Zam ile Biten Kelimeler

ZAM ile biten 18 kelime bulunuyor. Sonu ZAM olan kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Zam kelimesinin anlamı nedir? Zam ile başlayan kelimeler. İçinde zam olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

SULTANİHÜZZAM28, GAYRİMUNTAZAM25

10 Harfli Kelimeler

VEZİRİAZAM23, BİLİLTİZAM16

8 Harfli Kelimeler

SADRAZAM15, MUNTAZAM14, İSTİLZAM13

7 Harfli Kelimeler

MUAZZAM16, İNTİZAM11, İLTİZAM11

6 Harfli Kelimeler

HÜZZAM19, CÜZZAM18, MUNZAM12

5 Harfli Kelimeler

İLZAM9, NİZAM9

4 Harfli Kelimeler

UZAM9, İZAM8

3 Harfli Kelimeler

ZAM7

ZAM (Kelime Kökeni: Arapça żamm)

[isim]

  • Bir şeyin fiyatını artırma, bindirim

    Hayat pahalılığı arttıkça işçi gündeliklerine yeni zam istekleri gelecek. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zam gelmek
  • zam görmek
  • zam yapmak

Birleşik Kelimeler: zammetmek, zam paketi, fiilî hizmet zammı, itibari hizmet zammı

İZAM (Kelime Kökeni: Arapça iʿzām)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir kimseyi gönderme, yollama

[isim]

[eskimiş]

  • Olduğundan büyük gösterme, büyütme, abartma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • izam etmek

İLZAM (Kelime Kökeni: Arapça ilzām)

[isim]

  • Cevap veremez duruma getirme, susturma
  • Herhangi bir iş yerinin gelirlerini toplama işini üzerine alma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ilzam etmek

NİZAM (Kelime Kökeni: Arapça niẓām)

[isim]

  • Düzen

    Evin nizamında Türk kadınlarının vakur zarafeti göze çarpar. - Orhan Seyfi Orhon

  • Kural

    Şimdi, eski sıralar bozuldu, yeni sıralar, yeni nizamlar gelinceye kadar böyle olacak! - Memduh Şevket Esendal

Birleşik Kelimeler: nizamname, yanaşık nizam, kol nizamı

UZAM

[isim]

[felsefe]

  • Algılanan nesnelerin temel niteliği
  • Bir nesnenin uzayda kapladığı yer, vüsat

İNTİZAM (Kelime Kökeni: Arapça intiẓām)

[isim]

  • Düzenli, düzgün olma

    Her memleket başkalarının yeniliklerini taklit ile başladığı intizama kendisinin eskiliklerini tahkik ile nihayet verir. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

  • Düzen, çekidüzen

İLTİZAM (Kelime Kökeni: Arapça iltizām)

[isim]

[eskimiş]

  • Kayırma, bir tarafı tutma
  • Gerekli bulma
  • Kesenek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iltizam etmek

MUNZAM (Kelime Kökeni: Arapça munżamm)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Katılmış, ulanmış, eklenmiş

[isim]

  • Katma, ekleme, ek

İSTİLZAM (Kelime Kökeni: Arapça istilzām)

[isim]

[eskimiş]

  • Gerektirme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • istilzam etmek

MUNTAZAM (Kelime Kökeni: Arapça muntaẓam)

[sıfat]

  • Düzgün
  • Düzenli, derli toplu

    İyilerin muntazam tamlığında bulamadığını, onlardan uzaklarda aramaya karar vermişti. - Elif Şafak

[zarf]

  • Düzenli, sürekli ve düzgün bir biçimde

    Bizi beslemek için muntazam yumurtlarlar. - Ömer Seyfettin

SADRAZAM (Kelime Kökeni: Arapça ṣadr + aʿẓam)

[isim]

[tarih]

  • Osmanlı Devleti'nde başbakan, veziriazam, sadır

    Eski sadrazamlardan birinin kızı olan karısı, iyi bir kadındır. - Reşat Nuri Güntekin

BİLİLTİZAM (Kelime Kökeni: Arapça bi'l-iltizām)

[zarf]

[eskimiş]

  • Bile bile, bilerek ve isteyerek

MUAZZAM (Kelime Kökeni: Arapça muʿaẓẓam)

[sıfat]

  • Çok büyük, çok iri, koskoca, koskocaman

    Muazzam, biraz da esrarlı, karanlık, eski bir konaktaydı. - Halide Edip Adıvar

  • Alışılmışın sınırlarını aşan

[mecaz]

  • Güçlü, önemli

    Fakat muazzam hakikatlere karşı göz yumanlardan değilim. - Aka Gündüz

C

[kimya]

  • Karbon elementinin simgesi
  • Romen rakamları dizisinde 100 sayısını gösterir

HÜZZAM (Kelime Kökeni: Arapça huzām)

[isim]

[müzik]

  • Klasik Türk müziğinde segâh perdesinde bir makam

Birleşik Kelimeler: hüzzam beşlisi, sultanihüzzam