ÇUVALLAYABİLME Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler



ÇUVALLAYABİLME harflerini içeren 5 harfli 53 kelime bulunuyor. 5 harfli ÇUVALLAYABİLME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Çuvallayabilme ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Çuvallayabilme olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ÇUVAL15, ÇAVMA15, AÇVAL14, BAVUL14, MİYAV14, YEVMİ14, AYEVİ13, VEBAL13, EMVAL12, MEVLA12, MAVAL12, ALEVİ11, BİÇEM11, BİÇME11, BUYMA11, İLAVE11, VİLLA11, YAMAÇ11, BAMYA10, BAYMA10, ABİYE9, ALMAÇ9, ALBAY9, BİYEL9, BİLYE9, BULMA9, BALYA9, ÇALMA9, ÇELİM9, ELÇİM9, İMLEÇ9, İÇLEM9, İLBAY9, MİÇEL9, ABULİ8, BİLME8, LAMBA8, MEYİL8, MALYA8, BELLİ7, LEYLİ7, MALUL7, MELUL7, ULAMA7, ULEMA7, YELLİ7, ALLEM6, AMELİ6, İMALE6, LAMEL6, MİLEL6, MAİLE6, MELAL6


ALLEM


[isim]
  • `Bir işi istediği duruma getirmek için her türlü kurnazca çareye başvurmak` anlamıyla allem etmek, kallem etmek sözünde geçer

    Nitekim allem ettiler, kallem ettiler, beni buradan mahrum etmek için her şeyi yaptılar. - Necip Fazıl Kısakürek


AMELÎ (Kelime Kökeni: Arapça ʿamelī)


[sıfat]
  • Uygulamalı

    Kitaplardan gelen fikirler nazari, yaşanan fikirler ise amelîdir. - Mehmet Kaplan


İMALE (Kelime Kökeni: Arapça imāle)


[isim] [eskimiş]
  • Bir tarafa yatırma, eğme
[edebiyat]
  • Aruz vezninde kısa okunması gereken heceyi ölçüye uydurmak için uzun okuma, zihaf karşıtı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • imale etmek
  • imale yapmak


LAMEL (Kelime Kökeni: Fransızca lamelle)


[isim]
  • Mikroskopla yapılan incelemede bazen lamların üstüne kapatılan dört köşe, küçük ve ince cam parçası
[biyoloji]
  • Çok ince tabaka

MİLEL (Kelime Kökeni: Arapça milel)


[isim] [eskimiş]
  • Milletler, uluslar

Birleşik Kelimeler: beynelmilel


MAİLE (Kelime Kökeni: Arapça māʾile)


[isim] [eskimiş] [coğrafya]
  • Aklan

MELAL (Kelime Kökeni: Arapça melāl)


[isim] [eskimiş]
  • Can sıkıntısı, usanç

    Melalimizi avutmak için bin türlü eğlence, bin türlü zevk icat ettik. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • melal duymak


BELLİ


[sıfat]
  • Beli olan

    Hani sen benim gibi ince belli sarışınları severdin? - Nezihe Araz

Birleşik Kelimeler: karınca belli

[sıfat]
  • Bilinmedik bir yanı olmayan, malum

    Hâlimiz, vaktimiz sizce belli. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • belli etmek
  • belli olmak

Birleşik Kelimeler: belli başlı, belli belirsiz


LEYLİ (Kelime Kökeni: Arapça leylī)


[sıfat] [eskimiş]
  • Yatılı

    Orada Amerikan mektebine leyli verdi. - Peyami Safa

Birleşik Kelimeler: leyli meccani


MALUL (Kelime Kökeni: Arapça maʿlūl)


[sıfat]
  • Sakat (kimse)

    Ben belki artık malulüm belki ömrümün sonuna kadar böyle kalacağım. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: malul gazi, harp malulü


MELUL (Kelime Kökeni: Arapça melūl)


[sıfat]
  • Üzgün
[zarf]
  • Boynu bükük, zavallı bir biçimde

    Garipler köyü az çok çıplak ve kayalık bir yar ortasında sıkışmış, ıssız ve melul duruyor. - Memduh Şevket Esendal

Birleşik Kelimeler: melul mahzun, melul melul


ULAMA


[isim]
  • Ulamak işi
[dil bilgisi]
  • Konuşmada art arda gelen kelimelerden birincisinin sonundaki ünsüzün, ikincisinin başındaki ünlüye ses bakımından bir hece oluşturacak biçimde bağlanarak söylenmesi, bağlama: Ayırt etmek, tertip etmek, art arda gibi
[sıfat]
  • Ulanmış

ULEMA (Kelime Kökeni: Arapça ʿulemā)


[isim] [eskimiş]
  • Bilginler
[din bilgisi]
  • Sarıklı din bilginleri

    Bursa uleması bütün memleketçe tanınır ve sevilirdi. - Tarık Buğra


YELLİ


[sıfat]
  • Yeli çok olan, rüzgârlı

    Yelli bir tepe.

[mecaz]
  • İşveli, fıkırdak

ABULİ (Kelime Kökeni: Fransızca aboulie)


[isim] [ruh bilimi]
  • İrade yitimi