İçinde Sığ Bulunan Kelimeler



İçinde SIĞ olan 40 kelime bulunuyor. İçerisinde SIĞ geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Sığ kelimesinin anlamı nedir? Sığ ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

SIĞIRDİLİGİLLER31

12 Harfli Kelimeler

SIĞIRKUYRUĞU34, SIĞINMACILIK28

11 Harfli Kelimeler

SIĞIŞTIRMAK26, SIĞDIRILMAK25

10 Harfli Kelimeler

SIĞIŞTIRMA25, SIĞIRCILIK25, SIĞDIRILMA24, SIĞINILMAK22

9 Harfli Kelimeler

SIĞIRGÖZÜ34, SIĞINMACI24, SIĞIRTMAÇ23, SIĞLAŞMAK22, SIĞDIRMAK22, SIĞIRDİLİ21, SIĞINILMA21, KARASIĞIR19

8 Harfli Kelimeler

SIĞIRÖDÜ28, SIĞDIRIŞ24, SIĞIRCIK22, SIĞIŞMAK22, SIĞDIRMA21, SIĞLAŞMA21, SIĞAMSAL19, SIĞINMAK19

7 Harfli Kelimeler

SIĞINIŞ21, SIĞIRCI21, SIĞIŞMA21, SIĞINIK18, SIĞINMA18, SIĞINTI18, SIĞINAK17

6 Harfli Kelimeler

SIĞMAK16, SIĞLIK16

5 Harfli Kelimeler

SIĞMA15, SIĞIR15, SIĞIN15, SIĞLA14

4 Harfli Kelimeler

SIĞA13

3 Harfli Kelimeler

SIĞ12


SIĞ


[sıfat]
  • Derinliği az, dibi yüzeyine yakın olan (göl, deniz, akarsu vb.)

    Mercan adaları sığ bir kayalığın etrafını alırlar. - Sait Faik Abasıyanık

[mecaz]
  • Ayrıntıya inemeyen, yeterli olmayan, yüzeyde kalan

    Sığ düşünce.


SIĞA


[isim]
  • Kapasite

SIĞLA (Kelime Kökeni: Rumca)


[isim] [bitki bilimi]
  • Günlük ağacı

Birleşik Kelimeler: sığla yağı


SIĞMA


[isim]
  • Sığmak işi

    Sokağa bıraktıkları otomobile altı kişi sığmaya çalıştılar. - Peyami Safa


SIĞIR


[isim] [hayvan bilimi]
  • Geviş getirenlerden, boynuzlu büyükbaş evcil hayvanların genel adı
[hakaret yollu]
  • Anlayışsız, kaba saba kimse

Birleşik Kelimeler: sığır çobanı, sığırdili, sığır eti, sığırgözü, sığırkuyruğu, sığır mantarı, sığırödü, sığır sineği, sığır şeridi, sığır tenyası, sığır vebası, karasığır, et sığırı, su sığırı, Tibet sığırı


SIĞIN


[isim] [hayvan bilimi]
  • Alageyik

SIĞMAK


[-e]
  • Bir kaba, bir yere bütünüyle girebilmek veya içinden geçebilmek

    Bir tavla zarı kadar küçücük eve / Bir kadın iki çocuk nasıl sığar? - Bedri Rahmi Eyuboğlu

[mecaz]
  • Uygun olmak

    Bu davranışın ne akla ne mantığa ne de insanlığa sığar!

    Kin başka, aşk başkadır, kızım! Muhabbete cinayet sığmaz. - Ömer Seyfettin


SIĞLIK


[isim]
  • Sığ olma durumu
[mecaz]
  • Yüzeyde kalma durumu, derine inmeme durumu

    Güzelliğinin sığlığını göre göre onu sevmeyi sürdürmek gerekiyordu artık. - İnci Aral


SIĞINAK


[isim]
  • Yağmur, güneş veya çeşitli tehlikelerden korunmak için sığınılacak yer, melce
[askerlik]
  • Özellikle hava bombardımanlarından korunmak için yapılmış yer
[mecaz]
  • Kötülüklerden koruyan, sığınılan kimse veya şey

SIĞINIK


[isim]
  • Sığınmacı

SIĞINMA


[isim]
  • Sığınmak işi, iltica

    Eğer bana sorarsanız bu kâfirlere sığınmanızı hiçbir bakımdan uygun bulmam. - Necip Fazıl Kısakürek

[spor]
  • Yarış sırasında, rüzgârın etkisinden korunmak için başka bir yarışçının arkasına sinme

Birleşik Kelimeler: sığınma cebi, sığınmaevi, sığınma hakkı


SIĞINTI


[isim]
  • Bulunduğu yerde kalması istenmeyen, varlığı gereksiz görülen kimse

    Yıllarca süren sığıntı ezikliğinin hatırlanışı da vardır amcasında. - Tarık Buğra


KARASIĞIR


[isim] [hayvan bilimi]
  • Orta Anadolu'da yetişen, sert ve kurak iklime dayanıklı, küçük yapılı bir tür sığır

SIĞAMSAL


[sıfat] [biyoloji]
  • Besin maddelerinin sindirim kanalı içinde ilerlemesini sağlayan (hareket)

SIĞINMAK


[-e]
  • Tehlikelerden kaçarak güvenilir bir yere çekilmek

    Artık arkasına sığınacak bir camekânım da yok. - Halit Fahri Ozansoy

[mecaz]
  • Güvenmek, yardım istemek veya ummak

    Kendisini küçük gören bir millet, insaniyet şefkatine sığınarak yaşayamaz. - Orhan Seyfi Orhon