ÇAYIRLATMAK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler



ÇAYIRLATMAK harflerini içeren 8 harfli 43 kelime bulunuyor. 8 harfli ÇAYIRLATMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

YALTAKÇI14, AÇIKLAMA13, AÇTIRMAK13, AÇKILAMA13, ÇITLAMAK13, ÇIKARTMA13, ÇAKTIRMA13, ÇATILMAK13, KAÇIRTMA13, MATRAKÇI13, AYILTMAK12, AYIKLAMA12, AYIRTMAK12, AYRILMAK12, ÇALKATMA12, ÇALARMAK12, ÇATLAMAK12, KARAÇALI12, KAYIRTMA12, YIRLAMAK12, YALITMAK12, YAKTIRMA12, YATMALIK12, YATIRMAK12, YATILMAK12, YARILMAK12, YARILAMA12, YARMALIK12, AYARTMAK11, AYAKALTI11, KAYTARMA11, TAYLAMAK11, YALATMAK11, YARATMAK11, ARILAMAK10, ARIKLAMA10, ARATILMA10, ATKILAMA10, IRALAMAK10, KIRTLAMA10, MAKARALI10, ARALIKTA9, KARTALMA9


ARALIKTA


[zarf]
  • Öbür şeyler arasında, bu arada

KARTALMA


[isim]
  • Kartalmak işi

ARILAMAK


[-i]
  • Bir şeyde herhangi bir ayıp veya kusur bulunmadığını bildirmek, tenzih etmek

ARIKLAMA


[isim]
  • Arıklamak işi

ARATILMA


[isim]
  • Aratılmak işi

ATKILAMA


[isim]
  • Atkılamak işi, argaçlama

IRALAMAK


[-i]
  • Belirli bir ıra ile belirtmek, karakterize etmek

    Düşkünlere yardım Türk'ü ıralayan bir erdemdir.


KIRTLAMA


[isim] [zarf]
  • Kıtlama

    Topal, kahvesini kesme şekerle kırtlama içerdi çokluk. - Orhan Kemal


MAKARALI


[sıfat]
  • Makarası olan, makara ile çalışan

Birleşik Kelimeler: makaralı kuş


AYARTMAK


[-i]
  • Baştan çıkarmak, doğru yoldan saptırmak

    Allah'ı ileri sürerek kadınları ayartacak aklınca. - Refik Halit Karay


AYAKALTI


[isim] [mecaz]
  • Gelip geçenlerin çok olduğu yer

    Burası o kadar ayakaltı idi ki değme polis hafiyesinin aklına gelmezdi. - Aka Gündüz

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ayakaltına almak
  • ayakaltında bırakmak
  • ayakaltında dolaşmak


KAYTARMA


[isim]
  • Kaytarmak işi

    Kaytarmaya kalkıştım mı öfkeleniyor, çıkışıyor bana. - Tomris Uyar


TAYLAMAK


[nesnesiz]
  • Kısrak doğurmak

YALATMAK


[-e] [-i]
  • Yalama işini yaptırmak

YARATMAK


[-i] [din bilgisi]
  • Allah, olmayan bir şeyi var etmek

    Allah, mutlaka dünyayı kullarına sevdirmek için baharı yaratmış olacaktı. - Ömer Seyfettin

[nesnesiz] [mecaz]
  • Zekâ, düşünce ve hayal gücünden yararlanarak o zamana kadar görülmeyen yeni bir şey ortaya koymak, yapmak

    Bir cazibe yaratmak için ne yapmalı diye düşünüyorduk. - Falih Rıfkı Atay

[nesnesiz] [mecaz]
  • Olmasına, ortaya çıkmasına yol açmak, sebep olmak

    Bu haber sinirli bir hava yarattı. Yangın büyük tehlike yarattı.