DEPOLAYABİLMEK Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



DEPOLAYABİLMEK harflerini içeren 4 harfli 172 kelime bulunuyor. 4 harfli DEPOLAYABİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DEPO11, ADAP10, EPEY10, EDİP10, EDEP10, PİDE10, PAYE10, PEYK10, AMİP9, BOYA9, BOLD9, KAMP9, MAPA9, OPAL9, PİKO9, APAK8, APEL8, ADAY8, APİA8, BİYE8, BADİ8, BADE8, BİDE8, BAYİ8, DİYE8, DİYA8, DİBA8, DEYİ8, DAYE8, DEBİ8, DEMO8, EPİK8, EKİP8, İPKA8, İPEK8, İBDA8, KLİP8, KALP8, KİPE8, LAPA8, MODA8, MAYO8, OYMA8, PLAK8, PİKE8, PALA8, PEKİ8, YABA8, YOMA8, YEDİ8, AYMA7, AYOL7, ADAM7, ADEM7, BLOK7, BALO7, DAMA7, DAİM7, DEME7, EDİM7, EMAY7, İDAM7, İDOL7, LOBİ7, LODA7, MİDE7, MAYİ7, MAYA7, ODAK7, OKEY7, OLAY7, YEME7, YAMA7, AYLA6, AYAK6, AYAL6, ADİL6, ADLİ6, ABLA6, ABLİ6, ADAK6, ALAY6, BALE6, BALA6, BAKİ6, BİLE6, BELİ6, BELA6, BEKA6, DELK6, DELİ6, EDİK6, ELDE6, İADE6, İDEA6, KABA6, KOMİ6, KOMA6, KABE6, KAYA6, KEBE6, KEDİ6, LOME6, MOKA6, MOLA6, OLMA6, YELE6, YEKE6, YAKA6, ALEM5, ALİM5, ALMA5, AMAL5, AMEL5, AMİL5, AKİM5, AKMA5, EKİM5, EKME5, EKOL5, EMİK5, EMEL5, EMEK5, ELİM5, ELMA5, ELEM5, İMLA5, İMAL5, İLME5, İLAM5, KOLA5, KOLİ5, KAME5, KAMA5, KAİM5, KİLO5, KEME5, LİME5, LİMA5, LAMA5, LAME5, MİKA5, MALİ5, MALA5, MAKİ5, MAİL5, MEKE5, MEAL5, MALE5, ALİL4, AİLE4, AKİL4, AKLİ4, EKLİ4, ELEK4, ELİK4, ELLİ4, İLLE4, İLLA4, İLKE4, KAİL4, KALA4, KALE4, KİLE4, KELE4, LAİK4, LİKA4, LAKA4, LAKE4, LALA4, LALE4, LEKE4


ALİL (Kelime Kökeni: Arapça ʿalīl)


[sıfat] [eskimiş]
  • Hastalıklı, sakat

    Madrabaz ve kaparozcuların, hasta ve alillerin toplandığı bir merkezdir. - Burhan Felek


AİLE (Kelime Kökeni: Arapça ʿaʾile)


[isim] [toplum bilimi]
  • Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik

    Birbirlerine nasıl tutkun, yangın bir aile olduklarını sayıp döktü. - Lâtife Tekin

[halk ağzında]
  • Eş, karı

Birleşik Kelimeler: aile adı, aile bahçesi, aile bütçesi, aile doktoru, aile dostu, aile fotoğrafı, aile gazinosu, aile hayatı, aile hekimi, aile hukuku, aile ismi, aile mahkemesi, aile matinesi, aile meclisi, aile ocağı, aile planlaması, aile reisi, aile saadeti, büyük aile, çekirdek aile, koruyucu aile, köklü aile


AKİL (Kelime Kökeni: Arapça ʿāḳil)


[sıfat] [eskimiş]
  • Akıllı

    Ne akilem ne divane / Gel gör beni aşk n'eyledi - Yunus Emre

Birleşik Kelimeler: akil baliğ


AKLİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳlī)


[sıfat] [eskimiş]
  • Akılla ilgili, akla dayanan, akılsal

    Akli muvazenesi pek sağlam bulunmadığı için serbest bırakıldı. - Sait Faik Abasıyanık


EKLİ


[sıfat]
  • Eklenmiş olan

Birleşik Kelimeler: ekli püklü


ELEK


[isim]
  • Taneli veya un gibi toz durumunda olan şeyleri yabancı maddelerden ayıklamak veya incesini kabasından ayırmak için kullanılan, tahta bir kasnak ve tek tarafa gerilmiş, gözenekli tel, kıl, bez vb.nden oluşan araç

    Evden bir elek getirilecek, eleğin kenarına bir sopa konup kaldırılacak. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • elekten geçirmek

Birleşik Kelimeler: norton eleği


ELİK


[isim] [halk ağzında]
  • Dağ keçisi

    Hızır nazardan koruya, eli ayağı düzgün, elik yavrusundan azgın kara saçlı, gül nakışlı bir kızım dünyaya gelmiştir. - Kemal Bilbaşar


ELLİ


[isim]
  • Kırk dokuzdan sonra gelen sayının adı
[sıfat]
  • Beş kere on, kırk dokuzdan bir artık

Birleşik Kelimeler: ellibir, elli binlik

[sıfat]
  • Eli olan

    Bu kocaman elli, muhteşem babadan bile korkmuyordu. - Sait Faik Abasıyanık

Birleşik Kelimeler: açık elli, ağırelli, it elli, kadife elli


İLLE


[zarf] [halk ağzında]
  • İlla

Birleşik Kelimeler: ille velakin


İLLA (Kelime Kökeni: Arapça illā)


[zarf]
  • Ne olursa olsun, hangi şartta olursa olsun, her hâlde, ille, illaki

    İlla seni evine kadar geçireceğim diye ayak diriyor. - Haldun Taner


İLKE


[isim]
  • Temel düşünce, temel inanç, umde, prensip

    İlkelerine sıkı sıkıya bağlı, bilinçli ve ödün vermez bir insandı. - Haldun Taner

[mantık]
  • Her türlü tartışmanın dışında sayılan öncül, mebde, umde, prensip

Birleşik Kelimeler: çelişiklik ilkesi, çelişmezlik ilkesi, eylemsizlik ilkesi, heple hiç ilkesi, nedensellik ilkesi, süreklilik ilkesi


KAİL (Kelime Kökeni: Arapça ḳāʾil)


[sıfat] [eskimiş]
  • Söyleyen

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kail olmak


KALA


[zarf]
  • Kaldığında

    Frankfurt'a gece yarısından sonra ikiye yirmi kala vardık. - Ahmet Haşim


KALE (Kelime Kökeni: Arapça ḳalʿa)


[isim] [tarih]
  • Düşmanın gelmesi beklenilen yollar üzerinde, askerî önem taşıyan şehirlerde, geçit ve dar boğazlarda güvenliği sağlamak için yapılan kalın duvarlı, burçlu, mazgallı yapı, kermen

    Onu kalenin yanındaki küçük mezarlığa, bir zeytin ağacının yanına gömdüler. - Halikarnas Balıkçısı

[mecaz]
  • Genellikle bir düşüncenin savunulduğu, sürdürüldüğü yer
[spor]
  • Takımla oynanan bazı top oyunlarında topun sokulmasına çalışılan yer

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kale gibi
  • kaleyi içinden fethetmek

Birleşik Kelimeler: kale bedeni, kalebent, kale çizgisi, kale vuruşu, uçankale

[isim]
  • Denizli iline bağlı ilçelerden biri

KİLE (Kelime Kökeni: Arapça keyle)


[isim]
  • Genellikle tahıl ölçmede kullanılan belirli hacimdeki kap, ölçek

    Mercimek kile kile / Ölçerler sile sile - Halk türküsü