ÇEKİÇLETEBİLMEK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



ÇEKİÇLETEBİLMEK harflerini içeren 6 harfli 61 kelime bulunuyor. 6 harfli ÇEKİÇLETEBİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇİMÇEK13, BİÇMEK12, ÇEKÇEK12, ÇELEBİ11, ÇİLEME10, ÇİTMEK10, ÇİTMİK10, ÇEKMEK10, ÇELMEK10, ÇELMİK10, EMEKÇİ10, İÇİLME10, BİLMEK9, BİLEME9, BİTMEK9, BELLEM9, BELEME9, ÇİLELİ9, ÇETELE9, ÇELTEK9, ÇELTİK9, ELEKÇİ9, İÇELLİ9, KLİKÇİ9, KEÇELİ9, TEMBEL9, BETİLİ8, BELLİK8, BELLEK8, EBELİK8, ETKİME7, EKİLME7, EKLEME7, EMEKLİ7, ELLEME7, ELEMEK7, ELEMLİ7, ELETME7, İTİLME7, İKİLEM7, İLETİM7, İLETME7, KİMLİK7, KELEME7, KELİME7, KEMLİK7, KEKEME7, MİLLET7, MELİKE7, MELEKE7, TEKMİL7, TELEME7, TEMLİK7, ETKİLİ6, İKİTEK6, İLETKİ6, KELKİT6, KELLİK6, LEKELİ6, TELEKE6, TEKLİK6


ETKİLİ


[sıfat]
  • Etkisi olan, kuvvetli, tesirli, müessir, patetik

    Hayli etkili bir yer altı çalışması yapılıyormuş. - Attila İlhan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • etkili olmak

Birleşik Kelimeler: etkili madde


İKİTEK


[isim] [spor]
  • Kürek yarışlarında sancak ve iskelesinde ayrı ayrı oturaklarda ve sadece birer küreği olan tekne

İLETKİ


[isim] [matematik]
  • Bir açıyı ölçmeye ve başka bir yerde aynı açıyı çizmeye yarayan, yarım çember biçimindeki araç, açıölçer, mastara, minkale

KELKİT


[isim]
  • Gümüşhane iline bağlı ilçelerden biri

KELLİK


[isim]
  • Kel olma durumu

    Tepelerindeki kellik, yavaş yavaş çıkan tüylerle kapanıyor. - Ömer Seyfettin


LEKELİ


[sıfat]
  • Herhangi bir sebeple üzerinde leke oluşmuş, lekesi olan

    Armutların en fenası, en kavruk, en lekeli ve en hamı bile asildir. - Refik Halit Karay

[mecaz]
  • Kötü tanınmış, lekelenmiş

Birleşik Kelimeler: lekeli humma


TELEKE


[isim] [halk ağzında]
  • Uzun ve sert kanat telekleri

TEKLİK


[isim]
  • Tek, bir olma durumu
[dil bilgisi]
  • Kelimelerde bir varlığı veya çekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biçim, tekil, müfret, çoğul, çokluk karşıtı: öğrenci-y-im, ev-i-m, gel-di-m vb
[argo]
  • Lira

    Seni satmam çocuğum / Dört yüz bin tekliğe - Sait Faik Abasıyanık


ETKİME


[isim]
  • Etkimek işi, tesir

EKİLME


[isim]
  • Ekilmek işi

EKLEME


[isim]
  • Eklemek işi
[sıfat]
  • Eklenmiş

Birleşik Kelimeler: ekleme dişi


EMEKLİ


[sıfat]
  • Emek harcanarak elde edilen, zor, zahmetli
[isim]
  • Belirli bir süre çalıştıktan sonra kanunlar gereği işi ile ilgisi kesilerek kendisine aylık bağlanmış olan kimse, tekaüt

    Buraya gelenler hep asker emeklileridir. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emekli olmak
  • emekliye ayırmak (veya çıkarmak veya çıkartmak)
  • emekliye ayrılmak (veya çıkmak)
  • emekliye sevk etmek

Birleşik Kelimeler: emekli aylığı, emekli ikramiyesi, emekli maaşı, malulen emekli


ELLEME


[isim]
  • Ellemek işi

    Kuş yuvasındaki yumurtayı ellemeye gelmez. - Necati Cumalı

[sıfat] [halk ağzında]
  • Elle seçilmiş, iyi

    Elleme kömür.


ELEMEK


[-i]
  • Elek yardımıyla ayıklamak veya incesini kabasından ayırmak, elekten geçirmek

    Eledim eledim höllük eledim / Aynalı beşikte bebek beledim - Halk türküsü

[mecaz]
  • Gözden geçirmek, ayıklamak, iyisini kötüsünden ayırmak
[spor]
  • Bir yarışmacıyı yarışma dışı bırakmak, elimine etmek

ELEMLİ


[sıfat]
  • Üzüntülü, kederli

    Çektiği elemli aşkla mesut olmasa da bunları sevdiği şüphesizdir. - Abdülhak Şinasi Hisar