İçinde Aa Bulunan Kelimeler
İçinde AA olan 156 kelime bulunuyor. İçerisinde AA geçen kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Aa ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
15 Harfli Kelimeler
MUTAASSIPLAŞMAK28,
14 Harfli Kelimeler
AKÇAAĞAÇGİLLER31, KARAAĞAÇGİLLER28, MUTAASSIPLAŞMA27
13 Harfli Kelimeler
MENFAATPERVER30, ŞARKİKARAAĞAÇ26, MENFAATPEREST25, BERAATİZİMMET20, MAALMEMNUNİYE19
12 Harfli Kelimeler
MUTAASSIPLIK22, MENFAATÇİLİK22, KIRAATHANECİ20, CEMAATLEŞMEK20, CEMAATSİZLİK20, KANAATSİZLİK16, ZANAATKARLIK16, KANAATKARLIK13
11 Harfli Kelimeler
HAVVAANAELİ27, MÜDAFAANAME23, ŞEFAATÇİLİK23, DEVRİSAADET22, MAATTEESSÜF22, TAAHHÜTNAME22, İNŞAATÇILIK19, MATBAACILIK19, ZİRAATÇILIK19, ZANAATÇILIK19, CEMAATLEŞME19, AHLATIERBAA18, BABAANNELİK15, İTAATSİZLİK15
10 Harfli Kelimeler
TURNAAYAĞI21, MÜRACAATÇI20,
9 Harfli Kelimeler
DANAAYAĞI21, MUVAZAALI21, TAAHHÜTLÜ21, HAVAALANI20, MÜBAYAACI20, MENFAATÇİ19, MUTAASSIP18, MAAZALLAH17, CEMAATSİZ17, KARAARDIÇ15, TAAMMÜDEN15, KANAATSİZ13, LÜMENSAAT13, SAATÇİLİK13, SAATLERCE13, MUKATAALI12, ZANAATKAR12, TAALLUKAT10, KANAATKAR9
8 Harfli Kelimeler
AKÇAAĞAÇ21, ŞEFAATÇİ20, BOZCAADA19, ŞAŞAASIZ19, KARAAĞAÇ18, MAARİFÇİ18, ŞEFAATLİ17, DEFAATLE16, FAALİYET16, MAALESEF16, MUTAVAAT16, İCRAATÇI15, İNŞAATÇI15, MATBAACI15, ZİRAATÇI15, ZANAATÇI15,
Tümünü Gör
7 Harfli Kelimeler
TAAFFÜN21, TAACCÜP19, MÜDAFAA18, MUVAZAA18, TAAHHÜT17, MAAŞSIZ16, TAAYYÜŞ16, MURAFAA15, MÜCAMAA14, MÜBAYAA14, MENFAAT14, ŞAŞAALI14, TAAŞŞUK14, TAASSUP14, MÜNAZAA13, MÜSAADE13, TAAYYÜN13, TAADDÜT13, TAAMMÜM12, KOCAALİ11
Tümünü Gör
6 Harfli Kelimeler
FECAAT15, İFŞAAT15, ŞEFAAT15, DEFAAT14, MAARİF13, ŞECAAT12, MAAŞLI11, SAATÇİ10, CEMAAT10, İNŞAAT9, İCRAAT9, MATBAA9, SAADET9, ŞENAAT9, ZİRAAT9, ZANAAT9, BERAAT8, MUKAAR8, SINAAT8, TABAAT8
Tümünü Gör
5 Harfli Kelimeler
ŞAŞAA11, MAADA8, ERBAA7, TEBAA7, İTAAT5
4 Harfli Kelimeler
VAAZ13, ZAAF13, FAAL10, VAAT10, MAAŞ8, NAAŞ7, SAAT5, TAAM5, NAAT4, TAAT4
NAAT (Kelime Kökeni: Arapça naʿt)
- Bir şeyin niteliklerini övme
- Hz. Muhammed'in niteliklerini övmek, ondan şefaat dilemek amacıyla yazılan kaside
TAAT (Kelime Kökeni: Arapça ṭāʿat)
- Allah'ın buyruklarını yerine getirme, ibadet etme
İTAAT (Kelime Kökeni: Arapça iṭāʿat)
-
Söz dinleme, boyun eğme, buyruğa uyma
Serkeşliklerden vazgeçerek edep ve itaat dairesine dönünüz! - Necip Fazıl Kısakürek
Ata Sözleri ve Deyimler
- itaat etmek
SAAT (Kelime Kökeni: Arapça sāʿat)
-
Bir günlük sürenin yirmi dörtte birine eşit, altmış dakikalık zaman dilimi, zaman parçası
Beş altı mil ötedeki karşı kıyıya bir saatte varabilirdik ancak. - Azra Erhat
-
Vakit, zaman
Oyuncular meyus olmayarak gene saati geldiği vakit perdelerini açtılar. - Memduh Şevket Esendal
-
Bir işin yapıldığı belli bir zaman
Yemek saati.
Kahvaltı saati. Uyku saati. Çalışma saati.
-
Günün hangi anı olduğunu gösteren alet
Kolundaki krome saate göz attı. - Refik Halit Karay
-
Sayaç
Elektrik saati. Su saati.
Ata Sözleri ve Deyimler
- saat bir (veya iki, üç ...) yönünde
- saat bu saat
- saat gibi
- saat gibi işlemek
- saati çalmak
- saati saatine uymamak
- saat on bir buçuğu çalmak
- saat tutmak
Birleşik Kelimeler: saat açısı, saat ayarı, saat başı, saat camı, saat cebi, saat çiçeği, saat dairesi, saat dilimi, saat farkı, saat kulesi, saati saatine, alafranga saat, alaturka saat, ampersaat, ana saat, biyolojik saat, çalar saat, elektronik saat, ezani saat, guguklu saat, kilovatsaat, lümensaat, o saat, ölü saat, vatsaat, yerel saat, yeşil saat, zevalî saat, akşam saati, beslenme saati, bilek saati, cep saati, çalışma saati, çay saati, duvar saati, elektrik saati, eşref saati, ezan saati, güneş saati, iş saati, kol saati, konsol saati, kontrol saati, kum saati, masa saati, mesai saati, meydan saati, okuma saati, park saati, su saati, uyku saati, yaz saati, yıldız saati, altın saatler, indirim saatleri
TAAM (Kelime Kökeni: Arapça ṭaʿām)
-
Yemek, yiyecek
Yemekte salçalı bir taam vardı. - Burhan Felek
Ata Sözleri ve Deyimler
- taam etmek
Birleşik Kelimeler: cennet taamı
ERBAA
- Tokat iline bağlı ilçelerden biri
TEBAA (Kelime Kökeni: Arapça tebaʿa)
-
Uyruk
Şüphesiz tebaasını mesut eden, koruyan bir kral da değerli bir insandır. - Mehmet Kaplan
NAAŞ (Kelime Kökeni: Arapça naʿş)
-
Ölen insanın vücudu, ceset
Annemin naaşı teneşir üzerinde beyaz bir kefenle örtülüydü. - Yahya Kemal Beyatlı
BERAAT (Kelime Kökeni: Arapça berāʾat)
- Aklanma
Ata Sözleri ve Deyimler
- beraat etmek
Birleşik Kelimeler: beraatizimmet
MUKAAR (Kelime Kökeni: Arapça muḳaʿʿar)
- İçbükey
SINAAT (Kelime Kökeni: Arapça ṣināʿat)
- Zanaat
TABAAT (Kelime Kökeni: Arapça ṭabāʿat)
- Basımcılık
MAADA (Kelime Kökeni: Arapça māʿadā)
-
-den başka, gayrı
Karakol Cemiyeti'nin de İstanbul'dan maada, Bursa havalisinde de faaliyette bulunduğu anlaşıldı. - Atatürk
MAAŞ (Kelime Kökeni: Arapça maʿāş)
-
Aylık
Birdenbire ummadığım masraflarla ve kira ödeme derdiyle karşı karşıya kalınca, gülünçleşti maaşım. - Elif Şafak
Ata Sözleri ve Deyimler
- maaşa geçmek
- maaş almak
- maaş bağlamak
- maaş vermek
Birleşik Kelimeler: maaş bordrosu, asli maaş, çıplak maaş, dolgun maaş, açık maaşı, emekli maaşı, tekaüt maaşı
KANAATKÂR (Kelime Kökeni: Arapça ḳanāʿat + Farsça -kār)
-
Azla yetinen, elindeki ile yetinen, kanık, kanaatli, yetingen
Ama üçüncü bekçi, onlara nazaran daha genç ve daha az kanaatkâr olan, yapılan haksızlığı sineye çekemedi. - Elif Şafak