Ön ile Başlayan Kelimeler



ÖN ile başlayan 71 kelime bulunuyor. Başında ÖN olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ön kelimesinin anlamı nedir? Ön ile biten kelimeler. İçinde ön olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

12 Harfli Kelimeler

ÖNEMSEMEZLİK24

11 Harfli Kelimeler

ÖNLEYİCİLİK22

10 Harfli Kelimeler

ÖNGÖRÜLMEK29, ÖNCESİZLİK23, ÖNEMSİZLİK21, ÖNEMSENMEK19, ÖNEMSETMEK19

9 Harfli Kelimeler

ÖNGÖRÜLME28, ÖNEMSİZCE23, ÖNEMSEYİŞ22, ÖNCECİLİK21, ÖNEMSENİŞ20, ÖNCELEMEK19, ÖNEMSETME18, ÖNEMSENME18, ÖNEMSEMEK18, ÖNCELİKLİ18, ÖNCELİKLE18, ÖNERİLMEK16

8 Harfli Kelimeler

ÖNGÖRÜLÜ28, ÖNGÖRMEK25, ÖNLEYİCİ19, ÖNCÜLLER19, ÖNSEZİLİ18, ÖNLÜKLÜK18, ÖNEMLİCE18, ÖNCELEME18, ÖNEMSEME17, ÖNCELERİ17, ÖNDERLİK16, ÖNSELLİK15, ÖNLENMEK15, ÖNERİLME15

7 Harfli Kelimeler

ÖNOLOJİ24, ÖNGÖRME24, ÖNCÜLÜK20, ÖNCESİZ20, ÖNLEYİŞ18, ÖNEMSİZ18, ÖNCEDEN18, ÖNÜNDEN17, ÖNLÜKLÜ17, ÖNLENİŞ16, ÖNCELİK16, ÖNDELİK15, ÖNLENME14, ÖNLEMEK14, ÖNERMEK14

6 Harfli Kelimeler

ÖNGÖRÜ24, ÖNSEZİ16, ÖNERGE16, ÖNERİŞ15, ÖNCEKİ15, ÖNAYAK14, ÖNERME13, ÖNEMLİ13, ÖNLEME13, ÖNERTİ12

5 Harfli Kelimeler

ÖNCÜL16, ÖNCEL14, ÖNEZE14, ÖNDER13, ÖNLÜK13, ÖNLEM12, ÖNSEL12, ÖNERİ11

4 Harfli Kelimeler

ÖN15, ÖNCE13, ÖNEM11, ÖNEL10

2 Harfli Kelimeler

ÖN8


ÖN


[isim]
  • Bir şeyin esas tutulan yüzü, arka karşıtı

    Arabam bir gece kulübünün önünde duruyor. - Ahmet Ümit

[sıfat]
  • Benzerler arasında bakılan veya gidilen yönde olan

    Ben, Anafartalar'da Mustafa Kemal'in bulunduğu en ön siperlerde de kurşun attım. - Aka Gündüz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • önde gelmek
  • öne almak
  • öne çıkmak
  • öne düşmek
  • öne sermek
  • öne sürmek
  • önü alınmak
  • önünde ardında gidilmez
  • önüne arkasına bakmadan
  • önüne bakmak
  • önüne bir kemik atmak
  • önüne çıkmak
  • önüne dikilmek
  • önüne düşmek
  • önüne geçmek
  • önüne gelen
  • önüne geleni kapar, ardına geleni teper
  • önüne katmak
  • önünü almak
  • önünü ardını düşünmemek
  • önünü kesmek

Birleşik Kelimeler: ön ad, ön buharlaşma, ön büro, ön alım, ön avurt, önayak, ön ayak, ön belirti, ön bilgi, ön çalışma, ön damak, ön denetim, ön deyi, ön deyiş, ön doğru, ön ek, ön eleme, ön göğüs, öngörmek, öngörü, öngörülmek, ön gösterim, ön gün, ön hekim, ön içki, ön izleme, ön kabul, ön kayıt, ön kesinti, ön kol, ön koşul, ön lisans, ön oda, ön oluş, ön ödeme, ön proje, ön rapor, ön seçici, ön seçim, ön ses, ön sevişme, önsezi, ön soruşturma, ön söz, ön sözleşme, ön şart, ön tasar, ön tasım, ön teker, ön uyum, ön vurgu, ön yargı, ön yaylak, ön yüzbaşı, önden çekişli, önü sıra, önünde sonunda, göz önü, başı önünde, göz önünde


ÖNEL


[isim] [hukuk]
  • Mehil

ÖNERİ


[isim]
  • Bir sorunu çözmek üzere öne sürülen görüş, düşünce, teklif

Ata Sözleri ve Deyimler

  • öneride bulunmak

Birleşik Kelimeler: yasa önerisi


ÖNEM


[isim]
  • Bir şeyin nitelik veya nicelik bakımından değeri olma durumu, ehemmiyet

    Karacaoğlan'ı okudukça deyişin önemini daha iyi anlarız. - Nurullah Ataç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • önem vermek


ÖNERTİ


[isim] [mantık]
  • Şartlı bir önermenin şartı anlatan ön bölümü: `Duman çıkıyorsa ateş vardır` sözünde `duman çıkıyorsa` şartı bir önertidir

ÖNLEM


[isim]
  • Kötü veya yanlış bir şeyi önleyecek yol, tedbir

    Fakat anladığına göre, bu önlemlerin hepsi de yetersiz kalmıştı. - Adalet Ağaoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • önlem almak


ÖNSEL


[sıfat] [felsefe]
  • Hiçbir denemeye dayanmayan ve akıl yordamıyla bulunup ortaya konan, apriori

ÖNERME


[isim]
  • Önermek işi
[mantık]
  • Bir savı öne süren veya bir durumu dile getiren cümle, belli bir yorumda belli bir doğruluk değeri kazanan düzgün deyim, kaziye

Birleşik Kelimeler: açık önerme, bileşik önerme, büyük önerme, küçük önerme, temel önerme, tikel önerme, tümel önerme


ÖNEMLİ


[sıfat]
  • Önemi olan, mühim, ehemmiyetli

    Benim için ne kadar önemli olduğunu tahmin edebilirsiniz. - Tarık Buğra


ÖNLEME


[isim]
  • Önlemek işi

    Ahlak sadece kötülük etmekten çekinmek değildir, başkalarının edecekleri kötülükleri de önlemeye çalışmayı buyurur. - Nurullah Ataç


ÖNDER


[isim]
  • Gücü, ünü ve toplumsal yeri dolayısıyla, belli zaman ve durumlar içinde, ilişkili bulunduğu küme veya toplumun tutum, davranış ve etkinliklerini değiştirip yönetme yeteneğini gösteren kimse, lider, şef, alemdar

ÖNLÜK


[isim]
  • Herhangi bir iş genellikle de yemek yaparken giysi kirlenmesin diye giyilen, boyundan askılı ve bele bağlanan örtü, iş önlüğü

    Önünde önlük bağlı, kırk yaşlarında kadar bir kadın geldi. - Memduh Şevket Esendal

[eskimiş]
  • İlköğretim öğrencilerinin giydiği bir örnek giysi

Birleşik Kelimeler: iş önlüğü


ÖNCE


[zarf]
  • İlk olarak, başlangıçta, sonra karşıtı

    Önce hep birlikte basın suçunu tarif edelim. - Burhan Felek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • önce can, sonra canan

Birleşik Kelimeler: bir an önce, bir ayak önce, bir gün önce, ilk önce, milattan önce, kambriyen öncesi, mantık öncesi, okul öncesi, tarih öncesi


ÖNLENME


[isim]
  • Önlenmek işi

ÖNLEMEK


[-i]
  • Bir şeyin olmasına veya yapılmasına engel olmak

    Bir yerden kokusu çıkarsa baban vasıtasıyla önlemek isteyecekler. - Sabahattin Ali