Eş ile Biten Kelimeler



EŞ ile biten 59 kelime bulunuyor. Sonu olan kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Eş kelimesinin anlamı nedir? Eş ile başlayan kelimeler. İçinde eş olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

YEDİKIZKARD26

10 Harfli Kelimeler

YEDİKARD19, ALTIKARD16

9 Harfli Kelimeler

BEŞKARD19, GAYRETK18, SÜTKARD17

8 Harfli Kelimeler

MÜŞEVV29, DÜŞÜND22, AFYONK20, FİKİRD19, TUĞRAK19, KEŞMEK15, SIRMAK14, TEBELL13, ESRARK12, KEMANK12

7 Harfli Kelimeler

CEFAK19, ÇİLEK13

6 Harfli Kelimeler

HOŞB19, KÖYD19, YÖND19, GÜND17, ŞEŞB17, PEŞK16, KÖKT15, BENZ14, BÜKR13, TÜRD13, ÇERK12, DEMK12, KARD11, SEST11, SERK10, KALL9

5 Harfli Kelimeler

GÖD20, ÖZD19, AHF18, EVD16, DÜŞ15, DÜB14, GÜN14, GÜR14, GEB14, HAB14, ÜND12, İŞT11, BEL10, MEL9, KEL8

4 Harfli Kelimeler

BR9, ÜL9, AT7, KR7

3 Harfli Kelimeler

P10, Ş9, B8, K6, L6

2 Harfli Kelimeler

5



[isim]
  • Birbirinin aynı olan veya birbirine çok benzeyen iki şeyden her biri, benzeri

    Çorabın öbür eşini yerden almak için sol ayağını uzatıyordun. - Ömer Seyfettin

[halk ağzında]
  • Kuma, ortak
[halk ağzında]
  • Arkadaş
[halk ağzında]
  • Döl eşi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eşi benzeri (veya manendi veya menendi) olmamak (veya bulunmamak veya yok)
  • eş tutmak

Birleşik Kelimeler: eş adlı, eş anlam, eş anlı, eş bacaklılar, eş basınç, eş başkan, eş biçim, eş cinsel, eş değer, eş deprem, eş dost, eş eksenli, eş güdüm, eş kanatlı, eşkenar, eş koşma, eş merkezli, eş ölçüm, eş sesli, eş sıcak, eş yapı, eş yapım, eş yükselti, eş zaman, döl eşi


KEŞ (Kelime Kökeni: Farsça keşk)


[isim] [halk ağzında]
  • Yağı alınmış sütten veya yoğurttan yapılan peynir
[sıfat] [argo]
  • Ayyaş
[sıfat] [argo]
  • Aptal

LEŞ (Kelime Kökeni: Farsça lāşe)


[isim]
  • Kokmuş hayvan ölüsü
[sıfat]
  • Çok kötü kokan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • leş gibi
  • leş gibi sarhoş
  • leş gibi serilmek
  • leşini çıkarmak
  • leşini sermek

Birleşik Kelimeler: leş kargası, gemi leşi


ATEŞ (Kelime Kökeni: Farsça āteş)


[isim]
  • Yanıcı cisimlerin tutuşmasıyla beliren ısı ve ışık, od, nâr

    Bu eller, vücuda getireceği tesirle duman ve ateş içinde, bütün bir memleketin son feryadını uyandırarak soğuyup donabilirdi. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[mecaz]
  • Öfke, hırs, hınç

    Fırlayıp ayağa kalkmış, bir duvara yaslanarak ateş fışkıran gözlerle onu seyre başlamıştı. - Tarık Buğra

[mecaz]
  • Coşkunluk

    Nejat Efendi'nin çalışında Peregrini'nin ihtirası, ateşi yoktu. - Halide Edip Adıvar

[mecaz]
  • Tehlike, felaket

    Kendinizi ateşe atıyorsunuz.

[mecaz]
  • Büyük üzüntü, acı

    İçimin ateşi hiç küllenmedi. Seneler geçtikçe daha alevleniyor. Evlat acısı bu. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ateş!
  • ateş açmak
  • ateş almak
  • ateş almaya mı geldin?
  • ateş bacayı (veya saçağı) sarmak
  • ateş basmak
  • ateş çıkmak
  • ateş demekle ağız yanmaz
  • ateş düştüğü yeri yakar
  • ateş etmek
  • ateşe tutmak
  • ateşe vermek
  • ateşe vurmak
  • ateşe vursa duman vermez
  • ateş gibi
  • ateş gibi kesilmek
  • ateş gibi yanmak
  • ateşi başına vurmak
  • ateşi çıkmak (veya yükselmek)
  • ateşi düşmek
  • ateşine yanmak
  • ateşini almak
  • ateşi uyandırmak
  • ateş kesilmek
  • ateş kesmek
  • ateşle barut bir yerde durmaz
  • ateşle oynamak
  • ateşler içinde yanmak
  • ateş olmayan yerden duman çıkmaz
  • ateş olsa cirmi kadar yer yakar
  • ateş püskürmek
  • ateş saçmak
  • ateş vermek
  • ateş yağdırmak

Birleşik Kelimeler: ateş balığı, ateş böceği, ateş çiçeği, ateş düşürücü, ateş gecesi, ateş gemisi, ateş hattı, ateş kayığı, ateşkes, ateş kırmızısı, ateş küre, ateş pahası, ateş parçası, ateş tuğlası, ateşten gömlek, alabanda ateş, çapraz ateş, bar ateşi, baraj ateşi, batarya ateşi, fındık ateşi, imha ateşi, Rum ateşi, taciz ateşi, yaylım ateşi


KREŞ (Kelime Kökeni: Fransızca crèche)


[isim]
  • Çocuk yuvası

KELEŞ


[sıfat] [halk ağzında]
  • Yiğit, cesur, bahadır

Ata Sözleri ve Deyimler

  • keleş keleş sırıtmak


BEŞ


[isim]
  • Dörtten sonra gelen sayının adı
[sıfat]
  • Dörtten bir artık
[eskimiş]
  • İlkokul

    Biz okumadık, beşi bitirdik. - Tarık Dursun K.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • beş aşağı beş yukarı
  • beş parmağın beşi bir olmaz
  • beş parmağın hangisini kessen acımaz?

Birleşik Kelimeler: beş beter, beşbıyık, beş binlik, beş bir, beş dört, beş duyu, beş iki, beşkardeş, beş milyonluk, beşon, beş para, beş parasız, beşparmak, beşpençe, beştaş, beş üç, beş vakit, beş yüzlü, beş yüzlük, beşibirarada, beşibirlik, beşibiryerde, dübeş, şeşbeş, üç beş


KALLEŞ (Kelime Kökeni: Arapça ḳallāş)


[sıfat]
  • Sözünde durmayıp bir işin yüzüstü kalmasına yol açan

    Gene gülümsüyordu ama artık kalleş bir hınç vardı gülümseyişinde. - Tarık Buğra


MELEŞ


[isim] [halk ağzında]
  • İki kuzulu koyun

BREŞ (Kelime Kökeni: Fransızca brèche)


[isim] [jeoloji]
  • Doğal çimento ile lavlı, kavkılı, kabuklu, kemikli kırıntıların kaynaşmasıyla oluşmuş kütle

ÜLEŞ


[isim]
  • Pay

ŞEŞ (Kelime Kökeni: Farsça şeş)


[isim] [eskimiş]
  • Altı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şeşi beş görmek

Birleşik Kelimeler: şeşbeş, şeşcihar, şeşüdü, şeşüse, şeşyek, düşeş


SERKEŞ (Kelime Kökeni: Farsça serkeş)


[sıfat]
  • Kafa tutan, başkaldıran

    Ün salmış nice serkeş efeleri kendime bent etmiş, nice açları doyurmuş, nice çıplakları giydirmiş. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu


BELEŞ (Kelime Kökeni: Arapça bilāşeyʾ)


[sıfat] [argo]
  • Karşılıksız, emeksiz, parasız elde edilen, müft

Ata Sözleri ve Deyimler

  • beleş atın dişine (veya yaşına) bakılmaz
  • beleşe konmak


PEŞ (Kelime Kökeni: Farsça pes)


[isim]
  • Arka, art

    Biz kuru canımıza razıyız diye peşimizden geliyordu. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • peşinde (veya peşinden) gitmek
  • peşinde (veya peşinden) koşmak
  • peşinde dolaşmak (veya gezmek)
  • peşinden sürüklemek
  • peşinden yürümek
  • peşinde olmak
  • peşine düşmek (veya gitmek)
  • peşine takılmak
  • peşine takmak
  • peşini bırakmamak

Birleşik Kelimeler: peş peşe, peşi peşine, peşi sıra

[isim] [halk ağzında]
  • Bazı giysilerin bol olması için yanlarına eklenen kumaş parçası