Şah ile Başlayan Kelimeler



ŞAH ile başlayan 39 kelime bulunuyor. Başında ŞAH olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Şah kelimesinin anlamı nedir? Şah ile biten kelimeler. İçinde şah olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

14 Harfli Kelimeler

ŞAHSİYETSİZLİK28

13 Harfli Kelimeler

ŞAHTEREGİLLER24, ŞAHSİYETLİLİK23

12 Harfli Kelimeler

ŞAHLANDIRMAK23

11 Harfli Kelimeler

ŞAHSİYETSİZ25, ŞAHMERDANCI25, ŞAHLANDIRMA22

10 Harfli Kelimeler

ŞAHSİYETLİ20, ŞAHNİŞİNLİ20

9 Harfli Kelimeler

ŞAHMERDAN19, ŞAHLANMAK17

8 Harfli Kelimeler

ŞAHİNBEY19, ŞAHİTSİZ19, ŞAHLANIŞ19, ŞAHNİŞİN18, ŞAHSİYAT18, ŞAHSİYET18, ŞAHMERAN16, ŞAHLANMA16, ŞAHİTLİK15

7 Harfli Kelimeler

ŞAHİNCİ17, ŞAHESER15, ŞAHTERE14, ŞAHİTLİ14

6 Harfli Kelimeler

ŞAHBAZ18, ŞAHNİŞ16, ŞAHTUR14, ŞAHSEN14, ŞAHLIK14, ŞAHİKA13, ŞAHANE13

5 Harfli Kelimeler

ŞAHAP16, ŞAHIS14, ŞAHIM14, ŞAH13, ŞAHNE12, ŞAHİT12, ŞAHİN12

3 Harfli Kelimeler

ŞAH10


ŞAH (Kelime Kökeni: Farsça şāh)


[isim] [tarih]
  • İran veya Afgan hükümdarı
[sıfat]
  • Benzerlerine oranla en üstün, en güzel, en iyi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şahken şahbaz olmak

Birleşik Kelimeler: şah beyit, şah damarı, şah mat, şahmeran, şahmerdan, şahtere, ahım şahım

[isim]
  • Atın, ön ayaklarını yerden keserek arka ayakları üstünde ayakta durması

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şaha kalkmak


ŞAHNE (Kelime Kökeni: Arapça şaḥne)


[isim] [eskimiş]
  • Anadolu ve İran'da devlet kurmuş halklarda devlet görevlisi

ŞAHİT (Kelime Kökeni: Arapça şāhid)


[isim] [hukuk]
  • Tanık

    Kendisine uzun uzun anlattığım hikâyemin şahidi yoktu. - Refik Halit Karay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şahit olmak
  • şahit tutmak

Birleşik Kelimeler: yalancı şahit


ŞAHİN (Kelime Kökeni: Farsça şāhīn)


[isim] [hayvan bilimi]
  • Kartalgillerden, Avrupa ve Asya'nın dağ, orman ve çalılıklarında yaşayan, 50-55 santimetre uzunluğunda yırtıcı bir kuş (Buteo buteo)

    Bingöl bugün de şahinlerin yaylağı, çobanın uğrağı ve Türk'ün sevgisidir. - Etem İzzet Benice

Birleşik Kelimeler: şahin bakışlı


ŞAHİKA (Kelime Kökeni: Arapça şāhiḳa)


[isim] [eskimiş]
  • Doruk, zirve

    Civar dağların karlı şahikalarını yeni sevgilime gösteriyorum. - Refik Halit Karay


ŞAHANE (Kelime Kökeni: Farsça şāhāne)


[sıfat] [eskimiş]
  • Hükümdarla ilgili, hükümdara özgü olan
[eskimiş]
  • Hükümdara yakışacak durumda olan
[mecaz]
  • Çok güzel, mükemmel, üstün nitelikli

    Bu şahane tespitlere bazı müdahaleler yapalım. - Cemil Meriç


ŞAHSİ (Kelime Kökeni: Arapça şaḫṣī)


[sıfat]
  • Kişisel

    Hareketin içinde şahsi kinler ve rekabetler vardı. - Falih Rıfkı Atay


ŞAHTERE (Kelime Kökeni: Farsça şāh + terre)


[isim] [bitki bilimi]
  • Şahteregillerden, tarla ve yol kenarlarında yetişen, 20-40 santimetre yüksekliğinde çiçekleri hekimlikte kullanılan, çok yıllık ve otsu bir bitki (Fumaria officinalis)

ŞAHİTLİ


[sıfat]
  • Tanıklı

Birleşik Kelimeler: ispatlı şahitli


ŞAHTUR


[isim] [denizcilik]
  • İnce donanma gemilerinden biri

ŞAHSEN (Kelime Kökeni: Arapça şaḫṣen)


[zarf]
  • Kendi (kendim, kendin ...), bizzat

    İngiltere sefiri, kendi devletinin prensibini burada şahsen de takip ediyor. - Ercüment Ekrem Talu


ŞAHLIK


[isim]
  • Şah olma durumu
[tarih]
  • Afgan ve İran hükümdarlığı

ŞAHIS (Kelime Kökeni: Arapça şaḫṣ)


[isim]
  • Kişi

    Yazılarınız da şahıslarınız da birbirine benzemez. - Peyami Safa

Birleşik Kelimeler: şahıs eki, şahıs zamiri, nevi şahsına münhasır


ŞAHİTLİK


[isim]
  • Tanıklık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şahitlik etmek


ŞAHESER (Kelime Kökeni: Farsça şāh + Arapça es̱er)


[isim]
  • Kendi türünde mükemmel olan, üstün ve kalıcı nitelikte eser, başyapıt, başeser

    Herkes, mektep müdürü dâhil, bu resmin bir şaheser olduğuna kaniydi. - Sait Faik Abasıyanık

[sıfat]
  • Değeri üstün olan, üstün nitelikli

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şaheser yaratmak