Kan ile Başlayan 6 Harfli Kelimeler
KAN harfleri ile başlayan 6 harfli 23 kelime bulunuyor. Başında KAN olan 6 harfli kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "kan ile biten 6 harfli kelimeler. İçinde Kan olan 6 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
KANSIZ11,
KANKAN (Kelime Kökeni: Fransızca cancan)
- Kadınların oynadığı hareketli bir Fransız dansı
KANTAR (Kelime Kökeni: Arapça ḳinṭār)
- Ağırlık sıfırken yatay duran bir kaldıraç koluna dik olarak tutturulmuş bir ibrenin sapmasıyla kütleleri tartan araç
- Tartılacak kütle alttaki çengele takıldığında sarmal bir yaya bağlı olan ve normal olarak sıfırı gösteren bir okun, yanlarda gösterilmiş ağırlık birimleri hizasına gelmesiyle kütle ağırlığını belirleyen bir tür tartı aleti, el kantarı
- Baskül
-
56,452 kilogram ağırlığında veya kırk dört okkalık bir ağırlık ve sığa birimi
İki kantar kireç.
Ata Sözleri ve Deyimler
- kantara çekmek (veya vurmak)
- kantarın topunu kaçırmak
Birleşik Kelimeler: kantar ağası, kantar kabağı, kantar kolu, kantar topu, kantarı belinde, el kantarı
KANTAT (Kelime Kökeni: Fransızca cantate)
- Kahramanlık ve din konularında yazılıp bestelenen şiir veya bu şiirin orkestra eşliğindeki tek veya çok sesli bestesi
KANTİN (Kelime Kökeni: Fransızca cantine)
- Kışla, fabrika, okul vb. yerlerde yiyecek ve içecek maddelerinin satıldığı yer
- Bu gibi kurumlarda işletilen ve yalnız o kuruma bağlı kimselerin yemek yediği lokanta
KANAAT (Kelime Kökeni: Arapça ḳanāʿat)
- Elindekinden hoşnut olma durumu, kanıklık, yeter bulma, yetinme, fazlasını istememe, doyum
-
Kanma, inanma
Sınıfını geçeceğine kanaatim yok.
-
Kanış, kanı, inanç, düşünce
Biz kanaatlerimizi açık söyleriz. - Etem İzzet Benice
Ata Sözleri ve Deyimler
- kanaat etmek
- kanaat getirmek
- kanaat gibi devlet olmaz
Birleşik Kelimeler: kıt kanaat
KANARA (Kelime Kökeni: Arapça ḳinnāre)
- Kesimevi, mezbaha
KANATA (Kelime Kökeni: İtalyanca canetta)
- Ağzı geniş, tek kulplu su kabı
KANMAK
- Söylenilen sözün, anlatılan konunun doğruluğuna inanmak
- Tatlı sözlere aldanmak
-
Bir gereksinimini, bir isteğini yeteri kadar karşılamış olmak, doymak
Siz bile bu şekil, renk, koku zenginliğine kanmış ve yorulmuş ruhunuzla... - Reşat Nuri Güntekin
-
Yetinmek, iktifa etmek
Odalarının keçeleri üstüne serilmiş seccadelerde bazen namaz kılmakla kanmayarak çoraplarını çıkarır. - Ahmet Hamdi Tanpınar
KANSER (Kelime Kökeni: Fransızca cancer)
-
Bir organ veya dokudaki hücrelerin kontrolsüz olarak bölünüp çoğalmasına bağlı olarak yakın dokulara yayılmasıyla veya uzak dokulara sıçramasıyla beliren hastalık, amansız hastalık, incitmebeni, dokunmabana
Doktorlar, kendisinde ilerlemiş bir kanser bulmuşlardır. - Falih Rıfkı Atay
Birleşik Kelimeler: kanser bilimi, kan kanseri
KANUNİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳānūnī)
- Yasal
- Kanuncu
KANTON (Kelime Kökeni: Fransızca canton)
- İsviçre Konfederasyonu'nu oluşturan devletlerden her biri
KANAMA
-
Kanamak işi, nezif
Burun kanaması, diş kırılması, ötede beride ufak tefek sıyrıklar ve şişler... - Reşat Nuri Güntekin
Birleşik Kelimeler: beyin kanaması
KANYAK (Kelime Kökeni: Fransızca cognac)
- Konyak
KANDİL (Kelime Kökeni: Arapça ḳindīl)
-
İçinde sıvı bir yağ ve fitil bulunan kaptan oluşmuş aydınlatma aracı
Gece kandili birdenbire sönmüş, oda zifirî karanlık kesilmişti. - Ömer Seyfettin
- Kandil gecesi
- Çok sarhoş
Ata Sözleri ve Deyimler
- kandilin yağı tükenmek
Birleşik Kelimeler: kandil çiçeği, kandil çöreği, kandil gecesi, kandil günü, kandil simidi, kandil yağı, gök kandil, kör kandil, top kandil, Berat Kandili, idare kandili, meryemanakandili, Mevlit Kandili, Miraç Kandili, Regaip Kandili
KANYON (Kelime Kökeni: Fransızca canyon)
-
Bir akarsuyun kalkerli bir alanda oyarak oluşturduğu, bir kıvrımı keserek iki yandaki çukurlukları birleştiren, dar ve boğaz biçimindeki vadi, dar boğaz, kapuz, kısık, klüz
Rüzgârların kanyonlarda ıslık çaldığı gün batımları insanın içine dokunurdu. - Murathan Mungan