İçinde Cam Bulunan Kelimeler



İçinde CAM olan 55 kelime bulunuyor. İçerisinde CAM geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Cam kelimesinin anlamı nedir? Cam ile başlayan kelimeler. Cam ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

KOCAMANLAŞTIRMA25

13 Harfli Kelimeler

İNSİCAMSIZLIK24

12 Harfli Kelimeler

HACAMATLAMAK21, ALACAMENEKŞE19, İNSİCAMLILIK19

11 Harfli Kelimeler

HACAMATLAMA20, CAMLATILMAK17

10 Harfli Kelimeler

CAMBAZHANE23, İNSİCAMSIZ20, CAMEKANSIZ19, KOSKOCAMAN17, CAMLATILMA16

9 Harfli Kelimeler

CAMGÖBEĞİ32, CAMGÜZELİ22, HACAMATÇI21, CAMBAZLIK19, KOCAMANCA17, CAMLAŞMAK17, CAMADANLI16, İNSİCAMLI15, CAMLATMAK14, CAMLANMAK14, CAMEKANLI14

8 Harfli Kelimeler

CAMCILIK17, HARCAMAK16, CAMLAŞMA16, SERENCAM13, CAMLATMA13, CAMLANMA13, CAMLAMAK13

7 Harfli Kelimeler

HACAMAT15, HARCAMA15, MÜCAMAA14, CAMADAN13, İNSİCAM12, KOCAMAN12, KOCAMAK12, CAMLAMA12, CAMEKAN11

6 Harfli Kelimeler

CAMGÖZ23, CAMEVİ16, CAMSIZ15, CAMBAZ15, ISICAM13, KOCAMA11, CAMLIK11

5 Harfli Kelimeler

CAMIZ13, CAMCI13, CAMSI11, CAMLI10, ENCAM9, CAMİT9, CAMİA9

4 Harfli Kelimeler

CAMİ8

3 Harfli Kelimeler

CAM7


CAM (Kelime Kökeni: Farsça cām)


[isim]
  • Soda veya potas katılmış silisli kumun ateşte eritilmesiyle yapılan sert, saydam ve çabuk kırılır cisim
[sıfat]
  • Tümü veya bir bölümü bu maddeden yapılmış, sırça

    Tıraşa başlarken biri büyük, biri küçük iki örtü alırdı, cam dolabından. - Necati Cumalı

[eskimiş]
  • Kadeh, içki

Ata Sözleri ve Deyimler

  • cama çıkmak
  • cam gibi
  • camı çerçeveyi indirmek

Birleşik Kelimeler: cam çivisi, cam elyafı, camevi, camgöbeği, camgöz, cam göz, camgüzeli, cam kanatlılar, cam kaya, cam lifi, cam macunu, cam mozaik, cam resim, cam suyu, cam yuvası, cam yünü, beyaz cam, buzlu cam, ısıcam, kristal cam, mikalı cam, plastik cam, kelebek camı, Moskof camı, saat camı, tepe camı


CAM (Kelime Kökeni: Farsça cām)


[isim]
  • Soda veya potas katılmış silisli kumun ateşte eritilmesiyle yapılan sert, saydam ve çabuk kırılır cisim
[sıfat]
  • Tümü veya bir bölümü bu maddeden yapılmış, sırça

    Tıraşa başlarken biri büyük, biri küçük iki örtü alırdı, cam dolabından. - Necati Cumalı

[eskimiş]
  • Kadeh, içki

Ata Sözleri ve Deyimler

  • cama çıkmak
  • cam gibi
  • camı çerçeveyi indirmek

Birleşik Kelimeler: cam çivisi, cam elyafı, camevi, camgöbeği, camgöz, cam göz, camgüzeli, cam kanatlılar, cam kaya, cam lifi, cam macunu, cam mozaik, cam resim, cam suyu, cam yuvası, cam yünü, beyaz cam, buzlu cam, ısıcam, kristal cam, mikalı cam, plastik cam, kelebek camı, Moskof camı, saat camı, tepe camı


ENCAM (Kelime Kökeni: Farsça encām)


[isim] [eskimiş]
  • Son, işin sonu

    Nereye varır bu işin encamı? - Attila İlhan

[mecaz]
  • Gelecek

    Encamımız hayrolsun demekten başka elden ne gelir? - Aka Gündüz

Birleşik Kelimeler: serencam


CAM (Kelime Kökeni: Farsça cām)


[isim]
  • Soda veya potas katılmış silisli kumun ateşte eritilmesiyle yapılan sert, saydam ve çabuk kırılır cisim
[sıfat]
  • Tümü veya bir bölümü bu maddeden yapılmış, sırça

    Tıraşa başlarken biri büyük, biri küçük iki örtü alırdı, cam dolabından. - Necati Cumalı

[eskimiş]
  • Kadeh, içki

Ata Sözleri ve Deyimler

  • cama çıkmak
  • cam gibi
  • camı çerçeveyi indirmek

Birleşik Kelimeler: cam çivisi, cam elyafı, camevi, camgöbeği, camgöz, cam göz, camgüzeli, cam kanatlılar, cam kaya, cam lifi, cam macunu, cam mozaik, cam resim, cam suyu, cam yuvası, cam yünü, beyaz cam, buzlu cam, ısıcam, kristal cam, mikalı cam, plastik cam, kelebek camı, Moskof camı, saat camı, tepe camı


CAM (Kelime Kökeni: Farsça cām)


[isim]
  • Soda veya potas katılmış silisli kumun ateşte eritilmesiyle yapılan sert, saydam ve çabuk kırılır cisim
[sıfat]
  • Tümü veya bir bölümü bu maddeden yapılmış, sırça

    Tıraşa başlarken biri büyük, biri küçük iki örtü alırdı, cam dolabından. - Necati Cumalı

[eskimiş]
  • Kadeh, içki

Ata Sözleri ve Deyimler

  • cama çıkmak
  • cam gibi
  • camı çerçeveyi indirmek

Birleşik Kelimeler: cam çivisi, cam elyafı, camevi, camgöbeği, camgöz, cam göz, camgüzeli, cam kanatlılar, cam kaya, cam lifi, cam macunu, cam mozaik, cam resim, cam suyu, cam yuvası, cam yünü, beyaz cam, buzlu cam, ısıcam, kristal cam, mikalı cam, plastik cam, kelebek camı, Moskof camı, saat camı, tepe camı


CAMLI


[sıfat]
  • Cam takılmış, cam geçirilmiş, camı olan

    Evin bütün pencereleri çift kanatlı, her kanat, kare biçimli üçer camlıydı. - Ayla Kutlu

Birleşik Kelimeler: camlı köşk, çift camlı


CAMEKÂN (Kelime Kökeni: Farsça cāmekān)


[isim]
  • Göstermelik, satılık şeylerin sergilendiği camlı bölme veya yer, sergen, vitrin

    Camekânı geniş ve nadir sanat eserleriyle dolu bir mağazaya girdik. - Yahya Kemal Beyatlı

[argo]
  • Gözlük

    Artık arkasına sığınacak bir camekânım da yok. - Halit Fahri Ozansoy


KOCAMA


[isim]
  • Kocamak işi

CAMLIK


[isim]
  • Camlı çerçeve ile bölünmüş yer

CAMSI


[sıfat]
  • Cam gibi saydam olan, cama benzeyen
[isim] [coğrafya]
  • Yerin içinden yüze çıkan erimiş sıcak maddelerin, soğuma sırasında billurlaşmayıp biçimsiz olarak katılaşmış durumu

İNSİCAM (Kelime Kökeni: Arapça insicām)


[isim] [eskimiş]
  • Düzgünlük, tutarlık, bağdaşım

    Caminin iç güzelliğinin hususiyeti bu çinilerdeki nefaset ve insicamdan ileri gelmektedir. - Sermet Muhtar Alus

[edebiyat]
  • Tutarlık

KOCAMAN


[sıfat]
  • Çok iri, büyük, koca

    O gece mahalleye kocaman kamyonlar geldi. - Lâtife Tekin


KOCAMAK


[nesnesiz]
  • Yaşı ilerlemek, yaşlanmak, ihtiyarlamak

    Sen de benim nazarımda öyle kocamış bir hâkime benziyorsun ki göstermek istediği ciddiyet boyunun ve yaşının çok üstünde... - Halit Ziya Uşaklıgil


CAMLAMA


[isim]
  • Camlamak işi

SERENCAM (Kelime Kökeni: Farsça ser + encām)


[isim] [eskimiş]
  • Bir işin, bir olayın sonu, akıbet

    Olsun deminiz, olmasın gamınız, hayra dönsün serencamınız. - Yahya Kemal Beyatlı