tümünü Gör

7 Harfli Kelimeler

ARANJÖR22, FİGÜRAN19, FEVERAN19, FRANSIZ18, RANDEVU16, UĞRANMA16, DEVERAN15, GRANDÜK15, VERANDA15, HAZİRAN14, SOPRANO14, AYRANCI13, DOYURAN13, ORANSIZ13, YARAN13, GUARANİ12, HORANTA12, İBRANCA12, KOPARAN12, TURANCI12
Tümünü Gör

6 Harfli Kelimeler

GUFRAN17, HAVRAN16, ARANJE15, ZAFRAN15, DEVRAN14, KÜFRAN14, PRANGA14, BUHRAN13, FRANSA13, HİCRAN13, HÜSRAN13, SAFRAN13, GRAN12, GRANÜL12, HAYRAN12, VİRANE12, HARANI11, ŞÜKRAN11, BRANDA10, GRANİT10
Tümünü Gör

5 Harfli Kelimeler

ORANJ15, FRANK11, VİRAN11, VARAN11, BRANŞ10, BORAN8, RANZA8, ŞERAN8, ŞİRAN8, TRANŞ8, ÜMRAN8, AYRAN7, BARAN7, RANDA7, YARAN7, KIRAN6, TRANS6, TURAN6, AKRAN5, EKRAN5
Tümünü Gör

4 Harfli Kelimeler

ORAN5, URAN5, RANT4


RANT (Kelime Kökeni: Fransızca rente)


[isim] [ekonomi]
  • Getirim

    Fırlayan arsa rantları, oy ticareti hissesi olarak paylaşıldı. - Aydın Boysan


AKRAN (Kelime Kökeni: Arapça aḳrān)


[isim]
  • Yaş, meslek, toplumsal durum vb. bakımından birbirine eşit olanlardan her biri, boydaş, böğür, taydaş, öğür

    Babası silik, adsız bir berberken çocuk bütün akranlarını çekerek dükkânını canlandırdı. - Necati Cumalı


EKRAN (Kelime Kökeni: Fransızca écran)


[isim]
  • Üzerine bir cismin ışık yoluyla görüntüsü düşürülen, saydam olmayan düz yüzey, görüntülük
[sinema] [televizyon]
  • Televizyon camı, görüntülük

Birleşik Kelimeler: ekran koruyucu, sayfa ekran


ORAN


[isim]
  • Büyüklük, nicelik, derece bakımından iki şey arasında veya parça ile bütün arasında bulunan bağıntı, nispet, rasyo

    Yerli oyunların çeviri oyunlara oranı değişti ve yükseldi. - Metin And

[matematik]
  • İki büyüklük, iki nicelik arasındaki bağıntı

    Üçün sekize oranı.

Birleşik Kelimeler: oran dışı, benzeşim oranı, doğum oranı, faiz oranı, ölüm oranı, vergi oranı


URAN


[isim]
  • Sanayi

KIRAN


[sıfat]
  • Kırma işini yapan (kimse)

    Taş kıran işçiler.

[isim]
  • Bir topluluğun ve özellikle hayvanların büyük bir bölümünü yok eden hastalık veya başka neden, ölet, afet

    Kıranları ve zelzeleleri, feyezanları ve harpleri görmüşlerdir. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kıran girmek

Birleşik Kelimeler: kıran kırana, bacakkıran, buzkıran, dalgakıran, dalkıran, danakıran otu, evcikkıran, fındıkkıran, filizkıran, kayışkıran, Kervankıran, kılkıran, malkıran, pirekıran, sabankıran, saçkıran, taşkıran, yelkıran, yıldırımkıran

[isim] [halk ağzında]
  • Kıyı, kenar, çevre, uç
[coğrafya]
  • Birbirine paralel olarak uzanan iki akarsu arasında kalmış dağ sırtı

TRANS (Kelime Kökeni: Fransızca transe)


[isim] [ruh bilimi]
  • Medyumların ruhla ilişki kurdukları zaman girdikleri özel hipnoz durumu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • transa geçmek (veya girmek)


TURAN (Kelime Kökeni: Farsça tūrān)


[isim]
  • Turancıların dünyadaki bütün Türkleri birleştirerek kurmayı amaçladıkları ülkenin adı

AYRAN


[isim]
  • Süt veya yoğurt yayıkta çalkalanarak yağı alındıktan sonra kalan sulu bölüm

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ayranı kabarmak
  • ayranım budur, yarısı sudur
  • ayranı yok içmeye, atla (veya tahtırevanla) gider sıçmaya

Birleşik Kelimeler: ayran ağızlı, ayran budalası, ayran delisi, ayran gönüllü


BARAN (Kelime Kökeni: Farsça bārān)


[isim] [eskimiş]
  • Yağmur

RANDA (Kelime Kökeni: İtalyanca randa)


[isim] [denizcilik]
  • Gemilerin mizana direğinin gerisindeki yelken

YÂRAN (Kelime Kökeni: Farsça yārān)


[isim]
  • Dostlar

    Durup el bağlayalar yâran saf saf - Baki

[tarih]
  • Bir amaç çevresinde toplanmış veya aynı amacı güttükleri için bir araya gelmiş olanların tümü

    Rusçuk yâranı. Malta yâranı.


BORAN


[isim] [coğrafya]
  • Rüzgâr, şimşek ve gök gürültüsü ile ortaya çıkan sağanak yağışlı hava olayı

    Yazın sık sık boran olur.


RANZA (Kelime Kökeni: İtalyanca rancio)


[isim]
  • Gemi, tren, kışla, yatılı okul vb. yerlerde üst üste yapılan yatak yeri

ŞERAN (Kelime Kökeni: Arapça şerʿan)


[zarf] [eskimiş]
  • İslam hukuku açısından