İçinde Bar Bulunan Kelimeler
İçinde BAR olan 240 kelime bulunuyor. İçerisinde BAR geçen kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Bar kelimesinin anlamı nedir? Bar ile başlayan kelimeler. Bar ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
15 Harfli Kelimeler
İTİBARSIZLAŞMAK26,
14 Harfli Kelimeler
BARBUNYAGİLLER25, İTİBARSIZLAŞMA25, BARIŞTIRABİLME24, ARAZBARBUSELİK23, BARİZLEŞTİRMEK23, BARINDIRABİLME23, ABARTILABİLMEK20
13 Harfli Kelimeler
BARIŞSEVERLİK26, BARIŞTIRILMAK22, BARİZLEŞTİRME22, BARINDIRILMAK21, ABARTILABİLME19
12 Harfli Kelimeler
ABARTISIZLIK21, BARIŞTIRILMA21, BARIŞABİLMEK21, ABARTMACILIK20, BARINDIRILMA20, BARBARLAŞMAK20, İTİBARSIZLIK20, BARINABİLMEK18, KARAKABARCIK18, NAZARIİTİBAR18, ABARTABİLMEK17, BARİKATLAMAK15
11 Harfli Kelimeler
HUMBARAHANE23, BOMBARDIMAN21, DUBARACILIK21, BARİZLEŞMEK20, BARIŞABİLME20, ABARTICILIK19, BARIŞTIRMAK19, BARBARLAŞMA19,
Tümünü Gör
10 Harfli Kelimeler
BARIŞSEVER23, BARIŞÇILIK21, İHBARCILIK21, KEHRİBARCI20, BARİZLEŞME19, ABARTMASIZ18, AMBARCILIK18, BARUTÇULUK18, BAROKÇULUK18, BARİYERSİZ18, BARIŞTIRMA18, BARIŞIKLIK18, CIMBARLAMA18, BARINDIRMA17, İSTİHBARAT17, İHBARLAMAK17, KABARCIKLI17, AMBERBARİS16, BARPARALEL16, KİBARLAŞMA16
Tümünü Gör
9 Harfli Kelimeler
HUMBARACI21, BARKODSUZ19, BOMBARDON18, ABARTISIZ17, BARBARİZM17, GALİBARDA17, KUMBARACI17, ABARTMACI16,
Tümünü Gör
8 Harfli Kelimeler
BAROGRAF21, BARIŞÇIL18, BARBUTÇU17, BARİSFER17, BAROSKOP17, DUBARACI17, BARDACIK16, BARDAKÇI16, GABARDİN16, İHBARİYE16, MÜBAREZE16, ABARTICI15, BARBARCA15, BARCILIK15, BARIŞMAK15, BARBUNYA15, İSTİHBAR15, ZIBARMAK15, BARKODLU14, KABARCIK14
Tümünü Gör
7 Harfli Kelimeler
BARIŞÇI17, İHBARCI17, BARFİKS16, AMBARGO15, BARBAŞI15, HUMBARA15, AMBARCI14, BAROKÇU14, BARIŞMA14, BARIŞIK14, BARINIŞ14, BARUTÇU14, İHBARLI14, TEBARÜZ14, ZIBARMA14, ABARTIŞ13, BARHANA13, BARBEKÜ13, KABARIŞ13, ARAZBAR12
Tümünü Gör
6 Harfli Kelimeler
BARGAH16, BARGAM13, ÇIMBAR13, CIMBAR13, CEBBAR13, BUMBAR12, BARYUM12, GABARİ12, İZOBAR12, BARUDİ11, BARKOD11, BARÇAK11, BARBUT11, DUBARA11, BARSAM10, BARDAN10, BARDAK10, BARBAR10, LOMBAR10, ABARTI9
Tümünü Gör
5 Harfli Kelimeler
BARAJ16, BARCI11, BARIŞ11, İHBAR11, BARÇA10, BARDO10, BARİZ10, DUBAR10, İCBAR10, BARBA9, BARDA9, AMBAR8, BARUT8, BARON8, BAROK8, BAREM8, BARAN7, BARAK7, BARKA7, BARİT7
Tümünü Gör
4 Harfli Kelimeler
BARI7, BARO7, BARK6, BARİ6, BARA6
3 Harfli Kelimeler
BAR5
BAR
-
Anadolu'nun doğu ve kuzey bölgesinde, en çok Artvin ve Erzurum yörelerinde el ele tutuşularak oynanan, ağır ritimli bir halk oyunu
Bahçesi var, bağı var, ayvası var, narı var / Atamızdan yadigâr bizde ata barı var - Halk türküsü
Ata Sözleri ve Deyimler
- bar tutmak
Birleşik Kelimeler: barbaşı, bar havası
-
Danslı, içkili eğlence yeri
Barın kapısından bir adam fırladı. - Attila İlhan
-
Ayaküstü içki içilen eğlence yeri
Barlarda, gazinolarda millî dilin konuşulduğunu pek işitmezdiniz. - Orhan Seyfi Orhon
-
Amerikan bar
Barda yan yana oturuyor, içiyoruz. - Refik Halit Karay
Birleşik Kelimeler: Amerikan bar
- Hava basıncı birimi
- Ateşten, mide bozukluğundan, ağızda, dil ve dişlerde meydana gelen acılık, pas
Ata Sözleri ve Deyimler
- bar bağlamak (veya tutmak)
- Halter sporunda ağırlığı oluşturan kiloları birbirine bağlayan metal çubuk
Birleşik Kelimeler: barparalel
BARİ (Kelime Kökeni: Farsça bārī)
-
Hiç olmazsa, hiç değilse, o hâlde, öyleyse
Hepsini at bir yana / Bari o günlerin bana / Şiirini söyle tatlı su - Mustafa Seyit Sutüven
-
Keşke
Bu bari doğru çıksaydı, yazarlığıma geçmişte bir ipucu bulacaktım. - Adalet Ağaoğlu
BARA
- Aynı gerilimdeki besleme hattı veya çıkışların toplandığı ve dağıtıldığı boru veya iletken çubuk veya lama
BARAN (Kelime Kökeni: Farsça bārān)
- Yağmur
BARAK
- Tüylü, kıllı çuha
- Bir cins tüylü av köpeği
BARKA (Kelime Kökeni: İtalyanca barca)
- Büyük sandal
BARİT (Kelime Kökeni: Fransızca baryte)
- Renksiz veya beyaz, sarı, gri renklerde olabilen, sondaz, dolgu vb. alanlarda kullanılan bir mineral, baritin, baryum sülfat Ba(OH)2
BARI
- Çit
BARO (Kelime Kökeni: Fransızca barreau)
- Bir şehir veya bir bölge avukatlarının bağlı oldukları meslek kuruluşu
Birleşik Kelimeler: baro başkanı
AMBAR (Kelime Kökeni: Farsça anbār)
-
Genellikle tahıl saklanan yer
Asker ambarlarında buğday var. - Halide Edip Adıvar
- Yiyecek ve bazı eşyanın saklandığı yer
-
Geminin yük koymaya ayrılmış yeri
Hakaretlerle bağırarak haşlıyor ve onlara ambarda ve güvertedeki yerlerini gösteriyordu. - Yahya Kemal Beyatlı
-
Genellikle tahılın çok üretildiği yer, bölge
Buğday ambarımız Konya.
-
Kum, çakıl vb. yapı malzemesini ölçmekte kullanılan ve her yanı çoğunlukla 75 santimetre olan küp ölçek
Şu dört yüz elli dört kuruş, iki ambar kum. - Halit Fahri Ozansoy
- Eşya taşıma işleri yapan kurum veya ortaklık
Birleşik Kelimeler: ambar memuru, ambarda kurutma, kırkambar, tahıl ambarı
BARUT (Kelime Kökeni: Farsça bārūd)
-
Ateşli silahla bir merminin atılmasına veya herhangi bir aracın fırlatılmasına yarayan, patlayıcı madde
Dev boylu fetih askerleri, kollarının sert derilerine iğnelerle yazdırır, barutla ovdurur, dövme yaparlardı. - Yahya Kemal Beyatlı
Ata Sözleri ve Deyimler
- barut gibi
- barut kesilmek (veya olmak)
- barut kokusu gelmek
- barutla oynamak
Birleşik Kelimeler: barut esmeri, barut fıçısı, barut hakkı, baruthane, barut kabağı, barut rengi
BARON (Kelime Kökeni: Fransızca baron)
-
Batı ülkelerinde vikont ile şövalye arasında soyluluk unvanı
Tombul yanaklarıyla Türk'ten çok bir Alman baronunu andırır. - Salâh Birsel
Birleşik Kelimeler: din baronu
BAROK (Kelime Kökeni: Fransızca baroque)
-
MS 1600-1750 yılları arasındaki klasik sanatı izleyen resim ve mimarlık üslubu
Barok; dağınık, yüklü, şişkin biçimlerin aşırı ölçüde yığılmasıyla kendini gösterir.
-
Batı edebiyatlarında dengeden çok harekete, düşünceden çok duyuma, biçimlerin serbestçe yaratılmasından duyulan coşkuya önem veren, abartmalı, etkileyici, çelişkiden çekinmeyen edebiyat akımı
Mamafih, bütün şiirimde şekil bakımından bir çeşit barok hâlâ hükmünü sürdürüyordu. - Nazım Hikmet
Birleşik Kelimeler: barok müzik
BAREM (Kelime Kökeni: Fransızca barème)
-
Devlet memurlarının maaşlarının derece ve tutarlarını düzenleyen sistem ve çizelge
Bunların tek derdi barem basamaklarını aşarak bu mertebeye fırlayıvermekten ibarettir. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
ABARTI
- Bir şeyi, bir olayı olduğundan büyük veya çok gösterme, mübalağa