Sığ ile Başlayan Kelimeler
SIĞ ile başlayan 39 kelime bulunuyor. Başında SIĞ olan kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Sığ kelimesinin anlamı nedir? İçinde sığ olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
15 Harfli Kelimeler
SIĞIRDİLİGİLLER31
12 Harfli Kelimeler
SIĞIRKUYRUĞU34, SIĞINMACILIK28
11 Harfli Kelimeler
SIĞIŞTIRMAK26, SIĞDIRILMAK25
10 Harfli Kelimeler
SIĞIŞTIRMA25, SIĞIRCILIK25, SIĞDIRILMA24, SIĞINILMAK22
9 Harfli Kelimeler
SIĞIRGÖZÜ34, SIĞINMACI24, SIĞIRTMAÇ23, SIĞLAŞMAK22, SIĞDIRMAK22, SIĞIRDİLİ21, SIĞINILMA21
8 Harfli Kelimeler
SIĞIRÖDÜ28, SIĞDIRIŞ24, SIĞIRCIK22, SIĞIŞMAK22, SIĞDIRMA21, SIĞLAŞMA21, SIĞAMSAL19, SIĞINMAK19
7 Harfli Kelimeler
SIĞINIŞ21, SIĞIRCI21, SIĞIŞMA21, SIĞINIK18, SIĞINMA18, SIĞINTI18, SIĞINAK17
6 Harfli Kelimeler
SIĞMAK16, SIĞLIK16
5 Harfli Kelimeler
SIĞMA15, SIĞIR15, SIĞIN15, SIĞLA14
4 Harfli Kelimeler
SIĞA13
3 Harfli Kelimeler
SIĞ12
SIĞ
-
Derinliği az, dibi yüzeyine yakın olan (göl, deniz, akarsu vb.)
Mercan adaları sığ bir kayalığın etrafını alırlar. - Sait Faik Abasıyanık
-
Ayrıntıya inemeyen, yeterli olmayan, yüzeyde kalan
Sığ düşünce.
SIĞA
- Kapasite
SIĞLA (Kelime Kökeni: Rumca)
- Günlük ağacı
Birleşik Kelimeler: sığla yağı
SIĞMA
-
Sığmak işi
Sokağa bıraktıkları otomobile altı kişi sığmaya çalıştılar. - Peyami Safa
SIĞIR
- Geviş getirenlerden, boynuzlu büyükbaş evcil hayvanların genel adı
- Anlayışsız, kaba saba kimse
Birleşik Kelimeler: sığır çobanı, sığırdili, sığır eti, sığırgözü, sığırkuyruğu, sığır mantarı, sığırödü, sığır sineği, sığır şeridi, sığır tenyası, sığır vebası, karasığır, et sığırı, su sığırı, Tibet sığırı
SIĞIN
- Alageyik
SIĞMAK
-
Bir kaba, bir yere bütünüyle girebilmek veya içinden geçebilmek
Bir tavla zarı kadar küçücük eve / Bir kadın iki çocuk nasıl sığar? - Bedri Rahmi Eyuboğlu
-
Uygun olmak
Bu davranışın ne akla ne mantığa ne de insanlığa sığar!
Kin başka, aşk başkadır, kızım! Muhabbete cinayet sığmaz. - Ömer Seyfettin
SIĞLIK
- Sığ olma durumu
-
Sığ yer
İskelenin beri yanındaki sığlıktan yürüdük. - Mahmut Yesari
-
Yüzeyde kalma durumu, derine inmeme durumu
Güzelliğinin sığlığını göre göre onu sevmeyi sürdürmek gerekiyordu artık. - İnci Aral
SIĞINAK
- Yağmur, güneş veya çeşitli tehlikelerden korunmak için sığınılacak yer, melce
- Özellikle hava bombardımanlarından korunmak için yapılmış yer
- Kötülüklerden koruyan, sığınılan kimse veya şey
SIĞINIK
- Sığınmacı
SIĞINMA
-
Sığınmak işi, iltica
Eğer bana sorarsanız bu kâfirlere sığınmanızı hiçbir bakımdan uygun bulmam. - Necip Fazıl Kısakürek
- Yarış sırasında, rüzgârın etkisinden korunmak için başka bir yarışçının arkasına sinme
Birleşik Kelimeler: sığınma cebi, sığınmaevi, sığınma hakkı
SIĞINTI
-
Bulunduğu yerde kalması istenmeyen, varlığı gereksiz görülen kimse
Yıllarca süren sığıntı ezikliğinin hatırlanışı da vardır amcasında. - Tarık Buğra
SIĞAMSAL
- Besin maddelerinin sindirim kanalı içinde ilerlemesini sağlayan (hareket)
SIĞINMAK
-
Tehlikelerden kaçarak güvenilir bir yere çekilmek
Artık arkasına sığınacak bir camekânım da yok. - Halit Fahri Ozansoy
-
Korunmak amacıyla bir yere veya birine başvurmak, başkalarının yardım ve korunmasına ihtiyaç duymak
Karı koca o evlerden birinde bir odacığa sığınmıştık. - Reşat Nuri Güntekin
- Genellikle siyasi sebeplerle kendi ülkesinden kaçıp başka ülkeye gitmek, iltica etmek
-
Güvenmek, yardım istemek veya ummak
Kendisini küçük gören bir millet, insaniyet şefkatine sığınarak yaşayamaz. - Orhan Seyfi Orhon
SIĞIRDİLİ
- Sığırdiligillerden, 30-60 santimetre yüksekliğinde, tüylü, çok yıllık ve otsu bir bitki, öküzdili (Anchusa officinalis)
- Cönk (I)