ÇAĞRIŞIMSAL Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



ÇAĞRIŞIMSAL harflerini içeren 6 harfli 35 kelime bulunuyor. 6 harfli ÇAĞRIŞIMSAL kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AĞAÇSI18, ÇAĞRIM18, AĞAÇLI17, AĞIMLI16, ÇAĞLAR16, AĞRIMA15, AĞRILI15, SAĞLAM15, SAĞMAL15, AÇILIŞ14, ASILIŞ12, AÇILIM12, AŞIRMA11, AŞILMA11, AÇISAL11, AÇILMA11, ALIŞMA11, AMAÇLI11, ALAŞIM11, ÇIRALI11, MAAŞLI11, MAŞALI11, ŞIRALI11, ŞAMALI11, ARAÇLI10, ISIRMA10, SIRIMA10, ASMALI9, ASILMA9, ISLAMA9, SIRALI9, SARILI9, ARMALI8, SARALI8, SARMAL8


ARMALI


[sıfat]
  • Arma bulunan

SARALI


[sıfat]
  • Sara hastalığı olan (kimse)

    Çocuklar beni görünce saldırırlardı: Sıska, deli, saralı sıska ... diye. - Sait Faik Abasıyanık


SARMAL


[sıfat] [fizik]
  • Dolana dolana oluşmuş, birbirini izleyen, helisel, helezonlu, helezoni
[mecaz]
  • İçinden çıkılmaz (durum)

Birleşik Kelimeler: sarmal metot, sarmal yöntem


ASMALI


[sıfat]
  • Asması olan

    Asmalı bahçe.


ASILMA


[isim]
  • Asılmak işi

ISLAMA


[isim]
  • Islamak işi

SIRALI


[sıfat]
  • Sıralanmış, düzenlenmiş, dizili

    İki yanda uzun boylu narin andızlar sıralıydı. - Cahit Uçuk

Birleşik Kelimeler: sıralı cümle, sıralı ikili, sıralı oluş, sıralı sırasız, sıralı tümce, sıralı üçlü bahis


SARILI


[sıfat]
  • Üstünde sarı renk bulunan

    Yonca'nın elindeki kâğıt parçasında, yeşilli, sarılı, kırmızılı bir kelebek çıkartması var. - Oktay Rifat

[sıfat]
  • Sarılmış olan

    Parlak kâğıtlara sarılı kokulu sabunlar getireceğine, kapağı dönerli aynalı kremler alacağına söz verdi. - Lâtife Tekin


ARAÇLI


[sıfat]
  • Araçla yapılan veya olan, vasıtalı

Birleşik Kelimeler: araçlı jimnastik


ISIRMA


[isim]
  • Isırmak işi

    Onun için ehemmiyetli olan şey sizin ısırılmanız değil, kendisinin ısırmasıdır. - Abdülhak Şinasi Hisar

Birleşik Kelimeler: soğuk ısırması


SIRIMA


[isim]
  • Sırımak işi

AŞIRMA


[isim]
  • Aşırmak işi

    Hemen bir yolunu bulurlar yükü üstlerinden aşırmanın. - Adalet Ağaoğlu

[mimarlık]
  • Yapı çatılarında uzun mertek, aşık
[sıfat]
  • Aşırılmış

    Aşırma bir eser.

[halk ağzında]
  • Küçük kazan, kova, bakraç
[edebiyat]
  • Başkalarının yazılarından bölümler, dizeler alıp kendisininmiş gibi gösterme veya başkalarının konularını benimseyip değişik bir biçimde anlatma, intihal
[hukuk]
  • Özellikle para aşırma, aşırtı, ihtilas

Birleşik Kelimeler: aşırma kayış


AŞILMA


[isim]
  • Aşılmak durumu

    Fakat asıl temennim onların daha yüksek düşünceler için aşılması gereken basamaklar olmasıdır. - Mehmet Kaplan


AÇISAL


[sıfat]
  • Açı ile ilgili, zaviyevi

Birleşik Kelimeler: açısal bölge, açısal çap, açısal hız, açısal ivme, açısal sapma, açısal uzaklık, açısal yol


AÇILMA


[isim]
  • Açılmak işi

    Vapur geri geri beyaz köpükler kabartarak açılmaya başlamış. - Çetin Altan

[sinema] [televizyon]
  • Bir film çekiminde karanlıkta başlayıp gittikçe aydınlanarak görüntülerin belirmesine dayanan noktalama
[spor]
  • Bir grupta, sıraların jimnastik alıştırmaları için dağınık düzene girmesi