ÇABUKLAŞABİLME Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler



ÇABUKLAŞABİLME harflerini içeren 7 harfli 28 kelime bulunuyor. 7 harfli ÇABUKLAŞABİLME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Çabuklaşabilme ile başlayan 7 harfli kelimeler. İçinde Çabuklaşabilme olan 7 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ŞAMBABA15, BULAMAÇ14, BULAŞMA14, KUBAŞMA14, BAŞLAMA13, ELMABAŞ13, ABLAKÇA12, BAŞKALE12, ÇULLAMA12, KUBBELİ12, MUAŞAKA12, ULAŞMAK12, ALLAŞMA11, AKLAŞMA11, ALÇALMA11, BULAMAK11, ÇALKAMA11, KAŞLAMA11, MUKABİL11, ŞAKLAMA11, AMABİLE10, BUKLELİ10, BALLAMA10, LAUBALİ10, MAKABİL10, MUALLAK9, ALLAMAK8, LAKLAMA8


ALLAMAK


[-i]
  • Kırmızı duruma getirmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • allamak pullamak


LAKLAMA


[isim]
  • Laklamak işi

MUALLAK (Kelime Kökeni: Arapça muʿallaḳ)


[sıfat] [eskimiş]
  • Asılmış, asılı
[mecaz]
  • Sonuca bağlanmamış, sürüncemede kalmış

    Komite mahkemesince verilip de nasılsa icra olunmayan muallak kararları yerine getirirdi. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • muallakta olmak (veya kalmak)


AMABİLE (Kelime Kökeni: İtalyanca amabile)


[zarf] [müzik]
  • Sevimli ve cana yakın bir biçimde (çalınmak)

BUKLELİ


[sıfat]
  • Kıvrım kıvrım olan (saç)

    Giderek unuttu ve yalnızca sarı bukleli bir genç kızı hatırlar oldu. - Reha Mağden


BALLAMA


[isim]
  • Ballamak işi

LAUBALİ (Kelime Kökeni: Arapça lāʾubālī)


[sıfat]
  • Saygısız, çekinmesi olmayan

    O ilk gönderdiği laubali ve kaba haberi yumuşatmış. - Samiha Ayverdi

[zarf]
  • Aşırı samimi bir biçimde, teklifsizce

Ata Sözleri ve Deyimler

  • laubali olmak


MAKABİL (Kelime Kökeni: Arapça māḳabl)


[isim] [eskimiş]
  • Bir şeyin öncesi, geçmişi

Birleşik Kelimeler: makabline şamil


ALLAŞMA


[isim]
  • Allaşmak durumu

AKLAŞMA


[isim]
  • Aklaşmak durumu

ALÇALMA


[isim]
  • Alçalmak işi, inme
[mecaz]
  • Düşkünlük, zül, mezellet
[coğrafya]
  • Toprağın çöküp oturması
[coğrafya]
  • Gelgitte denizin alçalması, cezir

    Onun suçu sayılır denizin alçalması / Tarlaların ekinsiz, davarın aç kalması - Faruk Nafiz Çamlıbel


BULAMAK


[-e] [-i]
  • Bir nesnenin her yanını bir şeye değdirerek üstünü onunla kaplamak, bir nesneyi başka bir maddeye batırmak

    Balığı una bulamak.


ÇALKAMA


[isim]
  • Çalkamak işi
[sıfat]
  • Çalkalanarak yapılan

    Çalkama ayran.


KAŞLAMA


[isim]
  • Kaşlamak işi

MUKABİL (Kelime Kökeni: Arapça muḳābil)


[sıfat]
  • Bir şeye karşılık olarak yapılan, bir şeyin karşılığı olan

    Düşmanlarla beraber Anadolu'da mukabil teşkilat yapmak üzere yetmiş beş kişi kadar göndermiş. - Atatürk

[zarf]
  • Karşılık olarak

    Bir iki iyi habere mukabil her gün nice kaza ve bela haberleri verir. - Abdülhak Şinasi Hisar

[zarf]
  • Rağmen

    Oraya altın parlaklığı veren guruplara mukabil buradan her sabah pırıl pırıl bir güneş doğduğunu da ben çok defalar gördüm. - Asaf Halet Çelebi