ÖRÜNTÜ ile Oluşan Kelimeler (ÖRÜNTÜ Kelime Türetme)



ÖRÜNTÜ harflerinden oluşan 13 kelime bulunuyor. ÖRÜNTÜ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Örüntü kelimesinin anlamı nedir? Örüntü ile biten kelimeler. İçinde örüntü olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

6 Harfli Kelimeler

ÖRÜNTÜ16

5 Harfli Kelimeler

ÖTÜRÜ15

4 Harfli Kelimeler

ÖRTÜ12, NÖTR10, ÜRÜN8

3 Harfli Kelimeler

ÖRÜ11, TÖR9, ÜTÜ7, TÜN5, TÜR5

2 Harfli Kelimeler

ÖN8, NÜ4, ÜN4


NÜ (Kelime Kökeni: Fransızca nu)


[sıfat]
  • Çıplak
[isim]
  • Çıplak resim

ÜN


[isim]
  • Ses

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ün almak (veya kazanmak veya salmak veya yapmak)
  • üne kavuşmak


TÜN


[isim] [eskimiş]
  • Gece

Birleşik Kelimeler: tünaydın, gün tün eşitliği


TÜR


[isim]
  • Çeşit, cins

    Yazı türleri.

[biyoloji]
  • Ortak özellikleri olan bireylerin tamamı, cinslerin ayrıldığı bölüm, janr

    Aslan ve insan türleri.

[felsefe]
  • Kendi içinde bir birim olan ve üzerinde cins kavramının bulunduğu mantıksal kavram

    Parça bütünün, cins türün yerine geçti mi daralma olur. Hayvan canlı varlık karşısında türdür, aslan karşısında cinstir.

[sıfat]
  • Türlü

    Bu tür davranışlar iyi değildir.

Birleşik Kelimeler: alt tür, kelime türü, nazım türü, sözcük türü


ÜTÜ


[isim]
  • Genellikle giysilerin buruşukluklarını gidermek için bunların üzerinden geçirilen kızgın demir araç

Birleşik Kelimeler: ütü altlığı, ütü bezi, ütü makinesi, ütü masası, ütü tahtası, ütü yastığı, ütüsü üzerinde, buharlı ütü


ÜRÜN


[isim]
  • Doğadan elde edilen, üretilen yararlı şey, mahsul
[mecaz]
  • Eser

    Cumhuriyet dönemi ressamlarının ürünleri sergilendi.

[mecaz]
  • Bir tutum veya davranışın ortaya çıkardığı şey

Birleşik Kelimeler: ürün yelpazesi, organik ürün, yan ürün, su ürünleri, tekel ürünleri


ÖN


[isim]
  • Bir şeyin esas tutulan yüzü, arka karşıtı

    Arabam bir gece kulübünün önünde duruyor. - Ahmet Ümit

[sıfat]
  • Benzerler arasında bakılan veya gidilen yönde olan

    Ben, Anafartalar'da Mustafa Kemal'in bulunduğu en ön siperlerde de kurşun attım. - Aka Gündüz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • önde gelmek
  • öne almak
  • öne çıkmak
  • öne düşmek
  • öne sermek
  • öne sürmek
  • önü alınmak
  • önünde ardında gidilmez
  • önüne arkasına bakmadan
  • önüne bakmak
  • önüne bir kemik atmak
  • önüne çıkmak
  • önüne dikilmek
  • önüne düşmek
  • önüne geçmek
  • önüne gelen
  • önüne geleni kapar, ardına geleni teper
  • önüne katmak
  • önünü almak
  • önünü ardını düşünmemek
  • önünü kesmek

Birleşik Kelimeler: ön ad, ön buharlaşma, ön büro, ön alım, ön avurt, önayak, ön ayak, ön belirti, ön bilgi, ön çalışma, ön damak, ön denetim, ön deyi, ön deyiş, ön doğru, ön ek, ön eleme, ön göğüs, öngörmek, öngörü, öngörülmek, ön gösterim, ön gün, ön hekim, ön içki, ön izleme, ön kabul, ön kayıt, ön kesinti, ön kol, ön koşul, ön lisans, ön oda, ön oluş, ön ödeme, ön proje, ön rapor, ön seçici, ön seçim, ön ses, ön sevişme, önsezi, ön soruşturma, ön söz, ön sözleşme, ön şart, ön tasar, ön tasım, ön teker, ön uyum, ön vurgu, ön yargı, ön yaylak, ön yüzbaşı, önden çekişli, önü sıra, önünde sonunda, göz önü, başı önünde, göz önünde


TÖR


[isim] [eskimiş]
  • Başköşe

NÖTR (Kelime Kökeni: Fransızca neutre)


[sıfat]
  • Etkisiz
[kimya] [fizik]
  • Yansız
[mecaz]
  • Tarafsız, yansız

ÖRÜ


[isim]
  • Örme işi
[halk ağzında]
  • Yama olarak yapılan örgü
[halk ağzında]
  • Tarlalarda sele karşı taştan yapılmış set
[isim] [halk ağzında]
  • Otlak

Birleşik Kelimeler: besi örü


ÖRTÜ


[isim]
  • Örtmek için kullanılan şey, kuvertür

    Vazo, ince bir kadın eli ile işlenmiş, beyaz oymalı bir örtünün üzerindedir. - Esat Mahmut Karakurt

Ata Sözleri ve Deyimler

  • örtüye sokmak (veya koymak)

Birleşik Kelimeler: başörtü, diri örtü, ölü örtü, beşikörtüsü, bitki örtüsü, çatı örtüsü, masa örtüsü, namaz örtüsü, sofra örtüsü, yatak örtüsü


ÖTÜRÜ


[zarf]
  • Bir şeyden dolayı, bir şey yüzünden, dolayı, naşi

    Sonunda biz bu hareketimizden ötürü on bir ay hapse mahkûm olduk. - Sait Faik Abasıyanık


ÖRÜNTÜ


[isim]
  • Olay veya nesnelerin düzenli bir biçimde birbirini takip ederek gelişmesi