ÇOBANÇANTASI Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



ÇOBANÇANTASI harflerini içeren 4 harfli 30 kelime bulunuyor. 4 harfli ÇOBANÇANTASI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇAÇA10, ÇABA9, SAÇI9, ATÇI8, AÇIT8, BASI8, ÇITA8, ÇATI8, SOBA8, SABO8, ANAÇ7, AÇAN7, BATI7, SABA7, ABAT6, BANT6, BANA6, SANI6, SATI6, TABA6, ANIT5, ANOT5, NOTA5, NATO5, ONAT5, SAAT5, SANA5, TANI5, TASA5, NAAT4


NAAT (Kelime Kökeni: Arapça naʿt)


[isim] [eskimiş]
  • Bir şeyin niteliklerini övme
[edebiyat]
  • Hz. Muhammed'in niteliklerini övmek, ondan şefaat dilemek amacıyla yazılan kaside

ANIT


[isim] [mimarlık]
  • Önemli bir olayın veya büyük bir kişinin gelecek kuşaklarca tarih boyunca anılması için yapılan, göze çarpacak büyüklükte, sembol niteliğinde yapı, abide

    Duydum ve okudum ki Sinan'a bir anıt yapılacakmış. - Nazım Hikmet

[mecaz]
  • Önemi ve değeri çok olan eser veya kişi

Birleşik Kelimeler: Anıtkabir, anıt mezar


ANOT (Kelime Kökeni: Fransızca anode)


[isim] [fizik]
  • Artı uç

Birleşik Kelimeler: anot başlığı, anot kablosu


NOTA (Kelime Kökeni: İtalyanca nota)


[isim] [müzik]
  • Bir müzik sesini belirtmeye yarayan işaret

    Saz sesleri bazen aynı notaları, ruhumuza mıhlanmak istenen bir altın çiviye vurulan darbeler gibi tekrar ederdi. - Abdülhak Şinasi Hisar


NATO (Kelime Kökeni: Rumca)


[sıfat]
  • `Söz dinlemez, söz anlamaz, taş gibi kafa` anlamlarındaki nato kafa, nato mermer deyiminde geçen bir söz

ONAT


[sıfat] [eskimiş]
  • Özenli, düzgün, uygun

SAAT (Kelime Kökeni: Arapça sāʿat)


[isim]
  • Bir günlük sürenin yirmi dörtte birine eşit, altmış dakikalık zaman dilimi, zaman parçası

    Beş altı mil ötedeki karşı kıyıya bir saatte varabilirdik ancak. - Azra Erhat

Ata Sözleri ve Deyimler

  • saat bir (veya iki, üç ...) yönünde
  • saat bu saat
  • saat gibi
  • saat gibi işlemek
  • saati çalmak
  • saati saatine uymamak
  • saat on bir buçuğu çalmak
  • saat tutmak

Birleşik Kelimeler: saat açısı, saat ayarı, saat başı, saat camı, saat cebi, saat çiçeği, saat dairesi, saat dilimi, saat farkı, saat kulesi, saati saatine, alafranga saat, alaturka saat, ampersaat, ana saat, biyolojik saat, çalar saat, elektronik saat, ezani saat, guguklu saat, kilovatsaat, lümensaat, o saat, ölü saat, vatsaat, yerel saat, yeşil saat, zevalî saat, akşam saati, beslenme saati, bilek saati, cep saati, çalışma saati, çay saati, duvar saati, elektrik saati, eşref saati, ezan saati, güneş saati, iş saati, kol saati, konsol saati, kontrol saati, kum saati, masa saati, mesai saati, meydan saati, okuma saati, park saati, su saati, uyku saati, yaz saati, yıldız saati, altın saatler, indirim saatleri


SANA


[zamir]
  • Sen zamirinin yönelme durumu eki almış biçimi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sana taşla vurana sen aşla (veya ekmekle veya pamukla) var (veya dokun)
  • sana vereyim bir öğüt, kendi ununu kendin öğüt
  • sana yalan, bana gerçek


TANI


[isim] [tıp]
  • Hastalığın ne olduğunu araştırıp ortaya koyma, tanılama, teşhis

    Bir süre, mide ülseri tanısıyla sayrılık geçirdi. - Cahit Külebi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tanı koymak

Birleşik Kelimeler: erken tanı


TASA


[isim]
  • Üzüntülü düşünce durumu, kaygı, endişe, gam(I)

    Gazeteleriniz sürüm tasasına kapıldılar mı hemen İstanbul'un nabzını tutarlar. - Falih Rıfkı Atay

[ruh bilimi]
  • Tatmin edici olmayan veya tedirgin eden durumların ortaya çıkmasını önleyebilmede, güvensizlik içinde bulunulduğunda duyulan tedirgin edici duygu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tasa çekmek
  • tasa etmek
  • tasasına düşmek
  • tasası sana mı düştü?


ABAT (Kelime Kökeni: Farsça ābād)


[sıfat] [eskimiş]
  • Bayındır

Ata Sözleri ve Deyimler

  • abat etmek (veya eylemek)
  • abat olmak


BANT (Kelime Kökeni: Fransızca bande)


[isim]
  • Yapılış özelliğine göre sarma, yapıştırma vb. işlerde kullanılan düz, ensiz, yassı bağ, şerit, izole bant

Ata Sözleri ve Deyimler

  • banda almak
  • bant çözmek
  • bant doldurmak
  • banttan vermek

Birleşik Kelimeler: bant zımpara, izole bant, videobant, dalga bandı, koşu bandı, üretim bandı, yara bandı, yürüyüş bandı


BANA


[zamir]
  • Ben zamirinin yönelme durumu eki almış biçimi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bana bak!
  • bana da ... demesinler
  • bana dokunmayan yılan bin yaşasın
  • bana mısın dememek

Birleşik Kelimeler: dokunmabana


SANI


[isim]
  • Sanma durumu veya sonucu, zan, zehap

    Söylediklerimiz, yazdıklarımız, hayatın birtakım konulara bölünmüş olduğu sanısını sürdürüp yalanı berkitmekten başka neye yarar? - Nurullah Ataç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sanısına kapılmak


SATI


[isim] [halk ağzında]
  • Satma işi, satış
[sıfat]
  • Adanmış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • satıya çıkarmak