ÖZÜMLENMEK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



ÖZÜMLENMEK harflerini içeren 5 harfli 22 kelime bulunuyor. 5 harfli ÖZÜMLENMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "özümlenmek ile biten 5 harfli kelimeler. İçinde Özümlenmek olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ÖZLÜK16, ÖZEME15, ÖZLEM15, ÖLMEZ15, ÖZNEL14, ÖNEZE14, ÖNLÜK13, ÖNLEM12, ÖLMEK12, ÜZMEK11, EZMEK9, ELZEM9, MELEZ9, LÜMEN8, NEZLE8, ÜNLEM8, EMMEK7, EKLEM6, ENLEM6, ELMEK6, KELEM6, MELEK6


EKLEM


[isim] [anatomi]
  • Vücut kemiklerinin uç uca veya kenar kenara gelip birleştiği yer, mafsal

Birleşik Kelimeler: eklem bacaklılar, omuz eklemi


ENLEM


[isim] [coğrafya]
  • Yer yuvarlağı üzerinde herhangi bir noktadan geçen paralel ile Ekvator arasındaki yay parçasının açısal değeri, arz derecesi

Birleşik Kelimeler: enlem dairesi


ELMEK (Kelime Kökeni: (elektronik mektup'tan))


[isim] [bilişim]
  • Elektronik posta

KELEM (Kelime Kökeni: Farsça kelem)


[isim] [halk ağzında]
  • Lahana

Birleşik Kelimeler: etsiz kelem


MELEK (Kelime Kökeni: Arapça melek)


[isim] [din bilgisi]
  • Tanrı ile insan arasında aracılık yaptığına ve nurdan olduğuna inanılan manevi varlık, ferişte
[mecaz]
  • Terbiyeli, uysal kimse

    Yanlarındaki kızlar ise sahici birer melekti. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • melek gibi

Birleşik Kelimeler: melek otu


EMMEK


[-i]
  • Dudak, dil ve soluk yardımıyla bir şeyi içine çekmek, somurmak

    Çanağımdaki köpüklü sütü emer gibi içeceğim. - Sait Faik Abasıyanık

[fizik]
  • Soğurmak

    Toprak suyu emdi.

[argo]
  • Uzun süre yararlanmak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emdiği (helal) süt haram olmak
  • emdiği sütü burnundan getirmek


LÜMEN (Kelime Kökeni: Fransızca lumen)


[isim] [fizik]
  • Işık şiddeti 1 mum olan, eşit dağıtımlı bir nokta kaynağının 1 steradyan içine yayımladığı ışık akısı

Birleşik Kelimeler: lümensaat


NEZLE (Kelime Kökeni: Arapça nezle)


[isim] [tıp]
  • Soğuk almaktan ileri gelen, burun akması, aksırma ile beliren hastalık, ingin, tumağı, dumağı, çaputlama, zükâm, nevazil

    Havaların değişik gitmesi, bir sıcak bir soğuk olması adamcağızı nezle etmiş, üstelik nezle göğsüne inmiştir. - Burhan Felek

Birleşik Kelimeler: nezle otu, bahar nezlesi, İspanyol nezlesi, saman nezlesi


ÜNLEM


[isim] [dil bilgisi]
  • Türlü duyguları anlatan veya bir doğa sesini yansıtan kelime, nida: Ah! oh! şak, çat vb

Birleşik Kelimeler: ünlem işareti


EZMEK


[-i]
  • Üstüne basarak veya bir şey arasına sıkıştırarak yassılaştırmak, biçimini değiştirmek

    Ben kendi hesabıma aruzu bir bal mumu gibi ezer, oynar, istediğim şekle sokardım. - Enis Behiç Koryürek

[nesnesiz]
  • Sıvı içinde bastırıp karıştırarak eritmek

    Şerbet için şeker ezmek. Boya ezmek.

[mecaz]
  • Üzmek, sıkıntıya sokmak

    Seven kalbi ezmek, sevmeyen kalbi durdurmaktan daha affedilmez bir cinayettir. - Aka Gündüz

[mecaz]
  • Dayanıklılığını aşacak derecede çalıştırarak yormak

    Bu yol hayvanı ezdi.

[mecaz]
  • Yenmek, sindirmek

    Düşmanı ezmek.

[argo]
  • Harcamak

    Paraları bir haftada ezerim. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ez de suyunu iç
  • ezip büzmek

Birleşik Kelimeler: ezimevi, elezer, özezer, karıncaezmez


ELZEM (Kelime Kökeni: Arapça elzem)


[sıfat] [eskimiş]
  • Çok gerekli, vazgeçilmez

    Hükmün muteber olması için ittifakla alınması elzemdir. - Tarık Buğra


MELEZ (Kelime Kökeni: Arapça meles)


[sıfat] [biyoloji]
  • Değişik türden hayvan veya bitkiden üremiş (hayvan veya bitki), kırma, azma, hibrit, metis
[mecaz]
  • Katışık, karışık

    Melez bir dil.


ÜZMEK


[-i]
  • Üzüntü vermek

    Onu biraz üzerim ama zekâsına da bayılırım. - Sait Faik Abasıyanık


ÖNLEM


[isim]
  • Kötü veya yanlış bir şeyi önleyecek yol, tedbir

    Fakat anladığına göre, bu önlemlerin hepsi de yetersiz kalmıştı. - Adalet Ağaoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • önlem almak


ÖLMEK


[nesnesiz]
  • Yaşamaz olmak, hayatı sona ermek, can vermek

    Şerefli insanlar olarak yaşayacak, şerefli insanlar olarak öleceğiz. - Esat Mahmut Karakurt

[mecaz]
  • Bazı sebeplerle çok sıkıntı veya acı çekmek
[mecaz]
  • Değerini, geçerliğini, gücünü yitirmek, kullanılmamak

    Bu usul öldü artık.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • öl dediği yerde ölmek, kal dediği yerde kalmak
  • ölenle ölünmez
  • ölme eşeğim ölme (yaza yonca bitecek)
  • ölmek var, dönmek yok!
  • ölmüş de ağlayanı yok
  • ölüp ölüp dirilmek
  • ölür müsün, öldürür müsün?

Birleşik Kelimeler: öle dirile