De ile Biten 7 Harfli Kelimeler
DE ile biten 7 harfli 27 kelime bulunuyor. Sonu DE olan 7 karekterli kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "De ile başlayan 7 harfli kelimeler. İçinde De olan 7 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
GÖZÜNDE24,
ALELADE (Kelime Kökeni: Arapça ʿalā'l-ʿāde)
-
Her zaman görülen, olağan
Bu namaz, alelade bir ibadet değildi. - Ruşen Eşref Ünaydın
-
Bayağı
Bunu alelade bir muharrir değil, hayatı deşen realist bir romancı yazıyor. - Nazım Hikmet
İLERİDE
-
Gelecekte, gelecek zamanda
Beni ileride okuyacak insanlar için yazdığıma inanmışımdır. - Salâh Birsel
-
Ötede
En ileride, denize nazır olduğuna hükmettiği bir adanın önünde durdular. - Refik Halit Karay
DARENDE
- Malatya iline bağlı ilçelerden biri
İNDİNDE
-
Bir kimseye göre
Onun indinde varlığın, dirliğin, bir kara mangır kadar dahi hükmü olmadığını bilirlerdi. - Samiha Ayverdi
- Yanında
YERİNDE
-
İyi, yeterli
Binbaşı uzun boylu, ince yapılı, uzun kır bıyıklı, yaşlı ise de gücü yerinde, her işe eli yatan bir adam. - Memduh Şevket Esendal
-
Zamanı, yeri uygun düşerek, gerektiği biçimde
Yerinde konuşmak.
-
Durumunda
Sıkılacak ne var, doktor onun babası yerinde. - Memduh Şevket Esendal
Ata Sözleri ve Deyimler
- yerinde bulmak
Birleşik Kelimeler: keyfi yerinde, yerli yerinde
RENCİDE (Kelime Kökeni: Farsça rencīde)
- İncinmiş, kalbi kırılmış
Ata Sözleri ve Deyimler
- rencide etmek
- rencide olmak
ZİLKADE (Kelime Kökeni: Arapça ẕi'l-ḳaʿde)
- Ay takviminin on birinci ayı
HANENDE (Kelime Kökeni: Farsça ḫvānende)
-
Şarkıcı
O hanende denilen yılışık boşboğaza ne diyeyim? - Sermet Muhtar Alus
MUAYEDE (Kelime Kökeni: Arapça muʿāyede)
- Bayramlaşma, birbirinin bayramını kutlama
MÜSAADE (Kelime Kökeni: Arapça musāʿade)
-
İzin, icazet, ruhsat
Ayrıca Saray Kütüphanesi'ne dilediğim kadar girip çıkma müsaadesi bahşettiler. - Ahmet Kabaklı
Ata Sözleri ve Deyimler
- müsaade etmek (veya buyurmak)
PERENDE (Kelime Kökeni: Farsça perende)
- Havada çark gibi dönerek atılan takla
Ata Sözleri ve Deyimler
- perende atamamak (veya atılmamak)
- perende atmak
SAZENDE (Kelime Kökeni: Farsça sāzende)
- Sazcı
SELZEDE (Kelime Kökeni: Arapça seyl + Farsça -zede)
- Sel felaketine uğramış, selden zarar görmüş kimse
MUAHEDE (Kelime Kökeni: Arapça muʿāhede)
-
Antlaşma
Osmanlılar 1681 muahedesiyle Moskova hükümdarının Çarlık unvanını ve Kudüs Ortodoks kilisesi üzerindeki himaye hakkını tanımışlardı. - Falih Rıfkı Atay
Birleşik Kelimeler: muahedename
BEYZADE (Kelime Kökeni: Türkçe bey + Farsça zāde)
-
Bey oğlu
Ben beyzade, kişizade / Her türlü dertten topyekûn azade - Bedri Rahmi Eyuboğlu
-
Soylu kimse
Eşsiz bir beyzadeydi, zamanımızda artık benzeri çıkmıyor. - Attila İlhan
- Özenli bir biçimde büyütülmüş, nazlı kimse