ÇAĞRIŞIMLI Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler



ÇAĞRIŞIMLI harflerini içeren 4 harfli 26 kelime bulunuyor. 4 harfli ÇAĞRIŞIMLI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

AĞIŞ15, ÇIĞA15, AĞIM13, IĞIL13, AĞIL12, AĞIR12, AĞLI12, AĞRI12, AŞÇI11, AÇIŞ11, AŞIM9, AÇIM9, ÇIMA9, IŞIL9, ARIŞ8, ALÇI8, ALIÇ8, ALIŞ8, ÇIRA8, ÇALI8, MALÇ8, MARŞ8, ŞIRA8, ILIM7, ALIM6, ARLI5


ARLI


[sıfat]
  • Namuslu, utangaç, sıkılgan

    Ağaların yiğittir, arlıdır, oğul! - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arlı arından, huylu huyundan vazgeçmez


ALIM


[isim]
  • Alma işi
[mecaz]
  • Kurum, çalım, gurur
[mecaz]
  • Çekicilik

    O ne eda, o ne alım, o ne çalım! - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Birleşik Kelimeler: alım çalım, alım satım, dış alım, ön alım, spot alım, zor alım, destekleme alımı


ILIM


[isim]
  • İstek ve tutkularda ölçülü davranma erdemi, ölçülülük, itidal
[gök bilimi]
  • Gün tün eşitliği

Birleşik Kelimeler: ılım ılım


ARIŞ (Kelime Kökeni: Farsça erş, ereş)


[isim] [eskimiş]
  • Kolun dirsekten parmaklara kadar olan bölümü
[isim] [halk ağzında]
  • Çözgü

ALÇI


[isim]
  • Alçı taşının pişirilip toz durumuna getirilmesinden elde edilerek yapılarda, sanatta, mimarlıkta ve dişçilikte kullanılan madde

    Bir sanatkâr eliyle alçıdan yapılmış, bembeyaz, tertemiz bir kabartma. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alçıya almak (veya koymak)

Birleşik Kelimeler: alçı kalıp, alçı levha, alçıpan, alçı taşı


ALIÇ (Kelime Kökeni: Farsça aluça)


[isim] [bitki bilimi]
  • Hünnapgillerden, kırlarda kendiliğinden yetişen, hekimlikte ve boyacılıkta kullanılan, sert odunlu bir ağaç, gövem eriği, geyik dikeni, akdiken (Crataegus monogyna)

    Sık pırnallıklar, erguvan, defne, alıç kümeleri yer yer yolu boğuyor. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: alıç marmeladı


ALIŞ


[isim]
  • Alma işi

Birleşik Kelimeler: alış fiyatı, alışveriş, efektif alış


ÇIRA (Kelime Kökeni: Farsça çerāġ)


[isim]
  • Çam vb. reçineli ağaçların yağlı ve çabuk yanmaya elverişli bölümü
[halk ağzında]
  • Lamba

Birleşik Kelimeler: çaydaçıra, Marmara çırası


ÇALI


[isim] [bitki bilimi]
  • Böğürtlen, ahududu gibi küçük, dalları dibinden çatallanan ve sapları odunsu bitki

    Tozlu geçidimde durmuş, iki çalı arasından başımı uzatıyor, pencereden bakıyorum. - Adalet Ağaoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çalı gibi

Birleşik Kelimeler: çalı bülbülü, çalı çırpı, çalı dikeni, çalı fasulyesi, çalı horozu, çalı kakıcı, çalı kuşu, çalı süpürgesi, karaçalı, sarıçalı, süpürge çalısı, tespih çalısı


MALÇ


[isim]
  • Toprak ve rutubet muhafazası amaçları ile çayır ve mera üzerine bırakılan veya başka yerlerden getirilip serpilen her türlü bitki artığı

MARŞ (Kelime Kökeni: Fransızca marche)


[isim]
  • Ritmi, yürüyen bir kimsenin veya topluluğun adımlarını hatırlatan müzik parçası

    Bu şiir ya da manzumeyi marş biçimine bile sokmuştur. - Salâh Birsel

[ünlem]
  • Askerlikte yürüyüşe geçmek için verilen komut

Birleşik Kelimeler: İstiklal Marşı, marş marş, millî marş


ŞIRA (Kelime Kökeni: Farsça şīre)


[isim]
  • Henüz mayalanmamış üzüm suyu
[argo]
  • Süzülmüş afyon

Birleşik Kelimeler: şıraölçer, üzüm şırası


AŞIM


[isim]
  • Aşma işi

Birleşik Kelimeler: süre aşımı, zaman aşımı


AÇIM


[isim]
  • Açma, açılış, küşat

    Abdülhak Hamit köşesinin açım töreni yapıldı.

Birleşik Kelimeler: ölü açımı


ÇIMA (Kelime Kökeni: İtalyanca cima)


[isim] [denizcilik]
  • Halat ucu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çıma vermek