ŞAŞKINLAŞMAK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler



ŞAŞKINLAŞMAK harflerini içeren 8 harfli 23 kelime bulunuyor. 8 harfli ŞAŞKINLAŞMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ŞIKLAŞMA16, ŞAŞILMAK16, ANILAŞMA13, AŞILAMAK13, AŞILANMA13, AKŞAMLIK13, KIŞLAMAK13, KALKIŞMA13, KAŞINMAK13, ŞAMANLIK13, ANLAŞMAK12, AKLAŞMAK12, KAŞANMAK12, KAŞLAMAK12, ŞAKLAMAK12, ANIKLAMA10, KINALAMA10, KINLAMAK10, KANAMALI10, KALKINMA10, KALINMAK10, AKLANMAK9, KANLAMAK9


AKLANMAK


[nesnesiz]
  • Ak olmak, temizlenmek

    Bu çamaşır ne aklanır ne paklanır.

[hukuk]
  • Hakkında dava açılan sanık, yargılama sonunda suçsuz bulunmak, temize çıkmak, beraat etmek

    Yasak oyunum bu rejimde aklandı, Ulvi Uraz onu ramp ışığına çıkardı. - Haldun Taner

[hukuk]
  • Kooperatif, şirket, dernek vb. kuruluşların faaliyetleri ve harcamaları genel kurulca uygun bulunmak

KANLAMAK


[-i]
  • Kana bulamak

ANIKLAMA


[isim]
  • Hazırlama

KINALAMA


[isim]
  • Kınalamak işi

KINLAMAK


[-i]
  • Bir şeye kın yapmak

KANAMALI


[sıfat]
  • Kanaması olan

    Kanamalı bir hasta.


KALKINMA


[isim]
  • Kalkınmak işi

    Bu yazılarda Türkiye'nin kalkınması için ilim ve tekniğin lüzumuna sık sık işaret edilmiştir. - Mehmet Kaplan

Birleşik Kelimeler: kalkınma hızı


KALINMAK


[nesnesiz]
  • Kalma işi yapılmak

    Akşama kadar orada kalınır mı?


ANLAŞMAK


[nesnesiz]
  • Düşünce, duygu, amaç bakımından birleşmek, antant kalmak

    Bakın böylesine bir dilimiz olmasaydı, nasıl anlaşacaktık şimdi? - Nermi Uygur

[-le]
  • Sözleşmek, sözleşme imzalamak, kavletmek

AKLAŞMAK


[nesnesiz]
  • Ak duruma gelmek, ağarmak, beyazlaşmak

KAŞANMAK


[nesnesiz] [halk ağzında]
  • Hizmet ve binek hayvanları durup işemek

KAŞLAMAK


[-i]
  • Yüzüğün taşını kaşa oturtmak

ŞAKLAMAK


[nesnesiz]
  • `Şak` diye ses çıkarmak

    Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı / Bir dakika araba yerinde durakladı - Faruk Nafiz Çamlıbel


ANILAŞMA


[isim]
  • Anılaşmak durumu

AŞILAMAK


[-e] [-i] [tıp]
  • Vücutta bağışıklık yaratmak veya yerleşmiş bir hastalığa karşı koyabilmek için hazırlanmış bir aşıyı vücuda vermek, aşı yapmak
[tıp]
  • Başkasına hastalık geçirmek
[mecaz]
  • Birtakım düşünce veya duyguları başkasına benimsetmek, telkin etmek, etkilemek

    Çalışıp çabaladı, sonunda bana da tahlilci bir zihniyet aşıladı. - Halide Edip Adıvar