ÇABUKLAŞMA Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler



ÇABUKLAŞMA harflerini içeren 6 harfli 21 kelime bulunuyor. 6 harfli ÇABUKLAŞMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Çabuklaşma ile başlayan 6 harfli kelimeler. İçinde Çabuklaşma olan 6 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ABUKÇA12, BAŞMAL12, BAŞMAK12, ALABAŞ11, BALÇAK11, ÇAMUKA11, MAŞUKA11, ULAŞMA11, ALAÇAM10, BULMAK10, BULAMA10, ÇALMAK10, MAKBUL10, MAŞALA10, ABLUKA9, BALAMA9, MABLAK9, KALABA8, KABALA8, ULAMAK8, AKLAMA7


AKLAMA


[isim]
  • Aklamak işi, ibra

Birleşik Kelimeler: aklama belgesi


KALABA (Kelime Kökeni: Arapça ġalebe)


[isim] [halk ağzında]
  • Kalabalık

KABALA (Kelime Kökeni: İngilizce cabala)


[isim]
  • Doğaüstü varlıklarla ilişki kurma sanatı
[din bilgisi]
  • Yahudilerde, yazılı olarak konulmuş olan Tanrı kanunlarının yanında, ağızdan ağıza geçen din buyruklarının, İbrani felsefesinin ve efsane yazılarının tamamı
[din bilgisi]
  • Bu öğretinin yandaşlarının tamamı
[zarf] [ticaret]
  • Götürü, toptan

ULAMAK


[-e] [-i]
  • Eklemek, katmak, ilave etmek

ABLUKA (Kelime Kökeni: İtalyanca abloco)


[isim] [askerlik]
  • Kuşatma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • abluka altında tutmak
  • abluka etmek (veya ablukaya almak)
  • ablukayı kaldırmak
  • ablukayı yarmak


BALAMA


[isim] [tiyatro]
  • Orta oyununda Rum tipi

MABLAK (Kelime Kökeni: Arapça miblaʿ)


[isim] [eskimiş]
  • Hamur, merhem, boya vb. şeyleri ezip karıştırarak yoğurmak için kullanılan ve bir ucu ele alınacak biçimde saplı, öbür ucu yassı olan alet

ALAÇAM


[isim]
  • Samsun iline bağlı ilçelerden biri
[isim] [bitki bilimi]
  • Rengi kızıla yakın bir tür çam (Picea excelsa)

BULMAK


[-i]
  • Arayarak veya aramadan bir şeyle, bir kimse ile karşılaşmak

    Kafam her an bir konu bulmak için binbir çeşit şeye müracaat ediyor. - Halide Edip Adıvar

[nesnesiz]
  • Cezaya uğramak

    Eden bulur.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bula bula bunu (onu veya bir şeyi veya birini) bulmak
  • buldukça bunar (veya bulmuş da bunuyor)
  • buldum bilemedim, bildim bulamadım
  • bulup buluşturmak

Birleşik Kelimeler: bultak, yolbul, yönbul, ara bulmak


BULAMA


[isim]
  • Bulamak işi

ÇALMAK


[-e] [-i]
  • Başkasının malını gizlice almak, hırsızlık etmek, aşırmak

    İngiliz cephesinden at kaçırıp bize satan bedeviler dönüşlerinde bizim atlarımızı çalıp İngilizlere satarlardı. - Falih Rıfkı Atay

[nesnesiz]
  • Ses çıkarmak, ses vermek

    Hafif hafif ıslıklar çalan sesi eski keskinliğini kaybetmiştir. - Reşat Nuri Güntekin

[-i]
  • Bozmak, zarar vermek
[-i]
  • Kumaşın bir parçasını kesmek
[-e]
  • Benzemek, andırmak

    Geniş alınlı, kırmızıya çalar, kahverengi saçlı, altın dişli tuhaf bir delikanlı gülümsedi. - Sait Faik Abasıyanık

[mecaz]
  • Zamanı boşa harcatmak, ziyan edilmesine yol açmak
[-i] [halk ağzında]
  • Süpürmek, temizlemek

    Tozu çalmak.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çalıp çırpmak
  • çalmadan oynamak
  • çalma elin kapısını, çalarlar kapını

Birleşik Kelimeler: diskçalar, kasetçalar, uzunçalar, yürürçalar


MAKBUL (Kelime Kökeni: Arapça maḳbūl)


[sıfat]
  • Kabul edilen

Ata Sözleri ve Deyimler

  • makbule geçmek
  • makbul olmak


MAŞALA (Kelime Kökeni: Ermenice)


[isim] [halk ağzında]
  • Bağ ve bahçelerde kenarları set biçiminde birbirinden ayrılan, genellikle dikdörtgen toprak parçası

ALABAŞ


[isim] [bitki bilimi]
  • Turpgillerden, şalgama benzeyen bir bitki

BALÇAK


[isim] [halk ağzında]
  • Kabza