[-e]

• Beğenilen, hoşlanılan bir şeyi edinme veya bir yiyeceği yeme isteğini duymak

  İki gün evvel bir muhallebici dükkânının vitrinindeki kazandibine imrendim. - Burhan Felek

• Beğenilen bir kişi veya şeye benzemeyi istemek, gıpta etmek

  Çağımızın yazarları arasında da klasiklere imrenenler yok değildir. - Salâh Birsel

[isim]

• Ramazanda imsak vaktini ve namaz vakitlerini gösteren çizelge

[isim]

• İmalat yapan kimse

[isim]

• İmzalamak işi

  Onunla, kontratı imzalamaya geldiğim zaman tanıştım. - Adalet Ağaoğlu

[isim]

• İmgelemek işi, tahayyül

[sıfat]

• Olma ihtimali bulunmayan, olanaksız

  Böyle gölgede kalan havuzlarda balıkların çoğalması imkânsızdır. - İsmail Hakkı Baltacıoğlu

[isim]

• Adana iline bağlı ilçelerden biri