Kol ile Biten Kelimeler

KOL ile biten 12 kelime bulunuyor. Sonu KOL olan kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kol kelimesinin anlamı nedir? Kol ile başlayan kelimeler. İçinde kol olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

8 Harfli Kelimeler

PROTOKOL15

7 Harfli Kelimeler

GAYAKOL14, KAFAKOL14, AYNAKOL10, DİALKOL10, KARAKOL8

6 Harfli Kelimeler

SAĞKOL15, GLİKOL11, KAŞKOL10

5 Harfli Kelimeler

ALKOL6

4 Harfli Kelimeler

EKOL5

3 Harfli Kelimeler

KOL4

KOL

[isim]

[anatomi]

  • İnsan vücudunda omuz başından parmak uçlarına kadar uzanan bölüm
  • Giyside vücudun bu bölümünü saran parça

    Kara yağız oğlan yalandan gözlerinin yaşını pembe mintanının kollarına siliyordu. - Osman Cemal Kaygılı

  • Makinelerde tutup çevirmeye, çekmeye yarayan ağaç veya metal parça

[anatomi]

  • Koyun, dana, kuzu vb.nde ön ayağın üst bölümü

[bitki bilimi]

  • Ağaçlarda gövdeden ayrılan kalın dal

[müzik]

  • Bazı çalgıların elle tutulan sap bölümü
  • Koltuk, divan vb.nin yan tarafında bulunan dayanmaya yarayan parça
  • Bir şeyin ayrıldığı bölümlerden her biri, dal (I), kısım, şube, branş

    Türk Dil Kurumunun bilim ve uygulama kolları.

[tarih]

  • Karakol

    Lakin böyle kardan yolların örtüldüğü bu gecede, koldan korku yoktu. Rahatça eğlenebilirlerdi. - Refik Halit Karay

  • İş takımı, ekip, grup

    Öteki koldaki iki hamlacıdan birisi acınacak bir zayıflıktaydı. - Sait Faik Abasıyanık

[askerlik]

  • Kanat

    Sağ kol. Sol kol.

  • Dizi, düzen

    Yürüyüş kolu.

[denizcilik]

  • Bir halat oluşturan bükülmüş lif demetlerinden her biri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kola çıkmak
  • kol atmak
  • kol gezmek
  • kol kanat olmak (veya germek)
  • kolları kopmak
  • kollarını açmak
  • kollarının arasına almak
  • kollarını sallaya sallaya gelmek
  • kolları sıvamak
  • kolu kanadı kırılmak
  • koluna girmek
  • koluna kuvvet
  • kolunda altın bileziği olmak
  • kol uzatmak
  • kol vermek
  • kol vurmak

Birleşik Kelimeler: kolağası, kol ağzı, kol akımı, kol bağı, kolbastı, kolbaşı, kol böreği, kol değirmeni, kol demiri, kol emekçisi, kol kapağı, kol kemiği, kol kola, kol nizamı, kol saati, beşinci kol, çift kol, eğitsel kol, kafakol, karakol, karpuz kol, ön kol, sağkol, sağ kol, takma kol, kolu uzun, cırcır kolu, çengi kolu, dağ kolu, deve kolu, imdat kolu, iş kolu, kantar kolu, kapı kolu, keşif kolu, kumanda kolu, sürgü kolu, tulumba kolu, vites kolu, yay kolu, yürüyüş kolu, zuhuri kolu

EKOL (Kelime Kökeni: Fransızca école)

[isim]

  • Bir bilim ve sanat kolunda ayrı nitelik ve özellikleri bulunan yöntem veya akım, okul

    Bizim ekolü biraz tetkik etmiş olsaydınız daha rahat anlaşırdık. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ekol kurmak

ALKOL (Kelime Kökeni: Fransızca alcool)

[isim]

[kimya]

  • Bira, şarap vb. sıvıların veya pancar, patates nişastasının şekere dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan glikoz çözeltilerin mayalaşmış özlerinin damıtılmasıyla elde edilen, kokulu, uçucu, yanıcı, renksiz sıvı, ispirto, etanol, etil alkol

[mecaz]

  • Her türlü alkollü içki

    Nefesleri alkol kokan bu kimseler pis paçavralar giyinmişlerdi. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alkol duvarını aşmak

Birleşik Kelimeler: alkolmetre, alkolölçer, asit alkol, etil alkol

KARAKOL

[isim]

  • Güvenliği sağlamakla görevli kimselerin bulunduğu yapı

    O işleri bu saatte karakolda bulunan küçük memurlar bilmez. - Refik Halit Karay

[tarih]

  • Güvenliği sağlamak amacıyla dolaşan polis, jandarma veya asker topluluğu, kol, kulluk, devriye

Ata Sözleri ve Deyimler

  • karakola düşmek
  • karakol gezmek
  • karakol kurmak

Birleşik Kelimeler: karakol gemisi, karakol hattı, ileri karakol, jandarma karakolu, nizamiye karakolu, polis karakolu, sınır karakolu

AYNAKOL

[isim]

  • Bisiklette hareketi arka tekerleğe ulaştıran dişli takımı

DİALKOL (Kelime Kökeni: Fransızca dialcool)

[isim]

[kimya]

  • Glikol

KAŞKOL (Kelime Kökeni: Fransızca cache-col)

[isim]

  • Boyun atkısı, atkı

    Bir tanesi çenesine yün bir kaşkol bağlamış. - Sait Faik Abasıyanık

GLİKOL (Kelime Kökeni: Fransızca glycol)

[isim]

[kimya]

  • Çok dayanıklı filmlerin ve bazı sentetik kumaşların yapımında kullanılan, birleşiminde iki alkol grubu bulunan madde, dialkol (CH2 OH-CH2 OH)

GAYAKOL (Kelime Kökeni: Fransızca gaïacol)

[isim]

  • Peygamber ağacı reçinesinden çıkarılan ve hekimlikte kullanılan bir sıvı

KAFAKOL

[isim]

[spor]

  • Güreşte bir oyun türü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kafakola almak

PROTOKOL (Kelime Kökeni: Fransızca protocole)

[isim]

  • Bir toplantı, oturum, soruşturma sonunda imzalanan belge
  • Diplomatlar arasında yapılan anlaşma tutanağı
  • Diplomatlıkta, devletler arasındaki ilişkilerde geçen yazışmalarda, resmî törenlerde, devlet başkanları ile onların temsilcileri arasındaki görüşmelerde uygulanan kurallar
  • Resmî ilişkilerde ve işlemlerde ciddiyet

    Protokole filan sığmamasına rağmen dönüşte beni tekrar vagonuna çağırttı. - Ahmet Kabaklı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • protokole dâhil

SAĞKOL

[isim]

[mecaz]

  • Birinin çok güvendiği kimse

    Kendisine kardeşim gözüyle bakılacağını, isterse her konuda sağkolum olacağını söyledim. - Refik Erduran