Ütmek ile Biten Kelimeler



ÜTMEK ile biten 10 kelime bulunuyor. Sonu ÜTMEK olan kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ütmek kelimesinin anlamı nedir? İçinde ütmek olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

8 Harfli Kelimeler

BÜYÜTMEK17, ÇÜRÜTMEK16, YÜRÜTMEK15, SÜRÜTMEK14, ÜRKÜTMEK13

7 Harfli Kelimeler

ÖĞÜTMEK23, ÜŞÜTMEK15

6 Harfli Kelimeler

GÜTMEK13, TÜTMEK9

5 Harfli Kelimeler

ÜTMEK8


ÜTMEK


[-i] [halk ağzında]
  • Bir şeyi, tüylerini yakmak için alevden geçirmek
[-i] [halk ağzında]
  • Oyunda yenerek bir şey kazanmak, utmak

TÜTMEK


[nesnesiz]
  • Duman veya buhar çıkarmak

    Dumanı tütmekte olan bir vapuru görerek artık yerine dönmeyi akıl etti. - Haldun Taner

[mecaz]
  • Yaşamak, varlığını sürdürmek

    Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak / Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak - Mehmet Akif Ersoy

[halk ağzında]
  • İyi veya kötü kokmak

ÜRKÜTMEK


[-i]
  • Ürküntü vermek
[mecaz]
  • Korkutmak

    Karşılarındaki müthiş manzara onları bir saniye bile ürkütmemiştir. - Esat Mahmut Karakurt

[mecaz]
  • Kuşkulandırmak

    Ali Rıza Bey hemen kendini topladı. Münasebetsiz bir şey yaparak arkadaşını ürkütmekte mana yoktu. - Reşat Nuri Güntekin


GÜTMEK


[-i]
  • Hayvan veya hayvan sürüsünü önüne katıp otlatarak sürmek
[nesnesiz] [mecaz]
  • Bir düşünceyi veya bir ilkeyi gerçekleştirmeye çalışmak

    Amaç gütmek.

[mecaz]
  • Bir kimseyi, bir topluluğu kendi düşünce ve amacı doğrultusunda yönetmek, sevk ve idare etmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • güttüğüm domuzu bana öğretme

Birleşik Kelimeler: işgüder, eş güdüm


SÜRÜTMEK


[-e] [-i]
  • Sürüme işini yaptırmak

YÜRÜTMEK


[-i]
  • Yürüme işini yaptırmak, yürümesini sağlamak
[hukuk]
  • Bir yargıyı yerine getirmek, uygulamak
[nesnesiz]
  • Kabul edilmesi veya tartışılması için bildirmek, açıklamak, öne sürmek

    Mütalaa yürütmek. Muhakeme yürütmek.

[mecaz] [teklifsiz konuşmada]
  • İşinden veya bulunduğu yerden çıkarmak

    Seni, teğmene bel bağlayıp girdiğin bisküvi fabrikasından nasıl yürüttülerdi. - Haldun Taner

[argo]
  • Habersiz olarak almak, çalmak

    Bizim kalemi yürütmüşler.


ÜŞÜTMEK


[-i]
  • Üşümesine sebep olmak

    Havanın üşütecek kadar serin olmasına göre sabah yakın. - Reşat Nuri Güntekin

[nesnesiz]
  • Üşüyüp hasta olmak, soğuk almak
[nesnesiz] [argo]
  • Delirmek, aklını yitirmek

ÇÜRÜTMEK


[-i]
  • Çürümesine sebep olmak

    Karına söyle, boğadayı çok sert yapmasın, çamaşırları çürütür. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[mecaz]
  • Doğru olarak ileri sürülen bir düşüncenin, bir davanın, bir iddianın yanlışlığını ortaya koymak

BÜYÜTMEK


[-i]
  • Büyük duruma getirmek, genişletmek

    Onun hicvi, yalnızca görüntüleri büyüten bir büyüteç değil. - Nazım Hikmet

[mecaz]
  • Abartmak, mübalağa etmek

    Bir ara yine işi büyüttüğüne, hayale kapıldığına hükmetti. - Refik Halit Karay


ÖĞÜTMEK


[-i]
  • Tane durumundaki nesneleri bir araçla ezerek un durumuna getirmek