ÇINARGİLLER Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



ÇINARGİLLER harflerini içeren 5 harfli 28 kelime bulunuyor. 5 harfli ÇINARGİLLER kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ANGIÇ13, ÇALGI13, ÇİGAN12, ÇENGİ12, ÇELGİ12, GERÇİ12, İLGEÇ12, ARGIN10, ALGIN10, GIRLA10, ILGAR10, ÇINAR9, ÇANLI9, ERGİN9, ELGİN9, GRENA9, GAİLE9, GELİR9, GİREN9, GELİN9, LAÇIN9, LEGAL9, RİNGA9, ERİNÇ8, İLENÇ8, LAÇİN8, ALENİ5, RALLİ5


ALENİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿalenī)


[sıfat]
  • Açık, ortada, meydanda, herkesin içinde yapılan

    Siz bugüne kadar zevcenizin vicdansızca ve aleni hıyanetine, edepsizliğine tahammül ettiniz. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: aleni tadat


RALLİ (Kelime Kökeni: İngilizce rally)


[isim]
  • Yarışmacıların otomobille belli yolları izleyerek ve özel kurallara uyarak belirli bir yere ulaşmalarına dayanan otomobil yarışı

ERİNÇ


[isim]
  • Hiçbir eksiği, üzüntüsü ve acısı olmama durumu, dirlik, rahat, huzur

    Değiliz, erinç içinde değiliz biz, erinç içinde olmayı da aramıyoruz, dilemiyoruz. - Nurullah Ataç


İLENÇ


[isim]
  • Beddua, kargış

    Avradın ilenci tutarsa senin iki gözün kör olacak. - Memduh Şevket Esendal


LÂÇİN


[isim]
  • Çorum iline bağlı ilçelerden biri

ÇINAR (Kelime Kökeni: Farsça çenār)


[isim] [bitki bilimi]
  • İki çeneklilerden, 30 metreye kadar uzayabilen, gövdesi kalın, uzun ömürlü, geniş yapraklı bir ağaç (Platanus)
[isim]
  • Diyarbakır iline bağlı ilçelerden biri

ÇANLI


[sıfat]
  • Çanı olan

Birleşik Kelimeler: çanlı şamandıra


ERGİN


[sıfat]
  • Olmuş, yetişmiş, kemale ermiş

    Ergin yemiş. Ergin ekin.

[hukuk]
  • Kişisel haklarını kendi kullanabilmesi için yasanın gösterdiği on sekiz yaşına gelmiş olan (kimse), reşit

    Oğlunun bilgin, ergin, akıllı uslu olmasını istiyordu. - Nezihe Araz


ELGİN


[sıfat] [eskimiş]
  • Yabancı, gurbette yaşayan, garip

GRENA (Kelime Kökeni: Fransızca grenat)


[isim] [mineraloji]
  • Nar çiçeği renginde bir süs taşı

GAİLE (Kelime Kökeni: Arapça ġāʾile)


[isim] [eskimiş]
  • Sıkıntı, dert, keder, üzüntü

    Küçücük yaşta, büyüklüğün olanca gaileleri kendi üzerlerine yığılmış kimseler görülür. - Ahmet Midhat


GELİR


[isim]
  • Bir kimseye veya topluluğa belli zamanlarda, belli yerlerden gelen para, varidat

    Saklanan bir gelir vardı ki aç, çıplak kalmıyorlardı. - Mahmut Yesari

Birleşik Kelimeler: gelir dağılımı, gelir düzeyi, gelir kaynağı, gelir ortaklığı, gelir vergisi, millî gelir, ulusal gelir, dar gelirli


GİREN


[isim] [halk ağzında]
  • Hafif bulutlu, sisli hava

GELİN


[isim]
  • Evlenmek için hazırlanmış, süslenmiş kız veya yeni evlenmiş kadın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • gelin almak
  • gelin altın taht getirmiş, çıkmış kendisi oturmuş
  • gelin eşikte, oğlan beşikte
  • gelin etmek
  • gelin gibi süzülmek
  • gelin girmedik ev olur, ölüm girmedik ev olmaz
  • gelin gitmek
  • gelini ata bindirmişler "ya nasip" demiş
  • gelin olmak
  • gelin yazmak

Birleşik Kelimeler: gelin abla, gelin alayı, gelin alıcı, gelinboğan, gelin böceği, gelin çiçeği, gelinfeneri, gelin hamamı, gelin havası, gelinkuşağı, gelin kuşu, gelin otu, gelinparmağı, gelin teli


LAÇIN


[isim] [hayvan bilimi]
  • Beyaz renkli bir cins şahin