[isim]

• Tutsak

  Meyhaneden çıktığında sarhoş kafayla bir esir gemisine binmiş, güvertede sızıp kalmıştı. - İhsan Oktay Anar

• Köle

[mecaz]

• Bir düşünceye veya bir kimseye körü körüne bağlı olan kimse

  Onun güzelliğinin esiri oldular.

Ata Sözleri ve Deyimler

• esir almak
• esir düşmek
• esir etmek
• esir olmak
• esir yatmak

[isim]

[fizik]

• Atomlar arasındaki boşluğu ve bütün evreni doldurduğu varsayılan, ağırlığı olmayan, ısı ve ışığı ileten töz

• Hava

[isim]

• Eğitilmiş hayvanların ve cambazların gösteri yaptıkları genellikle kapalı yer

  O yalnız hasmıyla değil, bütün sirk halkıyla güreşiyor. - Halide Edip Adıvar

[isim]

[eskimiş]

• Dişi tutsak

• Cariye, dişi köle

[isim]

[eskimiş]

• Hayatı ölümsüzleştirme, madenleri altına çevirme vb. olağanüstü etkileri olduğuna inanılan sıvı

  İşte şimdi damarlarımda bu iksirin alevleri dolaşıyor. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

• İç ferahlatıcı ilaç veya içki

• Aşk ilham eden büyülü içki

[isim]

[matematik]

• Bir birimin bölündüğü eşit parçalardan birini veya birkaçını anlatan sayı

  Yarım, üçte bir, yüzde üç birer kesirdir.

[isim]

[edebiyat]

• Düzyazı

  Her millette olduğu gibi bizde de kelimeleri şiir canlandırmış, nesir sadece kullanmıştır. - Yahya Kemal Beyatlı

[isim]

[eskimiş]

• Nesir yazan, nesir ustası

  Başlıca şair ve nasirleri tamamıyla öğrenmek için külliyat okumak merakına düştüm. - Yahya Kemal Beyatlı

[isim]

• Bit, tahtakurusu vb. asalak böceklerin yumurtası

  Hepsi bit, sirke içinde; sıvandım, hepsini temizledim. - Halide Edip Adıvar

[isim]

• Salatalara, yemeklere ekşilik vermek için kullanılan ekşimiş üzüm, elma, limon vb. suyu

• Birtakım kimyasal yöntemlerle hazırlanmış birleşiklerin ortak adı

[isim]

• İtfaiye, cankurtaran ve polis araçlarında bulunan, tiz ses çıkaran uyarıcı alet

  İtfaiyelerin çanları çalıyor, sirenleri ötüyordu. - Çetin Altan

• Üst tarafı kız, alt tarafı balık olduğuna inanılan deniz kızı

[isim]

• Etki

  Bazılarının da kanaati şudur ki iyi ahlakta çalışmanın rolü ve tesiri vardır. - Necip Fazıl Kısakürek

Ata Sözleri ve Deyimler

• tesir bırakmak
• tesir etmek
• tesirini göstermek

[isim]

[halk ağzında]

• Yabani ıspanak (Chenopodium album)

[isim]

[eskimiş]

• Çalma, hırsızlık

[isim]

[eskimiş]

• Kısaltma, kısma

• Kusurda bulunma

[hukuk]

• Dikkatsizlik, tedbirsizlik, meslekte acemilik veya düzene, buyruklara ve talimata uymazlıktan doğan kusurlu olma durumu

  Elbette bir taksirimiz varmış ki çekiyoruz. Bugünleri de görmek mukaddermiş. - Memduh Şevket Esendal

[isim]

• Çoğaltma

Ata Sözleri ve Deyimler

• teksir etmek

[isim]

[müzik]

• Türk müziğinde genellikle neşeli ve hareketli nağmeler içeren bir tür oyun havası

• Ayağın yere sürtülerek veya yerde kaydırılarak oynanmasına dayalı, kadın erkek beraber oynanan bir tür halk oyunu