Çul ile Başlayan Kelimeler



ÇUL ile başlayan 19 kelime bulunuyor. Başında ÇUL olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Çul kelimesinin anlamı nedir? Çul ile biten kelimeler. İçinde çul olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

ÇULLANABİLMEK20

12 Harfli Kelimeler

ÇULLUKGİLLER21, ÇULLANDIRMAK20, ÇULLANABİLME19

11 Harfli Kelimeler

ÇULLANDIRMA19

9 Harfli Kelimeler

ÇULSUZLUK19, ÇULTUTMAZ18, ÇULLANMAK14

8 Harfli Kelimeler

ÇULLANIŞ16, ÇULLANMA13, ÇULLAMAK13

7 Harfli Kelimeler

ÇULLAMA12

6 Harfli Kelimeler

ÇULSUZ15, ÇULPAN14, ÇULLUK11, ÇULTAR10

5 Harfli Kelimeler

ÇULCU13, ÇULHA13

3 Harfli Kelimeler

ÇUL7


ÇUL (Kelime Kökeni: Arapça cūl)


[isim]
  • Genellikle kıldan yapılmış kaba dokuma

    Geceleri Ali, bir çula bürünerek yatıyordu. - Ömer Seyfettin

[eskimiş]
  • Tekke mensuplarının büründüğü örtü
[teklifsiz konuşmada]
  • Giyim, giysi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çul içinde arslan yatar
  • çulu düzmek (veya düzeltmek)

Birleşik Kelimeler: çul çaput, çultutmaz


ÇULTAR


[isim]
  • Eyerin veya palanın üzerine örtülen kilim, halı vb. örtü

ÇULLUK


[isim] [hayvan bilimi]
  • Çullukgillerden, Avrupa, Asya ve Kuzey Afrika'da yaşayan, tüyleri kahverengi ve kül rengi, göçebe, eti için avlanan, uzun gagalı, göçmen bir kuş, bekas (Scolopax rusticola)

Birleşik Kelimeler: çapaçulluk, bataklık çulluğu, deniz çulluğu, kervan çulluğu, su çulluğu


ÇULLAMA


[isim]
  • Çullamak işi
[halk ağzında]
  • Tavşan ve kuzu eti ile kızartılmış hamur yemeği

ÇULLANMA


[isim]
  • Çullanmak işi

    Onları mı benim üzerime saldırmaya, beni mi onlara çullanmaya davet ediyordunuz? - Necip Fazıl Kısakürek


ÇULLAMAK


[-i]
  • Hayvana çul örtmek
[-e]
  • Fırtınalı denizde dalgalar güverteye su atmak

ÇULCU


[isim]
  • Çul yapan veya satan kimse

ÇULHA (Kelime Kökeni: Farsça cūlāh)


[isim]
  • El tezgâhında bez dokuyan kimse

Birleşik Kelimeler: çulha kuşu


ÇULLANMAK


[-e]
  • Alta almak için birinin üzerine abanmak

    Hepsi yeni gelenin üstüne çullanarak zavallıyı dövüyorlardı. - Peyami Safa

[nesnesiz] [mecaz]
  • Birini bezdirecek, bıktıracak kadar üzerine gitmek

    Kız bu şakaya darılır gibi oldu lakin Paşa bunu görünce daha ziyade çullandı. - Reşat Nuri Güntekin


ÇULPAN


[isim] [gök bilimi]
  • Çoban Yıldızı

ÇULSUZ


[sıfat]
  • Çulu olmayan
[mecaz]
  • Varlıksız, parasız

    Çok zengin adam diyorlar, onun için. Senin gibi bir çulsuza borçlu kalmak ister mi? - Sait Faik Abasıyanık

Birleşik Kelimeler: çulsuz çuvalsız


ÇULLANIŞ


[isim]
  • Çullanma işi

ÇULTUTMAZ


[sıfat] [mecaz]
  • Giysi ve mal değeri bilmeyen, derbeder, serseri, avare (kimse)

ÇULLANABİLME


[isim]
  • Çullanabilmek işi

ÇULLANDIRMA


[isim]
  • Çullandırmak işi