İm ile Biten 8 Harfli Kelimeler



İM ile biten 8 harfli 33 kelime bulunuyor. Sonu İM olan 8 karekterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "İm ile başlayan 8 harfli kelimeler. İçinde İm olan 8 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

HÖŞMERİM23, GÖNDERİM21, DEVŞİRİM20, GÖSTERİM20, MÜNHEZİM19, SEĞİRDİM19, BAŞHEKİM18, MÜNECCİM18, BENZEŞİM17, PİRPİRİM17, PANDOMİM17, YÖNELTİM17, DÜZELTİM16, NEVRESİM16, MÜTERCİM15, MÜLTEZİM15, BİRLEŞİM14, BENZETİM14, MÜTEMMİM14, YERLEŞİM14, YÜKSELİM14, BİNDİRİM13, BİLDİRİM13, MÜSTAKİM13, MÜSELLİM13, NEYLEYİM13, İKİLEŞİM12, İLETİŞİM12, SİNDİRİM12, TİTREŞİM12, ÜSTLENİM12, SESLETİM11, KESTİRİM10


KESTİRİM


[isim]
  • Kestirme işi, tahmin

SESLETİM


[isim] [dil bilimi]
  • Söyleyiş

İKİLEŞİM


[isim] [biyoloji]
  • İki eşit parçaya ayrılmak üzere büyüme noktasından ikiye bölünerek dallanma, dikotomi

İLETİŞİM


[isim]
  • Duygu, düşünce veya bilgilerin akla gelebilecek her türlü yolla başkalarına aktarılması, bildirişim, haberleşme, komünikasyon
[teknik]
  • Telefon, telgraf, televizyon, radyo vb. araçlardan yararlanarak yürütülen bilgi alışverişi, bildirişim, haberleşme, muhabere, komünikasyon

    Basın mensupları bağlı oldukları yayın kuruluşları ile iletişim hâlindeydiler. - Nazlı Eray

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iletişim kurmak

Birleşik Kelimeler: iletişim ağı, iletişim araçları, iletişim merkezi, iletişim ortamı, iletişim uzmanı, uz iletişim, kitle iletişimi


SİNDİRİM


[isim] [biyoloji]
  • Besinlerin çeşitli enzimlerle eritilerek, parçalanarak ince bağırsakta emilebilir, kana karışabilir duruma gelmesi için uğradıkları fiziksel ve kimyasal değişikliklerin bütünü, hazım

Birleşik Kelimeler: sindirim aygıtı, sindirim bilimi, sindirim organları, sindirim sistemi


TİTREŞİM


[isim] [fizik]
  • Küçük ve hızlı salınım, ihtizaz, vibrasyon, rezonans

    Küçük ölçüde kuvars kristalinin titreşimleri olmasa hepimizin kullandığı kuvarslı saatler yapılamazdı. - Aydın Boysan

Birleşik Kelimeler: titreşim önleyici


ÜSTLENİM


[isim]
  • Üstlenme işi

BİNDİRİM


[isim]
  • Zam
[sinema]
  • İlk çekimin son görüntülerinin yavaş yavaş silikleştirilmesi, ikinci çekimin ilk görüntülerinin gittikçe güçlendirilmesinden sonra belli bir noktada iki çekimin görüntülerinin üst üste gelmesi ve en sonunda ikinci çekimin görüntülerinin belirginleşmesi tekniği
[müzik]
  • Melodiye sadık kalınarak bir parçanın yeniden değişik ritimlerde çalınması

BİLDİRİM


[isim]
  • Bildirme işi

Birleşik Kelimeler: bildirim ödencesi, geri bildirim, yazılı bildirim, genel uygunluk bildirimi, mal bildirimi


MÜSTAKİM (Kelime Kökeni: Arapça mustaḳīm)


[sıfat] [eskimiş]
  • Doğru, doğruluktan şaşmayan
[matematik]
  • Doğrulu

MÜSELLİM (Kelime Kökeni: Arapça musellim)


[isim] [tarih]
  • Osmanlı Devleti'nde eyalet ve sancakta yönetimi elinde bulunduran kişi

NEYLEYİM


Ata Sözleri ve Deyimler

  • ne âlem
  • ne âlemde?
  • ne alıp veremiyor?
  • ne arar (veya onda ... ne gezer)
  • ne arıyor
  • ne biçim?
  • ne buyrulur?
  • ne çare
  • ne çıkar
  • ne çiçektir, biliriz
  • ne dedim de
  • ne demek?
  • ne demek olsun
  • ne demeye
  • ne denir (veya dersin)
  • ne denli
  • ne de olsa
  • ne dese beğenirsin?
  • nedir ki
  • ne diye?
  • ne ekersen onu biçersin
  • ne fayda
  • ne gam
  • ne gezer
  • ne gibi?
  • ne gözle bakmak
  • ne güne duruyor?
  • ne günlere kaldık!
  • ne haber?
  • ne hacet
  • ne haddine!
  • ne hâlde?
  • ne hâli varsa görsün
  • ne hikmetse (veya hikmettir)
  • ne idiği belirsiz
  • ne imiş?
  • ne ise
  • ne istediğini bilmek
  • ne iyi!
  • ne kadar
  • ne kadar olsa
  • ne kadar varsa
  • ne lazım
  • neler
  • neler de neler, maydanozlu köfteler
  • neler neler
  • ne mal olduğunu bilmek (veya anlamak)
  • ne mene
  • ne menem
  • ne mümkün
  • ne münasebet!
  • ne o?
  • ne olacak!
  • ne olduğunu bilememek
  • ne oldum delisi olmak
  • ne olur (veya olursun veya olursunuz)
  • ne olursa olsun
  • ne oluyor?
  • ne pahasına olursa olsun
  • ne söylüyorsun?
  • ne var ki
  • ne yaparsın (veya yapmalı) ki
  • ne yapıp yapıp
  • ne yaptığını bilmemek
  • ne yazar
  • ne yazık ki
  • neye uğradığını bilememek (veya anlamamak veya şaşırmak)
  • neyin nesi (kimin fesi)
  • neymiş
  • ne yüzle


BİRLEŞİM


[isim]
  • Birleşme işi
[biyoloji]
  • Döllenmek için erkekle dişi hayvanın bir araya gelmesi

BENZETİM


[isim]
  • Taklit etme, benzerini yapma, simülasyon

MÜTEMMİM (Kelime Kökeni: Arapça mutemmim)


[sıfat] [eskimiş]
  • Tamamlayan, bütünleyen, bitiren

    Hâlbuki birçok kadınlar malumatlarını zarafetlerinin bir mütemmimi addederler. - Peyami Safa

[matematik]
  • Bütünler
[isim] [dil bilgisi]
  • Tümleç

Birleşik Kelimeler: mütemmim cüz