İçinde Ka Bulunan 5 Harfli Kelimeler

İçerisinde KA olan 5 harfli 293 kelime bulunuyor. İçinde KA olan 5 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ka ile başlayan 5 harfli kelimeler. ka ile biten 5 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

KAJ18, EVKAF17, KAVAF17, AKAJU15, KAHVE15, KAVGA15, KAVUZ15, FİŞKA14, JAKAR14, KAŞİF14, YUFKA14, KAPIŞ13, KAPUZ13, KAĞIT13, KAHPE13, KAĞNI13, KAP13, ŞIPKA13, ZIPKA13, ÇUŞKA12, FASKA12, FIRKA12, KAFES12, KAFUR12, KAÇIŞ12, KAĞAN12, KAYIP12, KAYGI12, KAVAS12, KAVİM12, KAVİS12, KAVKI12, KAVMİ12, KAVUK12, KAVUN12, KAVUT12, SAKAF12, ŞAPKA12, VOTKA12, VOKAL12, EFKAR11, FAKAT11, KADEH11, KAFİR11, KABIZ11, KALFA11, KAHYA11, KAVAL11, KAVAK11, KAYIŞ11, KAZAZ11, KAVAT11, KAVİL11, VAKAR11, VATKA11, YUKAÇ11, KAM11, AHKAM10, BAKAÇ10, BAŞKA10, HIRKA10, HOKKA10, HAKAS10, KAPLI10, KAPMA10, KAPUT10, KARGI10, KARGO10, KAMGA10, KAMIŞ10, KASAP10, KAMÇI10, KABZA10, KAHIR10, KALIP10, KAZIM10, KAYŞA10, KAYAÇ10, KAP10, OKA10, POLKA10, ŞAYKA10, ÇIKAK9, ÇIKAN9, ÇIKAR9, ÇOKAL9, HALKA9, HAKAN9, İPEKA9, İLKAH9, KAPAN9, KAPİK9, KAPAK9, KARGA9, KARHA9, KANIŞ9, KARIŞ9, KAŞIK9, KAŞLI9, KATİP9, KARŞI9, KADÜK9, KAGİR9, KAÇMA9, KAÇLI9, KABUS9, KAÇIK9, KALCI9, KALIÇ9, KALIŞ9, KAHİL9, KAHİN9, KAHİR9, KAHTA9, KAKIÇ9, KAKIŞ9, KAZIK9, KAZIL9, KAZMA9, LAKAP9, MAÇKA9, KAP9, KAH9, PLAKA9, PARKA9, SOYKA9, TOKAÇ9, TIKAÇ9, CUKKA9, ARKAÇ8, BAKAM8, BEKAS8, ÇARKA8, ÇAKAL8, ÇAKAR8, KAL8, ENKAZ8, İŞKAL8, KAMUS8, KANCA8, KANİŞ8, KAŞAR8, KAŞAN8, KASIM8, KADEM8, KADIN8, KADİM8, KAÇTA8, KADRO8, KABLO8, KABUK8, KABUL8, KAÇAK8, KAÇAR8, KALÇA8, KAKAÇ8, KAYIR8, KAYIT8, KAYMA8, KAYME8, KAYIN8, KAZAK8, KAZAN8, KAYIK8, LAÇKA8, MUSKA8, SISKA8, ŞİKAR8, ŞAKAK8, ZANKA8, ZEKAT8, AKABE7, BANKA7, BARKA7, BAKAN7, BEKAR7, DAKAR7, DEKAN7, DEKAR7, DAKKA7, ISKAT7, KISKA7, KATIM7, KASNI7, KASMA7, KARYE7, KASEM7, KASIK7, KASIR7, KASIT7, KASİS7, KASKO7, KASLI7, KALYA7, KADAR7, KADER7, KADİR7, KADİT7, KABAK7, KABAN7, KABİL7, KABİN7, KABİR7, KALAY7, KALBİ7, KALIM7, KAKÜL7, KAİDE7, KAKIM7, KAYRA7, KAYAR7, KAYAK7, KAYAN7, MAKAS7, MAKAM7, SOKAK7, YARKA7, ASKAT6, İSKAN6, İMKAN6, İKAME6, KOKAK6, KARIK6, KARIN6, KANUN6, KANTO6, KANON6, KAMET6, KAMİL6, KANIK6, KANIT6, KANLI6, KANMA6, KAMER6, KARLI6, KATIK6, KATKI6, KATLI6, KATMA6, KATOT6, KATIR6, KASTİ6, KARST6, KARUN6, KASET6, KARMA6, KAMAN6, KALEM6, KALAS6, KALIN6, KALIT6, KALMA6, KALIK6, KAİME6, KAKAO6, KAKMA6, LOKAL6, MARKA6, MAKAT6, MAKAK6, MEKAN6, RAKAM6, SKALA6, SAKAT6, SAKAR6, SAKAL6, SAİKA6, SAKAK6, TOKAT6, TAKAS6, UKALA6, ARAKA5, ALKAN5, AKALA5, AKAİT5, ALAKA5, ERKAN5, ERİKA5, İNKAR5, KARAT5, KARAR5, KANAL5, KANAT5, KANKA5, KARNE5, KATAR5, KATİL5, KARNİ5, KATRE5, KALAN5, KALAK5, REKAT5, TAKAT5

ARAKA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[bitki bilimi]

  • İri taneli bezelye

ALKAN (Kelime Kökeni: Fransızca alcane)

[isim]

[kimya]

  • Doymuş alifatik hidrokarbonların genel adı, parafin

AKALA

[isim]

  • Amerikan tohumundan yurdumuzda üretilen bir tür pamuk

AKAİT (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳāʾid)

[isim]

[din bilgisi]

  • Bir dinin öğrenilmesi gereken inançlarının ve tapınma kurallarının tümü
  • Bu kuralları toplayan kitap

ALAKA (Kelime Kökeni: Arapça ʿalāḳa)

[isim]

  • İlgi

    Sporla alakası var, dedimse öyle sıkı fıkı bir alaka değil. - Nazım Hikmet

  • Gönül bağı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alaka (veya alakasını) çekmek (veya toplamak veya uyandırmak)
  • alaka duymak
  • alakayı (veya alakasını) kesmek

Birleşik Kelimeler: kelalaka

ERKÂN (Kelime Kökeni: Arapça erkān)

[isim]

  • Bir topluluğun ileri gelenleri, büyükler, üstler

    Yüksek sınıf mahalle erkânını da konaklarına uğrayıp meseleden haberdar eder. - Refik Halit Karay

  • Yol, yöntem

    Onun arkasına bu yolda, bu erkânda gelmiş geçmiş ustalar, pirler vardı. - Ömer Seyfettin

[askerlik]

  • General veya amiral aşamasındaki askerler

Ata Sözleri ve Deyimler

  • erkân göstermek

Birleşik Kelimeler: erkânıharbiyeiumumiye, erkânıharp, erkân kürkü, erkân minderi, adap erkân, yol erkân, hükûmet erkânı, çarıklı erkânıharp

ERİKA

[isim]

[bitki bilimi]

  • Süpürge otu

İNKÂR (Kelime Kökeni: Arapça inkār)

[isim]

  • Yaptığını, söylediğini, tanık olduğunu saklama, gizleme, yadsıma
  • Kabul etmeme, tanımama

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inkârdan gelmek
  • inkâr etmek

KARAR (Kelime Kökeni: Arapça ḳarār)

[isim]

  • Bir iş veya sorun hakkında düşünülerek verilen kesin yargı

    Bu kararı söyleyen sesin tesiri gözlerimizi yaşla doldurdu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

[hukuk]

  • Herhangi bir durum için tartışılarak verilen kesin yargı, hüküm

    Yargıç kararı.

  • Bu yargıyı bildiren belge

    Mahkeme kararını aldı.

  • Değişmeyen, düzenli durum, düzenlilik, yöntemlilik
  • Değişmez olma

    Havanın hiç kararı yok.

  • Tam ölçüsünde, ne az ne çok

    Yemeğin tuzu karar.

[müzik]

  • Türk müziğinde, taksim yaparken ana makama dönüş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • karara bağlamak
  • karara kalmak
  • karar almak
  • karar altına almak
  • karara varmak
  • karar bulmak
  • kararında bırakmak
  • karar kılmak
  • karar vermek

Birleşik Kelimeler: kararname, bir karar, kavlükarar, nihai karar, orta karar, tashihikarar, ara kararı, arama kararı, gıyap kararı, görevsizlik kararı, göz kararı, hakem kararı, mahkeme kararı, takipsizlik kararı

KANAL (Kelime Kökeni: Fransızca canal)

[isim]

  • Bazı bölgeleri sulamak, kurutmak amacıyla veya gemilerin işlemesine elverişli, insan eliyle açılmış su yolu

    Süveyş Kanalı.

    Panama Kanalı.

  • Telefon, telgraf, radyo, televizyon vb. araçlarla iletişimi sağlayan yol, hat

    Bir kanaldan ötekine geçerken aldığı yüklü transfer bedelini nasıl ödeyecekti bu kadın? - İnci Aral

  • Tahtanın liflerine dik yönde açılan kırlangıç kuyruğu biçimli girinti

[anatomi]

  • İçinden damar, sinir veya bir sıvı geçen yol

[coğrafya]

  • İki kıyı arasındaki dar ve derin deniz

    Mozambik Kanalı.

Birleşik Kelimeler: atmık kanalı, hava kanalı, öd kanalı, reçine kanalı, yarım daire kanalları

KANAT

[isim]

  • Kuşlarda ve böceklerde uçmayı sağlayan organ

    Bir daldan hızla geçip gitti bir kuş kanadı / Sessizlik bir tüy gibi bir dakika sallandı / Pırıldadı bir ateş böceği sarmaşıkta - Halit Fahri Ozansoy

  • Balıklarda yüzgeç
  • Bir uçağın havada durmasını sağlayan taşıyıcı aerodinamik güçlerin etkilediği yatay yüzey
  • Kapı, pencere, dolap gibi dikine açılıp kapanan şeylerin kapağı

    Bir müddet kapı kanatlarının kenarlarını okşarcasına yokladı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Yan, taraf

    Perde kanadı.

  • Meclis, parti vb. topluluklarda düşünce yönünden özellik gösteren taraflardan her biri

    Partinin sol kanadı.

  • Fırıldak biçiminde olan şeylerde kol

    Yel değirmeni kanadı.

    Pervane kanadı.

  • Angıç

[askerlik]

  • Savaş düzenindeki ordunun iki yanından her biri, cenah

    Ordunun sağ kanadı.

[spor]

  • Futbol, hentbol vb. takım oyunlarında hücum hattının sağ ve sol bölümü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kanadı altına almak
  • kanat açmak
  • kanat alıştırmak
  • kanat çırpmak
  • kanat germek

Birleşik Kelimeler: çakırkanat, kın kanat, kızılkanat, sağ kanat, sarıkanat, yelkenkanat, burun kanadı, kazkanadı, kuşkanadı, pencere kanadı

KANKA

[isim]

[teklifsiz konuşmada]

  • Kardeş kadar yakın olan kimse

KARNE (Kelime Kökeni: Fransızca carnet)

[isim]

[eğitim bilimi]

  • Öğrencilere dönem sonlarında okul yönetimleri tarafından verilen ve her dersin başarı durumu ile devam, sağlık, yetenek ve genel gidiş durumlarını gösteren belge
  • Kişilerin bir haktan yararlanmaları için bir kuruluş tarafından verilen belge

    Ekmek karnesi. Vapur karnesi.

Birleşik Kelimeler: çalışma karnesi, sağlık karnesi

KATAR (Kelime Kökeni: Arapça ḳiṭār)

[isim]

  • Tren

    Kendisini getiren metro katarı yoluna devam edip karanlık tünelde kaybolmuştu. - Osman Aysu

  • Taşıt dizisi

    Otomobil katarı. Yük katarı.

  • Bir arada giden veya uçan hayvan dizisi

Birleşik Kelimeler: sürat katarı, turna katarı, yük katarı

KATİL (Kelime Kökeni: Arapça ḳātil)

[isim]

  • İnsan öldüren kimse, cani

    Öldürdüğü güzele ağlayan bu katilin / Elleri kanlı fakat gözyaşları temizdi - Enis Behiç Koryürek

[sıfat]

  • Öldürücü, ölüme neden olan

    Katil kurşun.

Birleşik Kelimeler: kanlı katil, kiralık katil

[isim]

  • Öldürme

Birleşik Kelimeler: katletmek, katliam