Mek ile Biten Kelimeler

MEK ile biten 3808 kelime bulunuyor. Sonu MEK olan kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Mek ile başlayan kelimeler. İçinde mek olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

BÖLÜŞTÜRÜVERMEK39, ÇÖZÜMLEYİVERMEK39, BOĞAZLAYIVERMEK38, BAĞIŞLAYIVERMEK38, ÇÖZÜMLENİVERMEK37, ÇÖZÜNDÜREBİLMEK36, ÇÖZDÜRÜLEBİLMEK36, ÇÖZÜMLEYEBİLMEK35, ÇUVALLAYIVERMEK35, DEĞİŞTİRİVERMEK34, BOĞAZLAYABİLMEK33, BÖLÜŞTÜREBİLMEK33, BUHARLAŞIVERMEK33, BAĞIŞLAYABİLMEK33, ÇÖZÜMLENEBİLMEK33, GÖÇMENLEŞTİRMEK33, VAZİFELENDİRMEK33, CEVAPLAYABİLMEK33, AŞAĞILAŞABİLMEK32, BOĞUKLAŞABİLMEK32
Tümünü Gör

14 Harfli Kelimeler

ÇÖZÜMSÜZLEŞMEK39, AVUÇLAYIVERMEK34, AĞDALAŞIVERMEK34, HAFİFLEŞTİRMEK34, BUĞULANIVERMEK33, DAĞITILIVERMEK33, GÖREVLENDİRMEK33, ÖZGÜNLEŞTİRMEK33, ÖZGÜRLEŞTİRMEK33, BÖLÜŞÜLEBİLMEK32, ÇİVİLEYİVERMEK32, ÖZDEŞLEŞTİRMEK32, AFFOLUNABİLMEK31, AFFEDİLEBİLMEK31, BÖLGESELLEŞMEK31, DEĞERSİZLEŞMEK31, GÖLGELENDİRMEK31, PROJELENDİRMEK31, ZÜPPELEŞTİRMEK31, GEÇİMSİZLEŞMEK30
Tümünü Gör

13 Harfli Kelimeler

AÇGÖZLÜLEŞMEK35, AÇIKGÖZLEŞMEK34, BOĞDURUVERMEK34, ÇÖZÜNDÜRÜLMEK34, ÇAĞLAYIVERMEK33, GÖRÜŞTÜRÜLMEK33, HOMOJENLEŞMEK33, BAĞLAYIVERMEK32, ÇİĞNEYİVERMEK32, ÇÖZDÜREBİLMEK32, ÇOĞALTIVERMEK32, ÇARPIŞIVERMEK32, DAĞLAYIVERMEK32, ÖTÜMSÜZLEŞMEK32, ÖLÜMSÜZLEŞMEK32, BÖLÜŞTÜRÜLMEK31, DÖNÜŞTÜRÜLMEK31, DEĞDİRİVERMEK31, SÖMÜRGELEŞMEK31, BAĞDAŞABİLMEK30
Tümünü Gör

12 Harfli Kelimeler

BÖĞÜRÜVERMEK38, ÇÖZÜLÜVERMEK35, BÖLÜŞÜVERMEK34, BÜZÜŞÜVERMEK33, DÖVDÜRTÜLMEK33, BÖĞÜREBİLMEK32, BOĞULUVERMEK31, BÜYÜYÜVERMEK31, ÇOĞALIVERMEK31, ÇAĞIRIVERMEK31, DEĞİŞİVERMEK31, GÖÇEBELEŞMEK31, CIVITIVERMEK31, BÜZÜLÜVERMEK30, BOZUŞUVERMEK30, BAĞIRIVERMEK30, ÇÜRÜYÜVERMEK30, DAĞILIVERMEK30, DAĞITIVERMEK30, GÖÇMENLEŞMEK30
Tümünü Gör

11 Harfli Kelimeler

DÖVÜŞTÜRMEK33, DÖVDÜRÜLMEK32, GÖĞÜSLENMEK32, SÖVÜŞTÜRMEK32, HAFİFLEŞMEK31, ÇÖZDÜRÜLMEK30, ÇÖZÜNDÜRMEK30, GÖVDELENMEK30, HÖPÜRDETMEK30, ÖZGÜRLEŞMEK30, ÖZGÜNLEŞMEK30, GÖRÜŞTÜRMEK29, HÖDÜKLEŞMEK29, ÖZDEŞLEŞMEK29, GÖRGÜLENMEK28, GÖREVLENMEK28, HAFİFLETMEK28, ÖLÇÜŞTÜRMEK28, ÖDÜNÇLEŞMEK28, PEHPEHLEMEK28
Tümünü Gör

10 Harfli Kelimeler

ÇÖZÜVERMEK31, GÖĞÜSLEMEK31, SÖĞÜŞLEMEK30, DÖVDÜRTMEK29, ÖĞÜRLEŞMEK29, ÖNGÖRÜLMEK29, BOĞUVERMEK28, ÇÖKÜVERMEK28, GÖRÜŞÜLMEK28, GÖÇÜRÜLMEK28, HAFİFSEMEK28, HAFİFLEMEK27, ÇÖZÜMLEMEK26, ÖĞÜRTLEMEK26, AFFEYLEMEK25, AFFEDİLMEK25, ÇÖZEBİLMEK25, DÜĞÜMLEMEK25, GÖTÜRÜLMEK25, GÖLGELEMEK25
Tümünü Gör

9 Harfli Kelimeler

ÇÖĞDÜRMEK30, DÖVDÜRMEK28, BÖĞÜRTMEK27, ÖĞÜTÜLMEK27, SÖVDÜRMEK27, ÇÖZDÜRMEK26, VAZGEÇMEK26, GÖÇÜRTMEK25, ÖZGÜLEMEK25, ÖĞÜTLEMEK25, GÖRDÜRMEK24, HIFZETMEK24, HÖYKÜRMEK24, PÜFKÜRMEK24, BUĞZETMEK23, ÇÖPLENMEK23, ÇİĞLEŞMEK23, GÖZLENMEK23, GÖZLETMEK23, GÖÇERTMEK23
Tümünü Gör

8 Harfli Kelimeler

DÖVÜŞMEK28, ÇÖĞÜNMEK27, SÖVÜŞMEK27, BÖĞÜRMEK26, ÇÖZÜŞMEK26, DÖVÜNMEK25, DÖVÜLMEK25, GÖVERMEK25, ÖNGÖRMEK25, GÖRÜŞMEK24, GÖZÜKMEK24, GÖÇÜRMEK24, ÖĞÜRTMEK24, SÖVÜLMEK24, ÇÖKÜŞMEK23, ÇÖZÜLMEK23, ÇÖZÜNMEK23, GÖYNÜMEK23, ÖLÇÜŞMEK23, BÖLÜŞMEK22
Tümünü Gör

7 Harfli Kelimeler

ÖPÜŞMEK23, ÖĞÜTMEK23, ÖĞÜRMEK23, ÖVÜNMEK22, ÖVÜLMEK22, GÖZEMEK21, ÖPÜLMEK20, BÜĞEMEK19, DÖŞEMEK19, ÖTÜŞMEK19, ÖDEŞMEK19, ÜVEYMEK18, ÜŞÜŞMEK18, ÜFÜRMEK18, ÖZLEMEK17, ÖZENMEK17, BÜYÜMEK16, BÖRTMEK16, ÖRÜLMEK16, ÖTÜRMEK16
Tümünü Gör

6 Harfli Kelimeler

ÇÖĞMEK23, DÖVMEK21, GÖÇMEK20, SÖVMEK20, ÇÖZMEK19, GÖYMEK19, DÜĞMEK18, GÖMMEK18, ÇÖMMEK17, GÖRMEK17, GEVMEK17, ÇÖKMEK16, DEĞMEK16, ÖZEMEK16, ÖLÇMEK16, BÖLMEK15, DÖNMEK15, DÖKMEK15, ÖDEMEK15, BÜZMEK14
Tümünü Gör

5 Harfli Kelimeler

ÖVMEK18, ÖPMEK16, EĞMEK13, İVMEK12, ÖRMEK12, ÖTMEK12, ÖLMEK12, ÜŞMEK11, ÜZMEK11, ÇİMEK9, EŞMEK9, EZMEK9, İÇMEK9, SÜMEK9, DEMEK8, ÜTMEK8, YEMEK8, ESMEK7, EMMEK7, ERMEK6
Tümünü Gör

4 Harfli Kelimeler

EMEK5

EMEK

[isim]

  • Bir işin yapılması için harcanan beden ve kafa gücü, mesai, zahmet

    Ücret emeğin karşılığıdır. - Anayasa

  • Uzun ve yorucu, özenli çalışma

    Bir darbe benim bütün o uzun emeklerimi sıfıra indirir. - Hüseyin Cahit Yalçın

[toplum bilimi]

  • İnsanın bilinçli olarak belli bir amaca ulaşmak için giriştiği hem doğal ve toplumsal çerçevesini hem de kendisini değiştiren çalışma süreci

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emeği geçmek
  • emek çekmek
  • emek harcamak
  • emek olmadan yemek olmaz
  • emek vermek

Birleşik Kelimeler: artık emek, el emeği, göz emeği, sağdıç emeği

ERMEK

[-e]

  • Erişmek

    Nereden geldiğini anlamadığı bir ataklığa ermişti. - Necati Cumalı

  • Kavuşmak
  • Yetişip dokunmak

    Eli tavana ermek.

[nesnesiz]

  • İnsan veya bitki büyüyüp gelişmek, yetişmek

[nesnesiz]

  • Ürün olgunlaşmak

    Arpalar erdi de gelin, girdik yolmaya - Halk türküsü

[nesnesiz]

[din bilgisi]

  • Kendini Tanrı yoluna vermiş kimse insanüstü kutsal bir aşamaya erişmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • erdiğine erer, ermediğine taş atar

Birleşik Kelimeler: aşermek

ESMEK

[nesnesiz]

  • Hava bir yönden bir yöne akmak, rüzgâr olmak

    İki üç günden beri sert bir kış rüzgârı esiyor. - Ahmet Haşim

[-e]

[mecaz]

  • Yapılması önce düşünülmüş olmayan veya beklenmeyen bir şeyi yapmaya birdenbire karar vermek

    Bu yolculuk size nereden esti?

Ata Sözleri ve Deyimler

  • esip gürlemek

EMMEK

[-i]

  • Dudak, dil ve soluk yardımıyla bir şeyi içine çekmek, somurmak

    Çanağımdaki köpüklü sütü emer gibi içeceğim. - Sait Faik Abasıyanık

  • Tükürük yardımıyla eriterek içine çekmek

    Yengemin verdiği karanfili dişlerimle ezip emerek odaya giriyorum. - Yusuf Ziya Ortaç

[fizik]

  • Soğurmak

    Toprak suyu emdi.

[argo]

  • Uzun süre yararlanmak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emdiği (helal) süt haram olmak
  • emdiği sütü burnundan getirmek

DEMEK

[nesnesiz]

  • Söylemek, söz söylemek

    Eskilerin dediği gibi beşer, şaşar. - Burhan Felek

[-e]

  • Ad vermek

    Muşmulaya döngel de derler.

  • Bir dilde karşılığı olmak

    Kamer `ay` demektir.

  • Herhangi bir ses çıkarmak

    Küt dedi, düştü.

[-e]

  • Herhangi bir kanıya, yargıya varmak

    Bu işe herkes ne der?

  • Düşünmek
  • Oranlamak

    Güzellik desen onda, zenginlik desen onda.

  • Ummak

    Bundan sonra gelir mi dersin?

  • Erişmek

    Saat yedi dedi mi uyanırım.

  • Bir işe kalkışmak, yeltenmek

    Kımıldanayım deme, kurşunu yersin. Ağzını açayım deme, çok fena olursun.

  • Saymak, kabul etmek

    Yarım milyon dediğin nedir? - Memduh Şevket Esendal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dediği çıkmak
  • dediğinden (dışarı) çıkmak
  • dediğine gelmek
  • dedi mi
  • deme!
  • demediğini bırakmamak (veya koymamak)
  • deme gitsin
  • demek istemek
  • demek ki (veya demek oluyor ki)
  • demek olmak
  • dememek
  • der oğlu der
  • deyip de geçmemek
  • diyecek yok

Birleşik Kelimeler: dedikodu, dediği dedik, dediğim dedikçi

  • bir şey anlamına gelmek

    Okuryazar olmak adam olmak demek değildir.

  • öyle mi

    Vay! Beni kovuyorsun demek, pekâlâ! - Sait Faik Abasıyanık

  • yani, anlaşılan

    Demek gideceksin.

  • inanılmayan, beklenmeyen durumlarda kullanılan pekiştirme veya şaşma sözü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dediği çıkmak
  • dediğinden (dışarı) çıkmak
  • dediğine gelmek
  • dedi mi
  • deme!
  • demediğini bırakmamak (veya koymamak)
  • deme gitsin
  • demek istemek
  • demek ki (veya demek oluyor ki)
  • demek olmak
  • dememek
  • der oğlu der
  • deyip de geçmemek
  • diyecek yok

ÜTMEK

[-i]

[halk ağzında]

  • Bir şeyi, tüylerini yakmak için alevden geçirmek
  • Taze buğday veya mısırı ateşe tutup pişirmek

[-i]

[halk ağzında]

  • Oyunda yenerek bir şey kazanmak, utmak

YEMEK

[isim]

  • Yemek yeme, karın doyurma işi

    Yemekten sonra gocuğuna sarar yatırırdı beni. - Necati Cumalı

  • Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam, ekmek

    Yemekten sonra lokantalı vagondan birer de kahve getirttiler. - Memduh Şevket Esendal

  • Günün belli saatlerinde yenilen besin
  • Konuklara yiyecek verilerek yapılan ağırlama

    Pek protokolcü olduğu için yemek sessiz geçiyordu. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yemek çıkarmak
  • yemek seçmek
  • yemek vermek
  • yemek yemek

Birleşik Kelimeler: yemekaltı, yemek borusu, yemek dolabı, yemek duası, yemekhane, yemek hizmeti, yemek listesi, yemek masası, yemek odası, yemek salonu, yemek tablası, yemek takımı, alaminüt yemek, ana yemek, başyemek, hazır yemek, seçmeli yemek, seçmesiz yemek, sulu yemek, ev yemeği, güveyi yemeği, iftar yemeği, kuşluk yemeği, orospu yemeği, öğle yemeği, ölü yemeği, sahur yemeği, tencere yemeği

[-i]

  • Ağızda çiğneyerek yutmak

    Adam o kadar çabuk yiyor ki hizmetçi ekmek yetiştiremiyor. - Burhan Felek

  • Aşındırmak, kemirmek, oymak, delmek

    Neclâ onun böyle kendinden geçercesine çalıştığını gördükçe üzüntüden tırnaklarını yiyor. - Haldun Taner

  • Isırmak

    Sivrisinekler çocuğun kollarını yemiş.

  • Batmak, çizmek, kaşındırmak, dalamak
  • Hoşa gitmeyen kötü bir duruma uğramak, tutulmak

    Kendini topladı ama fena yerinden gagayı yedi sanırım... - Memduh Şevket Esendal

[nesnesiz]

  • Hakkı olmayan ve kendisine yasak edilmiş bulunan bir şeyi kabul etmek

    Haram yemek. Rüşvet yemek.

  • Harcamak, tüketmek, bitirmek

    Mirası sen yedin, zahmeti ben çekiyorum diye latife ediyordu. - Memduh Şevket Esendal

  • Yasal yoldan cezalandırılmak
  • Birine alacağını vermemek, ödememek

    Bu adam benim yüz bin liramı yedi.

  • Başkasının parasını harcamak

    Dalkavuklar çok parasını yemişler.

[nesnesiz]

  • Harcanmak, kullanılmak, sarf edilmek

    Yapımına başlanan bu yapı günde 5 ton çimento yiyor.

[mecaz]

  • Sürekli üzmek, tedirgin etmek

    Bu dert beni yiyor.

[argo]

  • Gücünü kırmak, perişan etmek, mahvetmek

[argo]

  • Kandırmak

    Bizi yemek, sana mı kaldı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yediği naneye bak!
  • yediği önünde, yemediği ardında
  • yedikleri içtikleri ayrı gitmemek
  • yedirip içirmek
  • ye kürküm ye!
  • yemeden içmeden
  • yeme de yanında yat
  • yiyip bitirmek
  • yiyip içmek

Birleşik Kelimeler: mirasyedi, otyiyenler, balyemez, etyemez, hüryemez, varyemez, karıncayiyen

ÇİMEK

[isim]

[halk ağzında]

  • Çimecek yer

EŞMEK

[-i]

  • Toprağı veya toprak gibi yumuşak bir şeyi biraz kazmak

    Bereket versin ateş koydu demin komşu kadın / Üşüyorsan eşiver mangalı, eş, eş de ısın - Mehmet Akif Ersoy

[mecaz]

  • Araştırmak, incelemek

[nesnesiz]

  • At hızlı gitmek

EZMEK

[-i]

  • Üstüne basarak veya bir şey arasına sıkıştırarak yassılaştırmak, biçimini değiştirmek

    Ben kendi hesabıma aruzu bir bal mumu gibi ezer, oynar, istediğim şekle sokardım. - Enis Behiç Koryürek

  • Ağır bir şey, başka bir şeyin üzerinden geçmek, çiğnemek

    Rüzgârın içinde birbirini ezercesine kaçıştılar. - Sait Faik Abasıyanık

[nesnesiz]

  • Sıvı içinde bastırıp karıştırarak eritmek

    Şerbet için şeker ezmek. Boya ezmek.

[mecaz]

  • Üzmek, sıkıntıya sokmak

    Seven kalbi ezmek, sevmeyen kalbi durdurmaktan daha affedilmez bir cinayettir. - Aka Gündüz

[mecaz]

  • Dayanıklılığını aşacak derecede çalıştırarak yormak

    Bu yol hayvanı ezdi.

[mecaz]

  • Yenmek, sindirmek

    Düşmanı ezmek.

[argo]

  • Harcamak

    Paraları bir haftada ezerim. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ez de suyunu iç
  • ezip büzmek

Birleşik Kelimeler: ezimevi, elezer, özezer, karıncaezmez

İÇMEK

[-i]

  • Bir sıvıyı ağza alıp yutmak

    Bir oluktan buz gibi bir su içtik. - Sait Faik Abasıyanık

  • Sigara, nargile vb.nin dumanını içe çekmek

    Evinden, pek seyrek zamanlarda içtiği nargilesini istedi. - Halide Edip Adıvar

  • Bir şey, bir sıvıyı içine çekmek, emmek

    Toprak suyu içer.

[nesnesiz]

  • İçki kullanmak

    O akşam saat ikiye kadar içtiler. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • içecek suyu olmak
  • içtikleri su ayrı gitmemek

SÜMEK

[isim]

[halk ağzında]

  • Eğirilmek için temizlenmiş, taranmış yumak biçiminde yün

ÜŞMEK

[-e]

[halk ağzında]

  • Üşüşmek

    Herkes başıma üştü. Ekmeğe karınca üştü.

ÜZMEK

[-i]

  • Üzüntü vermek

    Onu biraz üzerim ama zekâsına da bayılırım. - Sait Faik Abasıyanık

  • Bir şeyi gerip çekerek gevşetmek, sürterek aşındırmak

    Odunlar eşeğin sırtını üzüyordu. - Halikarnas Balıkçısı

İVMEK

[nesnesiz]

  • Çabuk davranmak, acele etmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iven kız ere varmaz, varsa da baht bulmaz