Eş ile Başlayan Kelimeler



EŞ ile başlayan 82 kelime bulunuyor. Başında olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Eş kelimesinin anlamı nedir? Eş ile biten kelimeler. İçinde eş olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

İTLEŞTİRMEK20

12 Harfli Kelimeler

EKOĞLUEŞEK27, İTLEŞTİRME19

11 Harfli Kelimeler

LEŞTİRMEK18

10 Harfli Kelimeler

EKKULAĞI22, EKLEŞMEK17, İTLEŞMEK17, İTSİZLİK17, LEŞTİRME17, İTLENMEK14

9 Harfli Kelimeler

LEMESİZ17, EKLEŞME16, ELMOBİL16, İTLEŞME16, KIYALIK16, ANTİYON15, EKÇİLİK15, EKSIRTI15, İTÇİLİK15, EYLİLİK14, ELENMEK13, İTLEMEK13, İTLENME13

8 Harfli Kelimeler

RAFLIK18, EKBAŞI17, KİNSİZ15, LEŞMEK15, SİZLİK15, ELEMEK12, ELENME12, İTLEME12, LEKSEL12, LEMELİ12, LENMEK12, TİRMEK12

7 Harfli Kelimeler

OFMAN18, EYSİZ16, İTSİZ14, LEŞME14, KİNCİ13, EYSEL13, LEMEK11, İNMEK11, İLMEK11, ELEME11, LENME11, TİRME11, KİNLİ10, KENAR10, İTLİK10, EKLİK10, LENİK10

6 Harfli Kelimeler

EKÇE12, EKÇİ12, İTÇİ12, KIYA12, YALI12, EYLİ11, EKSİ10, İLME10, İNME10, LEME10, ELEK9

5 Harfli Kelimeler

RAF14, REF14, HAS13, ARP12, SİZ12, LEM9, MEK9, KAL8, KİN8, LEK8, LİK8

4 Harfli Kelimeler

EY9, YA9, ME8, EK7, İK7, İT7, 7

2 Harfli Kelimeler

5



[isim]
  • Birbirinin aynı olan veya birbirine çok benzeyen iki şeyden her biri, benzeri

    Çorabın öbür eşini yerden almak için sol ayağını uzatıyordun. - Ömer Seyfettin

[halk ağzında]
  • Kuma, ortak
[halk ağzında]
  • Arkadaş
[halk ağzında]
  • Döl eşi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eşi benzeri (veya manendi veya menendi) olmamak (veya bulunmamak veya yok)
  • eş tutmak

Birleşik Kelimeler: eş adlı, eş anlam, eş anlı, eş bacaklılar, eş basınç, eş başkan, eş biçim, eş cinsel, eş değer, eş deprem, eş dost, eş eksenli, eş güdüm, eş kanatlı, eşkenar, eş koşma, eş merkezli, eş ölçüm, eş sesli, eş sıcak, eş yapı, eş yapım, eş yükselti, eş zaman, döl eşi


EŞEK


[isim] [hayvan bilimi]
  • Atgillerden, uzun kulaklı binek ve hizmet hayvanı, merkep, karakaçan, uzun kulaklı (Equus asinus)

    Arkadaşını böyle dar vakit eşeğin üstünde görünce koştu. - Fakir Baykurt

[halk ağzında]
  • Odun kesme, duvar örme, sıva yapma vb. işlerde kullanılan üç veya dört ayaklı sehpa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eşeğe altın semer vursalar yine eşektir
  • eşeğe cilve yap demişler, çifte atmış
  • eşeğe gücü yetmeyip semerini dövmek
  • eşeği dama çıkaran yine kendi indirir
  • eşeği düğüne çağırmışlar, "ya su lazımdır ya odun" demiş
  • eşeğin aklına karpuz kabuğu düşürmek (veya koymak)
  • eşeğini sağlam kazığa bağlamak
  • eşeğin kuyruğu gibi
  • eşeğin kuyruğunu kalabalıkta kesme; kimi uzun der, kimi kısa
  • eşeğin ölümü köpeğe ziyafettir (veya düğündür)
  • eşeği sahibinin dediği yere bağla da varsın kurt yesin
  • eşeği yoldan çıkaran sıpanın oynaması
  • eşek at olmaz, ciğer et olmaz
  • eşek bile bir düştüğü yere bir daha düşmez
  • eşek çamura çökerse sahibinden gayretlisi olmaz
  • eşek derisi gibi
  • eşek eşeği ödünç kaşır
  • eşek gibi
  • eşek hoşaftan ne anlar (suyunu içer, tanesini bırakır)
  • eşek kadar
  • eşek kocamakla tavla başı olmaz
  • eşek kulağı kesilmekle küheylan olmaz
  • eşek kuyruğu gibi ne uzar ne kısalır
  • eşek sudan gelinceye kadar dövmek
  • eşekten düşmüşe (veya düşmüş karpuza) dönmek

Birleşik Kelimeler: eşek arısı, eşekbaşı, eşek cenneti, eşek davası, eşek dikeni, eşek hıyarı, eşek inadı, eşek kafalı, eşekkulağı, eşek marulu, eşek maydanozu, eşekoğlueşek, eşek otu, eşek sıpası, eşeksırtı, eşek şakası, şeddeli eşek, uzuneşek, marsıvan eşeği, ocakeşeği, yaban eşeği, yereşeği


EŞİK


[isim]
  • Kapı boşluğunun alt yanında bulunan alçak basamak

    Sofaya açılan kapının eşiğine gelmişti. - Tarık Buğra

[mecaz]
  • Başlangıç yeri, başlangıç noktası, yakını

    Dünya yeni bir ekonomik bunalımın eşiğinde.

[coğrafya]
  • Karalar üzerinde veya deniz diplerinde birbirine komşu iki çukurluğu ayıran tümsek biçiminde, üzeri çoğu kez düz kabartılar
[müzik]
  • Telli çalgılarda üzerine tellerin bindiği köprü
[ruh bilimi]
  • Bir tepkinin başlamasında, ortaya çıkmasında etkili olan ruhsal, fizyolojik nokta

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eşiğine yüz sürmek
  • eşiğini aşındırmak
  • eşik (veya eşiğini) atlamak

Birleşik Kelimeler: duyum eşiği


EŞİT


[sıfat]
  • Yapı, değer, boyut, nicelik ve nitelik bakımından birbirinden ne artık ne eksik olmayan (iki veya daha çok şey), müsavi

    Bunlar bastonlarına dayanarak hep eşit adımlarla yürürler. - Salâh Birsel

Birleşik Kelimeler: eşit çenetli


EŞLİ


[sıfat]
  • Eşi olan
[zarf]
  • Eşi ile birlikte

Birleşik Kelimeler: çok eşli, tek eşli


EŞKÂL (Kelime Kökeni: Arapça eşkāl)


[isim] [eskimiş]
  • Dıştan görünüş

    Şu anda kendisinin eşkâlini bilen yüzlerce ve belki de binlerce kişi onu arıyordu. - İhsan Oktay Anar


EŞKİN


[isim]
  • Atın dörtnal ile tırıs arasındaki hızlı yürüyüşü

    At, eşkinle beş on dakikada gittiği yolu dörtnala bir iki dakikada geldi. - Memduh Şevket Esendal

[sıfat]
  • Böyle yürüyen (at)

    Çakır, eşkin atına atladığı zaman yanında İsa Bey'in verdiği keskin ve benzersiz kılıç, koynunda da bir fermanla bir mektup vardı. - Nihal Atsız

[zarf]
  • Böyle bir yürüyüşle

    Eşkin gitmek.

[isim] [halk ağzında]
  • Filiz

EŞLEK


[isim] [coğrafya]
  • Ekvator

Birleşik Kelimeler: gök eşleği


EŞLİK


[isim]
  • Eş olma durumu
[müzik]
  • Belirli bir modeli ile armoni oluşturan ve bir veya birkaç partiye bölüştürülen sesler bütünü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eşlik etmek


EŞME


[isim]
  • Eşmek işi
[halk ağzında]
  • Kaynak, pınar
[isim]
  • Uşak iline bağlı ilçelerden biri

EŞELEK


[isim] [halk ağzında]
  • Elma, armut, ayva vb. meyvelerin yenmeyen iç bölümü

EŞLEM


[isim]
  • Kopya

EŞMEK


[-i]
  • Toprağı veya toprak gibi yumuşak bir şeyi biraz kazmak

    Bereket versin ateş koydu demin komşu kadın / Üşüyorsan eşiver mangalı, eş, eş de ısın - Mehmet Akif Ersoy

[mecaz]
  • Araştırmak, incelemek
[nesnesiz]
  • At hızlı gitmek

EŞEY


[isim] [biyoloji]
  • Cinsiyet
[hayvan bilimi]
  • Bir organizmanın dişi veya erkek olarak sınıflandırılmasını sağlayan görev, yapı ve karakter topluluğu

EŞYA (Kelime Kökeni: Arapça eşyāʾ)


[isim]
  • Türlü amaçlarla kullanılan, insan yapısı, taşınabilir cansız nesneler

    Güçlük, ev bulmak ve eşyayı taşımak derdiyle başlar. - Burhan Felek

Birleşik Kelimeler: beyaz eşya, ev eşyası, sandık eşyası