İçinde Hal Bulunan 5 Harfli Kelimeler

İçerisinde HAL olan 5 harfli 23 kelime bulunuyor. İçinde HAL olan 5 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Hal ile başlayan 5 harfli kelimeler. hal ile biten 5 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

HALFA15, HALEF15, HAL14, PAHAL13, HALİÇ12, HAL12, HALAY11, MUHAL11, HALİM10, HALİS10, HALUK10, HALAS10, İSHAL10, MAHAL10, AHALİ9, HALEN9, HALET9, HALİK9, HALKA9, HALEL9, HALAT9, İTHAL9, İHALE9

AHALİ (Kelime Kökeni: Arapça ahālī)

[isim]

  • Aralarında aynı yerde bulunmaktan başka hiçbir ortak özellik bulunmayan kişilerden oluşan topluluk, halk

    Mevsim daha Boğaz'ın bütün ahalisini toplayamamıştır. - Abdülhak Şinasi Hisar

  • Bir yerde toplanan kalabalık

    Ahaliden kimsenin kendisini tanımaması için bir siyah mantoya bürünmüştü. - Reşat Nuri Güntekin

HÂLEN (Kelime Kökeni: Arapça ḥālen)

[zarf]

  • Şimdi, şu anda, bugünkü günde

HÂLET (Kelime Kökeni: Arapça ḥālet)

[isim]

[eskimiş]

  • Durum

    Huşu içinde, başları önlerine eğik olarak oturmaları hep ölümden sonraki ve dirilişten evvelki hâlete işarettir. - Asaf Halet Çelebi

Birleşik Kelimeler: hâletinez, hâletiruhiye

HALİK (Kelime Kökeni: Arapça ḫāliḳ)

[isim]

[din bilgisi]

  • Tanrı

HALKA (Kelime Kökeni: Arapça ḥalḳa)

[isim]

  • Çeşitli metallerden veya tahtadan yapılmış çember

    Belinde uzun gümüş halkalarla asılı gümüş anahtarları vardı. - Falih Rıfkı Atay

  • Çember biçiminde çeşitli nesnelerden yapılmış tutturma aracı

    Perde halkası.

  • Değerli metallerden yapılan çember biçimindeki süs eşyası

    Kulağındaki altın halka. Nişan halkası.

  • Su gibi sıvıların içine katı bir nesnenin düşmesiyle oluşan, gittikçe büyüyerek açılan çembere benzeyen biçim

    Suda halkalar oluştu.

  • Çember biçiminde dizilmiş topluluk
  • Uykusuzluk, yorgunluk, üzüntü vb. sebeplerle göz altında beliren koyuluk

    Benim mi Allah'ım bu çizgili yüz / Ya gözler altındaki mor halkalar - Cahit Sıtkı Tarancı

  • Bir tür ufak, yağlı ve tuzlu simit

    İstanbul fırınları çocuk bileği gibi ince halkalar yaparlardı. - Reşat Nuri Güntekin

[sıfat]

  • Çember biçiminde olan

[spor]

  • Yerden yüksekliği ayarlanabilen aralıklara asılı iki halatın uçlarına takılan 18 santimetre çapında, 28 milimetre kalınlığında tahta veya deri kaplı iki demir halkadan oluşan asılma araçlarından her biri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • halka olmak

Birleşik Kelimeler: halka dizilişli, halka oyunları, halka yay, nişan halkası, yıl halkası

HALEL (Kelime Kökeni: Arapça ḫalel)

[isim]

[eskimiş]

  • Bozma, bozukluk

Ata Sözleri ve Deyimler

  • halel gelmek
  • halel getirmek
  • halel vermek

HALAT (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Pamuk, kenevir, Hindistan cevizi gibi bitkisel liflerin veya çelik tellerin sarılmasıyla oluşan kolların bir arada bükülmesiyle elde edilen kalın ip

Birleşik Kelimeler: halat çekme, halat fitili, halat ızgarası, halat tamburu, çelik halat, hamhalat, tel halat, açmaz halatı, baş halatı, çekme halatı, varagele halatı

İTHAL (Kelime Kökeni: Arapça idḫāl)

[isim]

  • İçine alma

[ticaret]

  • Bir ülkeye başka ülkelerden mal getirme veya satın alma

[ticaret]

  • Başka ülkelerden alınan mal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ithal etmek

Birleşik Kelimeler: ithal malı

İHALE (Kelime Kökeni: Arapça iḥāle)

[isim]

[ticaret]

  • İş, mal vb.ni birçok istekli arasından en uygun şartlarla kabul edene verme, eksiltme veya artırma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ihale etmek
  • ihaleye çıkarılmak

HALİM (Kelime Kökeni: Arapça ḥalīm)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Yumuşak huylu (kimse)

Birleşik Kelimeler: halim selim

HALİS (Kelime Kökeni: Arapça ḫāliṣ)

[sıfat]

  • Katışık olmayan, katışıksız, saf

    Devşirme değil, cetbecet Türk, özüm gibi halis Sivaslı, aslan gibi kumandan. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: halis muhlis, halisüddem

HALUK (Kelime Kökeni: Arapça ḫalūḳ)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Temiz huylu, iyi ahlaklı

    Ahmet Naci, ağırbaşlı, çalışkan ve haluk bir gençti. - Reşat Nuri Güntekin

HALAS (Kelime Kökeni: Arapça ḫalāṣ)

[isim]

[eskimiş]

  • Kurtuluş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • halas olmak

İSHAL (Kelime Kökeni: Arapça ishāl)

[isim]

  • Olağandan daha çok, daha sık ve sulu dışkı çıkarma, sürgün, ötürük, iç sürme, cır cır, amel, linet, kabız karşıtı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ishal olmak

Birleşik Kelimeler: kanlı ishal

MAHAL (Kelime Kökeni: Arapça maḥall)

[isim]

  • Yöre (I)

    Binaenaleyh, bu koruma tedbiri pazarda değil kesiş mahallinde yapılır. - Nazım Hikmet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mahal kalmamak
  • mahal vermek
  • mahal yok

Birleşik Kelimeler: meskûn mahal, şoför mahalli