Fa ile Başlayan 7 Harfli Kelimeler
FA harfleri ile başlayan 7 harfli 30 kelime bulunuyor. Başında FA olan 7 harfli kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "fa ile biten 7 harfli kelimeler. İçinde Fa olan 7 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
FAĞFURİ27,
FANATİK (Kelime Kökeni: Fransızca fanatique)
-
Bağnaz
Kendine fanatik tutkunluk duyan insana göre, dünyanın ekseni kendisidir. - Haldun Taner
FÂNİLİK
-
Fâni olma durumu
Bütün bu fânilikleri küçük görerek bunları ancak gönül oyalayıcı şeyler diye telakki ettiklerini gösteriyordu. - Abdülhak Şinasi Hisar
FALNAME (Kelime Kökeni: Arapça fāl + Farsça nāme)
- Fala bakmanın inceliklerini ve yorumlama özelliklerini anlatan kitap
FABRİKA (Kelime Kökeni: İtalyanca fabbrica)
-
İşlenmemiş veya yarı işlenmiş maddelerin makine, araç vb. ile işlenerek tüketime hazır duruma getirildiği sanayi kuruluşu, üretimevi
Bir deri fabrikası her yerde yapılabilir. - Yahya Kemal Beyatlı
Birleşik Kelimeler: elektrik fabrikası, hadde fabrikası, kireç fabrikası, kiremit fabrikası
FARIMAK
- Güçsüz düşmek, yorulmak
- Eskimek, yıpranmak
-
Vazgeçmek, usanmak
Sakin olsam bu sevdadan farısam / Balsız kovan gibi bomboş olurum - Âşık Veysel
- Kocamak, yaşlanmak, ihtiyarlamak
FARBALA (Kelime Kökeni: Fransızca falbala)
-
Fırfır
Tam o sırada çıt etti, merdivenin üstüne asılı farbalaların bir köşesi koptu. - Peyami Safa
FAKÜLTE (Kelime Kökeni: Fransızca faculté)
-
Bir üniversitenin, öğrenim alanı veya uzmanlık konusu bakımından ayrılmış kollarından her biri
Bir ev hizmetçisi azıcık dişini sıkınca çocuğunu fakülteye gönderebiliyor. - Çetin Altan
Birleşik Kelimeler: eğitim fakültesi
FASARYA (Kelime Kökeni: Rumca)
- Boş, anlamsız (söz)
-
İşe yaramaz, yeteneksiz
Öylesine fasarya, semt takımında bile yer alamaz, her zaman yedek dururdu. - Haldun Taner
FASİKÜL (Kelime Kökeni: Fransızca fascicule)
- Büyük eserlerin ayrı ayrı bölümler hâlinde yayımlanan parçalarından her biri, cüz
FAZİLET (Kelime Kökeni: Arapça fażīlet)
-
Erdem
Onun iyiliğini, faziletini, şan ve şerefini görmek benim saadetimdir. - Aka Gündüz
FANUSLU
-
Fanusu olan
Çabuk, fanuslu lambaları yak, paşa geldi. - Mithat Cemal Kuntay
FAKİRCE
- Yoksul
- (faki'rce) Fakire benzer bir biçimde
FALANCA
-
Falan
Falanca kahveye mütekait memurlar devam eder. - Bedri Rahmi Eyuboğlu
-
Falan kimse
Falanca geldi.
FALÇATA (Kelime Kökeni: İtalyanca falcetto)
- Eğri kunduracı bıçağı
FALSOLU
-
Yanlış, hatalı, kusurlu
Bu saydığım, rolün falsolu tarafları. - Reşat Nuri Güntekin
- Uygun ve yerinde olmayan
- Döne döne ve ekseninden kayarak, kavisli