İçinde İz Bulunan 4 Harfli Kelimeler



İçerisinde İZ olan 4 harfli 28 kelime bulunuyor. İçinde İZ olan 4 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "İz ile başlayan 4 harfli kelimeler. iz ile biten 4 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

FRİZ13, FAİZ13, VİZE13, VAİZ13, AHİZ11, HİZA11, HAİZ11, İZAH11, PRİZ11, AZİZ10, ACİZ10, ÇİZİ10, İZ10, İZAZ10, İZ10, CAİZ10, BRİZ9, DİZİ9, DİZE9, İZBE9, İZAM8, MİZA8, İZAN7, İKİZ7, İZİN7, KRİZ7, NİZA7, RİZE7


İZAN (Kelime Kökeni: Arapça iẕʿān)


[isim] [eskimiş]
  • Anlayış, anlama yeteneği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • izanı yok


İKİZ


[sıfat]
  • İkisi bir arada doğan (çocuk)
[isim] [bitki bilimi]
  • Aynı çiçekten oluşmuş birbirine yapışık iki meyve

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikiz doğurmak

Birleşik Kelimeler: ikiz anlam, ikizkenar, ikiz ünlü, ikiz ünsüz, çift yumurta ikizi, Siyam ikizi, tek yumurta ikizi


İZİN (Kelime Kökeni: Arapça iẕn)


[isim]
  • Bir şey yapmak için verilen veya alınan özgürlük, müsaade, ruhsat, icazet, mezuniyet

    Ben dahi başka bir diyara gitmek için izin talep ederim. - Ahmet Kabaklı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • izin almak
  • izin çıkmak
  • izin istemek
  • izin koparmak
  • izin vermek
  • izne çıkmak (veya ayrılmak)
  • izninizle

Birleşik Kelimeler: izinname, arama izni, çalışma izni, doğum izni, oturma izni, süt izni


KRİZ (Kelime Kökeni: Fransızca crise)


[isim] [tıp]
  • Bir organda birdenbire ortaya çıkan fizyolojik bozukluk, akse

    Krizler sıkıştırdığı zaman özel kliniklerde yatmaya gidiyordu. - Çetin Altan

[ekonomi]
  • Çöküntü
[mecaz]
  • Bir ülkede veya ülkeler arasında, toplumun veya bir kuruluşun yaşamında görülen güç dönem, bunalım, buhran

    Krizin ne kadar sürdüğünü bilmiyorum. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kriz geçirmek

Birleşik Kelimeler: kriz masası, kriz yöneticisi, kriz yönetimi, kalp krizi


NİZA (Kelime Kökeni: Arapça nizāʿ)


[isim] [eskimiş]
  • Çekişme, bozuşma, kavga

RİZE


[isim]
  • Türkiye'nin Karadeniz Bölgesi'nde yer alan illerinden biri

İZAM (Kelime Kökeni: Arapça iʿzām)


[isim] [eskimiş]
  • Bir kimseyi gönderme, yollama
[isim] [eskimiş]
  • Olduğundan büyük gösterme, büyütme, abartma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • izam etmek


MİZA (Kelime Kökeni: İtalyanca misa)


[isim]
  • Kumarda ortaya sürülen para

BRİZ (Kelime Kökeni: Fransızca brise)


[isim]
  • Meltem

DİZİ


[isim]
  • Bir iplik veya tel üzerine dizilmiş inci, boncuk vb.nin oluşturduğu bütün, sıra

    İki dizi inci.

[dil bilgisi]
  • Aynı söz dizimsel bağlam içinde birbirinin yerini alabilecek olan ve güçlü bir karşıtlık bağlantısı kuran ögelerin oluşturduğu bütün, paradigma
[askerlik]
  • Saf durumundaki bir kıtada, birbiri arkasında duran erler
[matematik]
  • Değerleri artarak veya eksilerek art arda gelen terimler takımı
[müzik]
  • Bir oktavın içinde sıralanan sekiz sesin bütünü
[sinema] [televizyon]
  • Dizi film

Birleşik Kelimeler: dizi dizi, dizi eylem, dizi film, dizi pusulası, aritmetik dizi, beyaz dizi, bir dizi, geometrik dizi, pembe dizi, değerler dizisi, orman dizisi, televizyon dizisi


DİZE


[isim]
  • Şiirin satırlarından her biri, mısra

    İkinci dizenin sonunda, 'gözlerinin renginden'i okurken Belkıs kesti. - Necati Cumalı


İZBE (Kelime Kökeni: Rusça)


[sıfat]
  • Basık, loş, nemli, kuytu (yer)

    Bir sırrı sürüklüyor terlikler pıtır pıtır / İzbe sofalarında izbe sofalarında - Necip Fazıl Kısakürek


AZİZ (Kelime Kökeni: Arapça ʿazīz)


[isim]
  • Ermiş, eren
[sıfat]
  • Sevgide üstün tutulan, muazzez

    Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. - Atatürk

Birleşik Kelimeler: nanıaziz


ÂCİZ (Kelime Kökeni: Arapça ʿāciz)


[sıfat]
  • Gücü bir işe yetmez olan, güçsüz

    İhtiyar imparatorluk, bu genç devlet karşısında âcizdi. - Yahya Kemal Beyatlı

[zarf]
  • Güçsüz veya beceriksiz bir biçimde

    Ayaklarındaki postalların yarısı yok bir hâlde mart havasının sert soğuğunda âciz ve sefil titriyordu. - Halide Edip Adıvar

[isim]
  • Alçak gönüllülük gösteren kimsenin kendisinden söz ederken söylediği söz

    Biraz sonra Gazi yanına seryaveri Salih Bey'in yaveri Muzaffer Bey'i ve âcizi alarak otomobile bindi. - Ruşen Eşref Ünaydın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • âciz kalmak
  • âcizleri

Birleşik Kelimeler: abdiâciz

[isim]
  • Gücü bir işe yetmez olanın durumu, güçsüzlük

    Kendimde mukavemet yerine zaaf, taarruz yerine aciz, mücadele yerine gevşeklik hissediyorum. - Etem İzzet Benice

[hukuk]
  • Kişinin ve kuruluşun borcunu vaktinde ödeyememesi durumu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aciz içinde olmak
  • acze düşmek


ÇİZİ


[isim]
  • Çizgi
[mecaz]
  • Tutum, davranış